Londra Üniversitesi astrofizikçisi Graham Jones, 9 Temmuz ve 22 Temmuz'da başlayan hızlanmanın ardından bugün, 5 Ağustos'ta da Dünya'nın gün uzunluğunda milisaniyelik bir kısalma yaşanacağını belirtti. Bu tarihlerde zaman 1,30 ile 1,51 milisaniye arasında daha kısa geçti.
Gözlemlenmesi Zor Ama Etkileri Büyük
Bu kadar küçük bir zaman farkı günlük yaşamımızda hissedilemeyecek kadar ince olsa da, uzmanlar uzun vadede bunun ciddi sonuçlar doğurabileceği konusunda uyarıyor. Dünya'nın dönüş hızının kontrolsüz bir şekilde artması sadece zamanın kısalmasına değil aynı zamanda gezegenimizin fiziki dengesinde de değişikliklere yol açabilir.
Deniz Seviyelerinde Tehlikeli Yükselişler
Dünya daha hızlı döndükçe, ortaya çıkan merkezkaç kuvveti okyanus sularını kutuplardan ekvatora doğru itiyor. Bu durum, özellikle ekvator çevresindeki bölgelerde deniz seviyesinin yükselmesine sebep olabilir. Uzmanlara göre sadece saatte bir mil daha hızlı bir dönüş bile, alçak rakımlı kıyı kentlerinde birkaç santimetrelik su baskınına yol açabilir. Daha dramatik senaryolarda, dönüş hızının saatte 100 mil artması halinde, geniş ekvator bölgeleri su altında kalabilir.
İnsan Biyolojisi ve Günlük Hayat Tehlikede
Dönüş hızındaki artış, biyolojik saatimiz üzerinde de etkili olabilir. Eğer bu hızlanma devam ederse, bir gün 22 saate kadar kısalabilir. Böyle bir değişim, insanların uyku düzenlerini, hormon salınımını ve genel sağlık durumlarını olumsuz etkileyebilir. Araştırmalar, küçük zaman değişikliklerinin kalp krizi ve trafik kazaları gibi sağlık sorunlarında artışa sebep olduğunu ortaya koyuyor. Sürekli bir zaman kayması bu riskleri çok daha fazla artırabilir.
Hava Koşulları Daha Aşırı Olacak
NASA'dan Dr. Sten Odenwald, dönüş hızındaki artışın hava olaylarını da şiddetlendireceğini belirtiyor. Dünya daha hızlı döndükçe, fırtınaların döndüğü Coriolis etkisi güçleniyor. Bu da kasırgaların daha hızlı dönmesi ve enerji taşımalarının artması anlamına geliyor. Böylece daha yıkıcı ve sık hava felaketleri yaşanabilir.