Girdiği her yeri patır patır patlatıyorlardı! Osmanlı'nın gözü kara neferleri!
Osmanlı'da birbirinden kritik ve önemli görevlere sahip asker ocakları yer alıyordu. Fatihlerde kritik görev alan askeri birliklerden birinin ise hayati önemi vardı. Öyle ki onlar olmadan kaleler kuşatılmazdı. Dünya tarihinin en uzun ikinci kuşatması olan 'Kandiye Kuşatması' sırasında ise kritik görevleriyle dikkat çekiyorlardı. İşte Osmanlı'da girdiği her yeri patır patır patlatan gözü karaları...
Osmanlı İmparatorluğu'nun yüzyıllar boyunca süren hakimiyeti ve topraklarını genişletmesinin temelinde askeri dehası yatıyordu. Kendi içerisinde kolayca örgütlenerek birlik içerisinde çalışan asker ocaklarının her biri birbirinden önemliydi. Ancak içlerinden bir tanesi vardı ki gittikleri her yeri patır patır patlatıyordu. İşte Osmanlı'nın göz kara yer altı savaşçıları...
Lağımcı Ocağı'nın tarihi
Lağım kelimesi, pis suların akıp gitmesi için yer altında açılan kanal anlamına gelir. Lağımcı Ocağı'nın ilk olarak ne zaman kurulduğu bilinmemekle beraber ilk dönem kuşatmalarından bu yana var oldukları bilinmektedir.
Lağımcı Ocağı İstanbul'un fethinde
Osmanlı askeri birliği içerisinde mühim yer tutan bu ocağın fetret devrini sonlandıran Çelebi Mehmet döneminde var olduğu da bilinir.
Sadece savaşta değil onarım ve inşaat alanında da varlar
Bu ocağa bağlı askerlerin hendese ve mimari alanında bilgi sahibi olması gerekmekteydi. Lağımcıların gerçekleştirdikleri iş içerisinde askeri mühendisliğin ön plana çıkması nedeniyle matematik, geometri ve mimari alanında bilgi sahibi olabilmeleri için eğitim gördüler.
Zirve dönemleri
Zira lağımcıların yer altına ulaşması, dinamiti yerleştirmesi, kale kapısını ve surları yıkması için ciddi bir hesaplamaya ihtiyaçları olduğu görülür. Ocak zirve dönemini, Osmanlı'nın en kudretli dönemi olan on altıncı yüzyılda yaşar.
Lağımcılar inşa faaliyetlerinde de kullanıldılar
Devlet-i Aliyye'nin Kanuni Sultan Süleyman döneminde, İstanbul su kemerlerinin onarım ve inşaatında lağımcılar kullanılır.
Askeri vazifelerine ek olarak Lağımcılar, inşaat ve çevreyi güzelleştirme faaliyetlerinde de bulunurlardı. Köprü, yol ve su kanalları gibi işlerde de bulunurlardı. Lağımcıların matematik ve mimari bilgilerinin, inşaat alanında da kullanıldığı görülür.