CANLI YAYIN
A HABER GALERİ
Deniz Akkaya'nın kızı Ayşe Önbilgin ifade verdi! Koruma altına alınmıştı! Torunu için devreye girdi
Ünlü manken ve sunucu Deniz Akkaya, kızı Ayşe Önbilgin'in saldırısına uğradığını sosyal medya üzerinden duyurmuştu. Ardından, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından koruma altına alınan Ayşe Önbilgin, Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu'nda ifade verdi. İfadesinin ardından Adli Tabiplik'e sevk edilen 15 yaşındaki Ayşe Önbilgin'in, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçunu işlediği ve cezasını idrak edebilecek akıl sağlığına sahip olduğuna dair bir rapor düzenlendi. Bu süreçte, Akkaya'nın babası Muzaffer Akkaya, mahkemeye başvurarak torununun velayetini kendisine almak istediğini belirtti. İşte detaylar...
Eski manken Deniz Akkaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarla magazin gündemine bomba gibi düştü.
Deniz Akkaya, 2010'da boşandığı Efe Önbilgin ile yaptığı evlilikten dünyaya gelen kızı Ayşe Önbilgin'in kendisine saldırıp balkona kilitlediğini iddia ederken anlattıklarıyla herkesi şoke etti.
"ALLAH TÜM ANNELERE SABIR VERSİN"
"Anne olmak bu değil ve olmamalı. Allah tüm annelere sabır versin" diyen Akkaya, son derece yanlış bir baba seçimi ile hamile kalıp hayatının kabusa döndüğünü söyledi.
"1.5 SAAT BALKONA KİLİTLEDİ"
Eski eşini "bir ruh hastası" diye anan Akkaya, kızı için verdiği velayet savaşının bir ömür sürdüğünü ifade etti ve mesajının devamında şu iddialarını dile getirdi:
"Az önce 16 senedir resmen tek başıma baktığım kızımın benden ısrarla sakladığı telefonunu ele geçirdim.
Benden habersiz yurtdışı planları ve fazlasını bulmam neticesinde telefona el koydum. Fiziken bana saldırması yetmediği gibi beni 1.5 saat balkona kilitledi.
Komşuların ve güvenliğin ricaları karşılıksız kalınca 3 kez 112'yi aramam neticesinde kurtarıldım.
"BİZ NEREDE HATA YAPTIK"
Polislere de karşı çıkan sonrasında birde hızını alamayıp bana itibar suikastı yapan bu ruh haline, ergenliğin arkasına saklanmasına izin vermeyeceğim.
Biz nerede hata yaptık biliyor musunuz? Kontrolsüzce severek. Anne olmak bu değil ve olmamalı. Allah tüm annelere sabır versin"
Bir sonraki mesajında gelen bazı yorumlara tepki gösteren Akkaya, şu ifadeleri kullandı: "Beni saatlerce balkona kilitleyen kızım, polisleri aramaya cesaret edemez derken aramam neticesinde gelen ekiplere çıkardığı zorluk yetmedi bir de beni dövdü diyerek itibar suikastın geçti. Ben bu hayatı, birileri üstünde tepinsin diye inşa etmedim. Bilip bilmeden bu hayatı yorum yapmayın"
BAKANLIKTAN KORUMA KARARI
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının eski manken Deniz Akkaya'nın kızını koruma altına aldığı, gerekli psikolojik desteği vermeye başladığı öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Akkaya'nın kızı hakkında bir sosyal paylaşım sitesinde yaptığı açıklamaların ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı harekete geçti. Görevlendirilen ekibin gerekli inceleme ve değerlendirmeleri yapmasının ardından, 16 yaşındaki kız çocuğunun koruma altına alındığı ve gerekli psikolojik desteğin verilmeye başlandığı öğrenildi.
"BURNU SÜRTSÜN DİYE GÖNDERDİM"
Haberin yayılmasının ardından X hesabından video yayınlayarak açıklama yapan Deniz Akkaya "Polisi aramak zorunda kaldım, 1 saat 45 dakika balkonda mücadele verdim. Salak salak yorumlar yapmayın. Kendi rızamla ben gönderdim çocuk esirgemeye. Burnu sürtsün diye. Kendinize gelin" diyerek tepki gösterdi.
Deniz Akkaya, akşam saatlerinde bulunduğu paylaşımda ise şunları söyledi; "Kızım dün geceden beri devletin güvenli ve sıcak kollarında. Pek tabii ki ilk doğduğu günden itibaren, belki de hayatında hiç şahit olmadığı bir şeye şahit oldu… Anne ve babasız kalmak anne ve babasız olmak …
Bir çocuk yurdunda geçirilen tüm gün … Bugün yapılan son görüşmede pişman ve suçlamasını çekmek istiyor kızım… Geriye kalan ise tam bir gün hallaç pamuğuna çevirilen bir anne… beni piranaların önüne atıp dedesinin sıcak kucağına döneceğini hayal ederken, hayatın gerçekleri ile karşılaşmanın verdiği şok ve pişmanlık.
