PKK’nın silah bırakma süreci | Fotoğraflı şov ve provokasyona karşı uyarı

DEM Parti sözcüsü Ayşegül Doğan, PKK terör örgütünün silahları bırakması ile ilgili olarak “Önümüzdeki hafta tarihi bir ana hep birlikte tanıklık edeceğiz.” ifadelerini kullandı. PKK'nın silah bırakma takvimi netleşti mi? İlk silahlar nerede teslim edilecek? Bırakılan silahlar nasıl imha edilecek? Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan Sabah gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu değerlendirdi.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan partisinin genel merkezinde kameraların karşısına geçti ve gündeminde Terörsüz Türkiye süreci vardı. PKK terör örgütünün silah bırakma takvimi ile ilgili önümüzdeki haftayı işaret etti.
Ayşegül Doğan, İmralı'dan yakın bir tarihte mesaj geleceğini de söyledi. Mesajın görüntülü olmasını beklediklerini ifade etti. Peki PKK'nın silah bırakma takvimi netleşti mi? İlk silahlar nerede teslim edilecek? Bırakılan silahlar nasıl imha edilecek? Gelişmeleri A Haber spikeri Haktan Uysal'ın sunduğu Ajans Bugün'e katılan Sabah gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu değerlendirdi.
TÜRKİYE HESAPLARI KİTAPLARI SÖKÜP ATTI
Sabah gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu: Gerçekten tarihe tanık oluyoruz. Tarihin yazılmasına tanık oluyoruz ve bunun önemini zaman geçtikçe çok ama çok daha iyi fark edeceğiz. Nitekim bu bölgeye ilişkin güncellenmeye çalışılan kurgular, çizilmeye çalışılan haritalar, etnik, mezhebi veya işte dini temelde bu coğrafyayı bölmeye dönük bitmek tükenmek bilmeyen hesaplar karşısında demokratik çatı altında barış içinde bir arada yaşamayı esas alan o bütünleşme noktasında Türkiye'nin Terörsüz Türkiye adı altında gerçekleştirmeye çalıştığı bu yüksek çaba hakikaten sadece Türkiye için değil, komşu ülkeler ve coğrafya için de terörsüz yeni bir dönemin açılmasının inşallah vesilesi olacak.
Ekran görüntüsü / A Haber
BÖLGEYİ DİZAYN PLANI SON BULACAK
Yani bu coğrafyaya dönük 100 yıllık kanlı ve bölücü planların tarih olacağını bu coğrafyada yaşayan insanların kendi kaderlerine kendilerinin sahip çıkacağını, binlerce kilometre öteden gelip bu topraklarda bu insanlara operasyon çekenlerin burayı düzenlemeye dizayn etmeye çalışanların hesaplarının boşa çıkarılacağını da ifade ediyor ve çok rahat söyleyebilirim ki en azından son yarım asırdır çıkan savaşların ağırlıklı bölümü Müslüman coğrafyasında çıktı ve Müslüman kanı döküldü. Adı, yeri, yaşadığı memleket neresi olursa olsun. Şimdi bu gerçekler ışığında PKK terör örgütünün fesih kararı alması yani örgüt olarak, silahla siyaset yapma diye ifade edilen bu kanlı senaryodan, bu kanlı uygulamadan vazgeçtiğini açıklaması ve silah bırakma kararı alması çok çok önemliydi.
Ekran görüntüsü / A Haber
KRİTİK ZİYARETLER ÖNEMLİ İPUÇLARI
Tarihi bir eşikteyiz. Bunun pratiğini göreceğiz ve geç önümüzdeki hafta bekleniyor. Bunu da sadece DEM Parti heyetinin açıklamasına da bağlamayalım. Önceki gün Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada Başkan İbrahim Kalın'ın, Irak'ın kuzeyinde yürüttüğü temaslar, görüştüğü isimlerin listesine baktığımızda nihayet dün itibariyle Hakkari'de ve ilçelerindeki temas trafiğini dikkate aldığımızda bu silah bırakma ya da silahtan arındırma sürecinin aslında nerelerde, nasıl ve kimlerin gözetiminde gerçekleşeceğinin de bize büyük ölçüde ipucunu vermiş oldu.
Ekran görüntüsü / A Haber
PROVOKATİF VE ŞOVA DÖNÜK İŞLER
Elbette burada kritik olan husus bu silahların bırakılması belki imha edilmesi evet. fakat Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de bu silahlı kapasitenin gerçek anlamda artık ortadan kaldırıldığının da teyit edileceği güne kadar da soğukkanlı ve dikkatli gitmemiz gerekiyor. Örgütün bu silah bırakma görüntülerini paylaşıp buradan bir yeni propaganda malzemesi üretmeye çalıştığına ilişkin ipuçları var. Daha doğrusu böyle duyumlar var. Bunlar çok provokatif oluyor ya da sadece şov amaçlı oluyor.
Artık sonuca odaklanmalıyız. Yani işte silah bırakıyoruz görselliğini daha sonra devletin ilgili kurumları paylaşır. Bu şu aşamada bize verilecek, devlet ciddiyetiyle verilecek bilgiye güvenmemizle daha sınırlı olmalı.
