ABBAS ULU

İran - İsrail çatışması: Ne şiş yansın ne kebap!

İsrail, İran'ı savaşa çekme planın son halkası Şam'daki İran konsolosluğunu vurması oldu.

Saldırıda 7 İranlı yaşamını yitirdi.

Bunlardan 2'si üst düzey isimlerdi.

Netanyahu'nun niyeti oldukça açık.

Kendi iktidarını koruma çabası.

Bu nedenle Hamas dışında daha güçlü bir düşman gerekiyordu.

O da her zamanki daimi düşman İran'dan başkası olamazdı.

İran ise temkinliydi çünkü İsrail'in tek olmadığını arkasında Batının olduğunu biliyordu.

Ama kendisine yönelik saldırılar yanıtsız kalamazdı.

Cevabını verdi. Tabii saldıracağını sağır sultana bile duyurdu.

ABD'ye mesajı Türkiye üzerinden verdi 'aradın çekil' dedi. Ancak Amerika Amerikalılığını yaptı yanına aldığı Fransa ve İngiltere ile İran füzelerinin ve İHA'larının avına çıktı.

İran insansız hava araçlarının çoğu, İsrail'deki hedeflerine ulaşamadan vuruldu. Güney'de Suriye'ye topraklarında Doğu'da ise Irak topraklarında düşürüldü.

PEKİ, BU İŞTE İSRAİL'İN KAZANCI NE?
Birincisi İsrail ben buradayım ve kendimi koruyabilirim mesajı verdi. Tabi ağabeylerinin desteğini de arkasına alarak.

İkincisi Hamasın 7 Ekim saldırıları ile kevgire dönen demir kubbeye güven tazeledi. Daha güçlü hava araçlarına karşılık verebileceğini gösterdi. Ama İran'ın daha uzun menzilli füze envanterini çözemedi. Çünkü İran onları kullanmadı.

BU ÇATIŞMADAN İRAN'IN KAZANCI NEDİR?
İran, bölgede vekâlet savaşlarını zaten yürütüyordu. Ancak ilk kez kendi topraklarından İsrail'e doğrudan saldırı yapabileceğini gösterdi. Bölgede kendisini de oyun kurucu olduğunu haykırmış oldu. Tabi ABD'nin ve İsrail'in takibinde olan daha uzun menzil ve etkili füzelerini kullanmadı. Ayrıca İsrail'in saldırılarına İran niye yanıt vermiyor eleştirilerine cevap vermiş oldu.

ABD'nin uzun vadede İran'ı hedef alma olasılığı yüksek.

Zira seçim öncesi böyle bir çatışma ister mi? O da zor görünüyor.

Ancak ABD'nin İsrail'e yardım konusunda elini güçlendirecektir.

Çünkü Biden yönetimi, kamuoyundan aldığı tepkiler nedeni ile İsrail'in katliamlarını durdurmasını istiyor.

Hatta İsrail'in talep ettiği ek yardımı bu vesile ile gerçekleştiremiyordu.

Oluşan bu yeni durum nedeni ile ABD Başkanı Joe Biden, Kongre yelerinden, İsrail'e 14,3 milyar dolarlık yardımı içeren ek yardım paketinin acil onaylanması için çağrı yaptı.

Ek yardımın kısa sürede İsrail'e gönderilmesinin de böylece yolu açıldı.

Türkiye ise hem Amerika'nın hem de İran'ın iletişimde olduğu güçlü ülkelerin başında geliyor. Bu anlamda krizin başından sonuna soğukkanlı bir yol izlendi. İletişim kanalları çalıştırıldı. Zira olası bir çatışma ve savaş halinde yine en büyük zararı ülkemiz görecekti. Giderek ısınan bölge ile kültürel bağlarımızın yanı sıra ekonomik ilişkilerimiz de çatışmalardan etkileniyor. Neyse ki son açıklamalar çatışmanın büyümeyeceği üzerine.

Ancak İran'ın bu cevabı yeni stratejiler ve ortaklar oluşturmanın kapısını aralayacak.

Kim kiminle olacak izleyip göreceğiz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.