Çok üzgünüm dostlar…
Yine olan bana oldu… yine olan annelere oldu.
Sonsuz güven ve destekle cesurca kendi özellerin de evlerinde yaşadıklarını benimle paylaşan herkese çok teşekkür ederim.
Benim aslında gerçekte kocaman bir ailem varmış,onlarda sizlersiniz. Ben konuyu sakince kapatmaya çalıştıkça … En yakınımızdakiler ellerine geçirdikleri veya geçirdiklerini sandıkları bir konu ile kişisel husumetlerinin hesabına oturma peşindeler.
Sabahtan beri yemek yemedim , bir duş aldıktan sonra tekrar açıklama yapacağım. Bu olayın benim hayatımda bir kırılma noktası olduğunu düşünüyorum.
Hem medya hem magazin gündeminde bomba etkisi yaratan olayda Deniz Akkaya'dan bir açıklama daha geldi.
İşte Deniz Akkaya'nın o açıklaması:
"Akşama ana haber bültenleri saçmalamadan ben bilgi geçmek istiyorum.
Kızım dün geceden beri devletin güvenli ve sıcak kollarında. Pek tabii ki ilk doğduğu günden itibaren, belki de hayatında hiç şahit olmadığı bir şeye şahit oldu…Anne ve babasız kalmak anne ve babasız olmak …Bir çocuk yurdunda geçirilen tüm gün …
Bugün yapılan son görüşmede pişman ve suçlamasını çekmek istiyor kızım…
Geriye kalan ise tam bir gün hallaç pamuğuna çevirilen bir anne… beni piranaların önüne atıp dedesinin sıcak kucağına döneceğini hayal ederken, hayatın gerçekleri ile karşılaşmanın verdiği şok ve pişmanlık.
Çok üzgünüm dostlar…Yine olan bana oldu… yine olan annelere oldu.
Sonsuz güven ve destekle cesurca kendi özellerin de evlerinde yaşadıklarını benimle paylaşan herkese çok teşekkür ederim. Benim aslında gerçekte kocaman bir ailem varmış,onlarda sizlersiniz"
"Geldik ikinci raund'a" diyen Deniz Akkaya, dün akşam yeni videolar yayınlayarak hem kızının babası hem de kendi babası hakkında açıklamalarda bulundu.
Akkaya, "Ben konuyu sakince kapatmaya çalıştıkça … en yakınımızdakiler ellerine geçirdikleri veya geçirdiklerini sandıkları bir konu ile kişisel husumetlerinin hesabına oturma peşindeler.
Sabahtan beri yemek yemedim , bir duş aldıktan sonra tekrar açıklama yapacağım. Bu olayın benim hayatımda bir kırılma noktası olduğunu düşünüyorum." dedi.
KIZININ BABASINDAN YANIT!
Kızının babası Efe Önbilgin'in olup bitenden haberi olduğunu belirten Akkaya, "Babanın bu konuyu duymama ihtimali yok. Biz bu konuyu babaya haber verdik. Babadan şöyle bir cevap geldi: Deniz Akkaya bunları hep yapıyor, para için!" dedi.
Akkaya sözleri şöyle sürdürdü: "Birincisi bu olayı ben yaratmadım. Kontrolsüz cevaplar veriyorsunuz. Hikayeyi yaratan kızımdı, ben mağdurdum. Ama konu ne olursa olsun bir baba kızını almalı. Gidip çocuk esirgemeden Ayşe'yi alsaydınız inanılmaz mutlu olurdu"
BABA İTİRAF!
Deniz Akkaya, bir sonraki yayınladığı videoda ise öz babasının velayet için kendisine dava açtığını dile getirdi. Akkaya, "Akşamüstü büyük bir şok yaşadık aile olarak. Aklıselim aile bireylerimiz babamı arayarak ne yapmaya çalıştığını, zaten bu süreçten bizim çok zarar gördüğümüzü söyledi" dedi. Daha sonra ise Akkaya, babası ile yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.
Babasını egolu bir insan olduğunu belirten Akkaya, "Benim babam eski bir bürokrat. Müthiş egolu, narsistik kişilik bozukluğunun artık son boyutunda. Benim babam 20 saat televizyon izliyor, dışarı çıkmıyor. Herkesi eleştiriyor, kimseyi beğenmiyor ve en beğenmediği kişi hep bendim" ifadelerini kullandı.