Ekran görüntüsü / A Haber
SURİYE VE YPG MESELESİ
Burada kritik nokta sadece Irak'ın kuzeyi veya Türkiye içindeki teslim noktaları ve kimler tarafından teslim alınacağı değil silahların Suriye konusu çok önemli. Suriye'deki merkezi hükümetle SDG, Suriye Demokratik Güçleri adı verilen, Amerika Birleşik Devletleri'nin organize ettiği, merkezinde PKK terör örgütünün Suriye kolunun yani YPG silahlı unsurlarının bulunduğu bu yapının da daha önce varılan mutabakat çerçevesinde silahlarını merkezi yönetime teslim etmesi sonra da Suriye ordusunun bir parçası olarak ülkenin güvenliğinde sadece Kürtlerin yaşadığı bölgelerde değil, Suriye'nin tamamında güvenlik gücü olarak görev üstlenmesiyle ilgili çok hassas çok daha kritik bir boyut.
Ekran görüntüsü / A Haber
BU İŞİN ŞAKASI YOK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu irade, Devlet Bahçeli'nin Terörsüz Türkiye konusunda Milliyetçi Hareket Partisi olarak üstlendiği inisiyatif hakikaten tarihin yeniden yazılmakta olduğu noktaya gittiğimizi gösteriyor. Yani bu son derece ciddi ama bir o kadar da soğukkanlılıkla ve titizlikle yürütülmesi, herhangi bir taktik manevraya, şova, oyuna izin vermeyecek ve geleceğin yeniden yazılacağı bir eşiği ifade ediyor. İlk sinyaller de olumlu. Benim de bazı bilgilerim var. Bugün yarın daha somut şeyleri de konuşuruz ama gerçekten iki nesil kaybettik. Yani 20'li yaşlarda bedenleri, şehitlerimizi toprağa verdik. Ekonomik olarak iki Türkiye kaybettik. Yani bu işin ekonomik maliyeti olarak kaybettiğimiz canları herhangi bir bedelle ölçmek mümkün değil ama bugünkü Türkiye'nin ekonomik büyüklüğünü düşünün. Bütün Türkiye'yi düşünün. Bütün Türkiye'nin ekonomik üretim gücünü düşünün. Ve o bir yıl içindeki o ekonomik gücün iki katı kadar kaynağı maalesef bu terörle mücadele sürecinde kaybettik. Ve bu ülkenin gençlerinin daha iyi iş bulması, ülkenin kalkınması, savunma sanayi başta olmak üzere, temel altyapı yatırımlarına ayrılacak kaynaklardan bu ülkenin bütünlüğü için büyük fedakarlıklar yaparak bugünlere geldik. O yüzden hani bu işin şakası yok.
Ekran görüntüsü / A Haber
SABOTE GİRİŞİMLERİ
Terör ve güvenlik uzmanı Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe: Tabii bu artık sürecin bir an önce başlaması ve bitmesi gerekiyor. Yani hatta bugüne kadar da Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanımız, Milli Savunma Bakanımızın yapmış olduğu açıklamalarda sürecin henüz hayata geçmemiş olmasından dolayı da yani onların sarf ettiği cümlelerden biraz rahatsızlık olduğunu anlayabiliyoruz. Ama bunu normal de karşılamak lazım. Şöyle ki biz daha önceki süreçte daha önceki dönemlerde de terör örgütünün içerisinde bu süreci kabullenemeyenlerin olabileceğini ve bunların da sabote etmek için çeşitli şekillerde kendi içlerinde tartışmalara devam edebileceği ve hatta ve hatta sabote etme girişimi bulunabileceğini de söylemiştik.
KIŞ GELMEDEN BU İŞ BİTMELİ
Bu sabote girişimleri tabii Türk Silahlı Kuvvetleri üzerinden de olabilir, kendi içlerinden de olabilir. Bunlar beklenen bir husustu. Bütün süreçlerde bu şekilde gelişmeler olduğunu görmek gerekiyor. Ama yine bugün işte haziran ayı bitti. Biz haziran ayında bekliyorduk aslında bu işin başlamasını ama temmuz ayı itibariyle başlaması da oldukça önemli. Bu yönde atılacak adımların daha da hızlanması gerekiyor. Çünkü çok geniş bir alan var. Sadece teslim olması yetmiyor. Teslim olmayla birlikte onların teslim olanların o dağlarda, o sarp kayalarda ki sığınaklarda, barınaklardaki depolarını yani bunlar belki az gibi gözükebilir ama inanın bana o bölgelerde bunları yer göstermesi, teslim edilmesi çok meşakkatli işler olacaktır, çok zaman alacaktır. Bunun bir an önce başlaması gerekiyor ki kış gelmeden bitirilmesi lazım diye düşünüyorum ben.
