Ayasofya 86 yıl sonra ibadete açıldı! Fikriyat yazarı Ekrem Demirli kararı A Haber ekranlarında yorumladı

Danıştay dün verdiği karar ile milletin gönlünde 86 yıldır adeta bir yaraya dönen Ayasofya hasretini bitirdi. Ayasofya yeniden camiye çevrildi ve ibadete açıldı. Başkan Recep Tayyip Erdoğan da 24 Temmuz Cuma günü ilk namazın kılınacağı müjdesini paylaştı. Peki bu karar ne anlama geliyor? Fikriyat yazarı ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Demirli A Haber ekranlarında yorumladı.


"BELİRLİ BİR NESLİN BELİRLİ BİR JENERASYONUN RÜYASIYDI"

Fikriyat yazarı ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ekrem Demirli, "Dünden beri konuşmacıları ve ekranları takip ediyorum. Herkes gençlik yıllarında orada Ayasofya'nın açılması için bağırdığını söylüyor. Ben de orada mitinglerde bağırdım. Belirli bir neslin belirli bir jenerasyonun rüyasıydı Ayasofya'nın açılması. Bu kararı gördüğüm için çok sevindim." dedi.

"TOPLUMDA KORKULAR ÜRETİLDİ"

Fikriyat yazarı Ekrem Demirli, "Kendi adıma bu sevinci çok abartma taraftarı değilim. Şunun içindir ki neticede Müslüman bir ülkede cami için konulan bir parantezi açmış oluyoruz. 1934'te bir karar alındı. Artık bunu tartışmaya gerek yok. Bunun zaman içerisinde değiştirilmesi gerekiyordu. Cumhuriyet'in kurulduğu ilk yıllarda o psikoloji ile bir takım işler yapıldı. Bunlar 1950'den sonra değişmeye başladı. Ayasofya üzerinde toplumda çok korku üretildi." ifadelerini kullandı.

"CAMİNİN SİYASİ BİR KONUMU VE ANGAJMANI YOKTUR"

Prof. Dr. Ekrem Demirli, "Bu korku konusunda benzer bir durum da Taksim Camii konusunda üretildi. Taksim ya da Levent'e cami yapılamaz imkansız gibi bir takım korkular oluşturdular. Bir defa şunu bilmemiz lazım burası Müslüman bir ülke her yerde cami yapılabilir ve cami de kimseyi tehdit etmez. Cami barıştır, selamettir ve bir sığınmadır. Siyasi bir konumu ve angajmanı yoktur olaya böyle bakmak lazım. İstanbul'da olan ve müze yapılan bir yerin tekrar camiye dönüştürülmesi durumu vardır ortada. Bu kararın arkası gelir ve Balkanlar'da kayıp olan camilerin yeniden ihyası için önemli bir adım olur barış içerisinde." şeklinde konuştu.

"HRİSTYANLARIN DA BUNDAN MUTLU OLMASI GEREKİR"

Ekrem Demirli, "İstanbul cemaatine görev söylemeye gerek yoktur. 500-600 yıldır çok olgun bir cemaattir. Camisine sahip çıkar vakar ile sükûnet ile gider. Bu bir bilek güreşi değildi biz de bir bilek güreşini kazanmadık. Bürokrasi içerisinde topluma rağmen var olan bir takım davranışların değiştirilmesiyle ilgilidir. İbadethanenin müze olması nedir yani! Bütün Hristiyanların da bundan mutlu olması gerekir." şeklinde konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.