Koronavirüsten korkuyoruz kurallara uymuyoruz!

Sağlık Bakanlığı bünyesinde pandeminin sosyal ve psikolojik yönünüyle mücede için kurulan Toplum Bilimleri Kurulu'nun bazı üyelerinin, nisan ve eylül aylarında yaptıkları araştırma toplumun salgına bakışı, algının zaman içinde nasıl değiştiğini, kurallara uyum konusundaki tabloyu ortaya koydu. Araştırmanın detayları şöyle:
Salgın ile ilgili toplumun korkusu arttı. İnsanlar kendisinin ya da yakınlarının hastalanıp hayatını kaybetmesinden endişe ediyor. Ama artan korkular kurallara tam uyumu beraberinde getirmiyor.

KADINLAR DAHA DUYARLI
Maske, mesafe ve hijyen kurallarına neden uyulmadığına ilişkin sorular karşısında ortaya çıkan tablo ise çarpıcı. Bıkkınlık, umursamazlık, özellikle gençlerde görülen 'bana bir şey olmaz' yaklaşımı en önemli nedenler. Bazıları da işe gitmeleri gerektiğini; bu nedenle toplu taşıma başta olmak üzere bazı kurallara zorunluluktan uyamadıklarını belirtiyor. Kurallara uymak istemeyenler arasında salgını komplo olarak gören kesim de yer alıyor. Bunların oranı her geçen gün artıyor.

Kadınlar kurallara erkeklerden daha çok uyuyor. Gelir durumu düşük olanlar ve erkeklerde ise uyum oranları düşük. Eğitim düzeyi ve gelir düzeyi arttıkça kurallara uyma oranı da artıyor.
Virüs eskisi kadar öldürücü olmasa da bulaşma oranı çok daha artmış durumda. Uzmanlar, "salgında henüz kötüyü geride bırakmadık" uyarısı yapıyor.

GÖNÜLLÜ SOKAĞA ÇIKMAMA
Sayılardaki artış ile birlikte yeni önlemler de gündeme gelebilecek. Bunlardan birinin gönüllü sokağa çıkma kısıtlaması olabileceği konuşuluyor. Mart ve nisanda insanlar kısıtlama olmadığı halde sokağa çıkmamıştı. Zorunlu olmayanların sokağa çıkmamasının sağlanabileceği, bunun da vaka sayılarının düşmesini sağlayacağı belirtiliyor.

İl pandemi kurulları önlemleri devreye sokmaya başladı. Bazı illerde sokakta sigara içme yasağı konulurken, parklar, sitelerin toplu kullanım alanlarının kapatılması, takibin site yönetimi tarafından yapılması, 65 yaşın bazı yerlere belli saatlerde girişine izin verilmesi gibi yerel önlemler alındı. Türkiye genelinde sağlık sistemine çok yüklenilmesi halinde en fazla sorun yaratan yerlerin geçici kapatılması ya da hizmetlerine sınırlama getirilmesi gibi "aç-kapa" yönteminin de gündeme gelebileceği belirtiliyor.

Önümüzdeki hafta Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve Bursa arasındaki hareketliliğin virüsün yayılmasını azaltacak şekilde nasıl sınırlanabileceği üzerinde de çalışmalar yapılması bekleniyor.

Sabah