İÇ VE DIŞ AKTÖRLER
Çünkü kış geldikten sonra da bu bölgelere girmek, bunları bulmak zorlaşacaktır. Bununla birlikte yine kentlerde yerleşim yerlerinde bunların saklandıkları, barındıkları, silahlarını sakladıkları yerler de mutlaka vardır. Bunlar da teslimi gerekiyor. Uzun bir süreç. Bir an önce başlaması ve sonlanması için ve her iki tarafa da yani hem bu süreci başlatan, bu sürece destek verenler açısından da faydalı olabilecek bir girişim olarak değerlendirmek lazım. Ama dediğim gibi çok dikkat etmek lazım. Yine hassas bir denge. Bu dengeyi de unutmamak lazım. Her an bir şekilde bozulma ihtimalini de düşünmek lazım ama Türkiye Cumhuriyeti bu konuda oldukça kararlı. Devlet oldukça kararlı. Aynı kararlılığı da karşı taraftan da bekliyor. Yani çünkü bugüne kadar kendilerine bir kadife el uzatıldı. Bununla ilgili olarak kendileri de kendi liderleri etrafında bir açıklamalar yapıldı ve bu bugüne kadar gelindi. Ama bundan sonrası esas önemli olan. Oraya kadar önemli bir eşik atlandı ama işte bundan sonra sahada neler olabilecek onları göreceğiz. En tehlikeli yer buydu. Çünkü bu bölgedeki terör örgütünün bu seviyeye gelmiş bir terör örgütünün teslim olmasını, silahları bırakmasını, kendini feshetmesini kabullenemeyecek iç ve dış aktörler olabilir. Bunu unutmamak lazım.
VEKİL GÜÇ YAPMAK İSTEYENLER…
Çünkü bölgedeki bu terör örgütünü vekil güç olarak kullanmak isteyen bazı unsurların, aktörlerin olabileceğini zaten biliyoruz. Onların provokasyonuna çok dikkat etmek lazım. Çünkü Orta Doğu'da zemin çok kaygan. İşte Kafkaslar'da gelişmeler olabiliyor. Bütün bunları bir arada değerlendirdiğimizde Türkiye'nin coğrafyasında atılacak adımların, Türkiye'nin bulunduğu coğrafyada atılacak adımların çok dikkatli atılması, kararlılıkla sürdürülmesi gerekiyor.
Ekran görüntüsü / A Haber
9 TEMMUZ ÇARŞAMBAR KRİTİK GÜN OLACAK
Gazeteci Bülent Erandaç: Çok önemli günlerdeyiz. Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanımız İbrahim Kalın'ın Suriye ve 1 Temmuz'da da Irak'ta yaptığı temaslar var ve dün akşam da Hakkari'deydi. Bunlar çok önemli sonuçlarını gelecek hafta göreceğiz. 9 Temmuz Çarşamba günü Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan DEM heyetini kabul edecek. Pervin Buldan'la Mithat Sancar. Bu çok önemli Benim kanaatim 9'unda Çarşamba günü verilecek resim bu olayın çok yeni bir aşamasının sinyalini verecek. Birinci olayda olduğu gibi büyük ihtimalle resimde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Efkan Ala ve MİT Başkanı İbrahim Kalın, Pervin Buldan ve Mithat Sancar birlikte görünecek.
10'unda perşembe günü, 10 Temmuz ve 11 Temmuz'da hareketin başlayacağı, bir teslimatın başlayacağı belirtiliyor. Özellikle Irak'ta yaptığı temaslarda MİT Başkanımız çok önemli isimlerle görüştü ve o kadar önemli ki şunu anlatacağım; Mesut Barzani ile ki orada bütün otorite, biliyorsunuz o bölge, özerk bölge, Kürdistan Özerk Bölgesi Irak'taki, lider o Mesut Barzani. Neçirvan Barzani biliyorsunuz önemli bir isimdir. Mesrur Barzani Başbakan. Mesrur Barzani'nin yardımcısı var; Kubat Talabani. O kadar önemli ki bu. Çünkü Süleymaniye bölgesinde ilk teslimat silahların bırakılacağına dair net bilgiler gelmeye başladı.
Ekran görüntüsü / A Haber
SİLAHLAR TESLİM EDİLECEK
O bakımdan aynı zamanda Kubat'la görüşürken Bafel Talabani orada bütün bu PKK'yla ve özellikle de Suriye bağlantılarında emperyalist örgütlerin organizasyonlarında çok önemli bir görev alıyor. O da ikaz edildi. Ve onlarla yapılan bu görüşmeler sonrasında büyük ihtimalle 10 Temmuz veya 11 Temmuz'da yani Cumhurbaşkanımızın görüşmesinden sonra fiilen bırakma dönemi başlayacak. Aynı zamanda bu olay büyük ihtimalle Hakkari'de devam edecek.
Türkiye'de 50-100 civarında PKK militanının kaldığı tahmin ediliyor. Önemli olan Süleymaniye bölgesindeki PKK'lılar. Çünkü bunlar bağlantılı, Kandil'le bağlantılı. Kandil'in bağlantıları olması nedeniyle bir de Suriye'yle bağlantılı. O bakımdan o Suriye bağlantıları da SDG ile bağlantılar nedeniyle silahlar konusunda Irak'taki bu başlangıç aynı zamanda Suriye'ye yansıyacak.