"2 KEZ KIZIMI BOĞMAYA KALKTI"
Deniz Akkaya bir sonraki paylaşımında da teyzesinin de babasıyla yaşadığını belirterek geçmişte yaşadıkları sıkıntılardan bahsetti. Ünlü isim, teyzesinin psikolojik sorunları olduğu ve daha önce kızını boğmaya çalıştığını ileri sürdü.
KIZININ İFADESİ ORTAYA ÇIKTI!
Kızı devlet korumasında olan Deniz Akkaya'nın ve kızının ifadeleri de ortaya çıktı. Ayşe Önbilgin'in ifadesindeki iddialar ise kan dondurdu.
Dilek Yaman Demir'in haberine göre; Ayşe Önbilgin'in ifadesinde Deniz Akkaya'nın önce kızına tokat attı ve darp etmeye başladığı iddiası yer aldı.
Olay şu sözlerle aktarıldı:
"Ayşe'nin ifadesindeki iddiayı size aktarayım; Deniz Akkaya önce kızına tokat attı ve darp etmeye başladı. Sonra birbirlerine hakaret ve tehditler ettiler. Hatta iddiaya göre Deniz Akkaya kızına sinkaflı sözler sarf etti. Tartışma alevlendi, kızının okul çantasını ve termosu kızına fırlattı.
Termos çenesine geldi ve Ayşe yaralandı. Ayşe'nin babasıyla tatil planını gören Deniz Akkaya daha da sinirlendi. İddiaya göre söyleyeceğim; Ayşe annesinin çok şiddetli darp ettiğini söyledi; önce yere yatırdığını, boğazına sarıldığını sonra ayağıyla, kafasını iki üç kez tekmelediğini söyledi. Bundan dolayı önce Deniz Akkaya'nın elinden kurtulmak için hamle yaptığını ifade etti. Sonra da annesinin polisi aradığını söyledi"
Türkiye'nin gündemine oturan olayda yeni gelişmeler yaşandı. Babasının kızının velayeti için devreye girdiğini söyleyen Akkaya, ateş püskürerek, "Ben bugün bu konuyu sakince aramızda kapatıp, adı ergenlik olan bu sorunu çözmek için profesyonellerle konuşmaya niyet etmiştim. Fakat barodan kızıma atanan ve babama giden avukat, babamı bana dava açmak için ikna etmiş. Benim avukatıma, babamın benim kızımın velayetini alması için vekalet vereceğini söylemiş. Bu bilginin sabah gazetecilere bildirileceğini bildiğim için bu yayını açtım. Aklı selim aile bireylerimiz, kuzenim babamı arayarak benim ve kızımın çok zarar gördüğünü söyledi ve babamı defalarca uyardı. Kuzenim, 'Deniz ile kızı sorunlarını çözerler, siz ne yapmaya çalışıyorsunuz dedikçe babam, 'Deniz'i hapse attıracağım' dedi."
"ANNEMİN ÖLÜMÜNDE BABAM BAŞROL OYNUYOR"
Aslında ben bu hikayeyi daha sonra anlatacaktım. Anlattıklarımla babamın ölümüne sebep olmak istemiyorum demiştim. Ki babam ölümsüzlüğün sırrını bulmuş gibi yaşayan bir adamdır. Benim annemle babam hiç ayrılmadı. Ama bir aşk hikayesi değildi. Annemin erken ölüşünde de bu hikaye başrol oynuyor. Babam eski bir bürokrat. Müthiş egolu, narsistik kişilik bozukluğunun son boyutunda biri. Bu tip insanlar kimseyi beğenmez, herkesi aşağılar. Babam günde 20 saat televizyon seyredip dışarı çıkmıyor, kimseyi beğenmiyor. Ve hayatta en beğenmediği kişi hep bendim. Bana bir gün böyle ateş edeceğini hiç düşünmedim. Çocuğumun onun yanına gitmemesi gerektiğini çok iyi biliyor. Sen torununa zarar vermek için böyle bir hamle yaptıysan, ben kendimi korumak zorundayım." ifadelerini kullandı.
Deniz Akkaya, bir takipçisinin "Burada kızınızı alması gereken babası çoktan Türkiye ye gelmiş olmalıydı, bir yargılama süreci mi var? Bir de sizin babanızla konuşup beraber bu velayet işine karar vermiş olabilirler mi?" sorusuna da yanıt vererek, gündemden düşmeyen açıklamalarına yenilerini ekledi. Akkaya, babası ve eski eşinin anlaştığını iddia etti.
RAPOR DÜZENLENDİ
Yaşanan tüm bu gelişmelerina ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından koruma altına alınan Ayşe, gizlice İstanbul Adalet Sarayı'na getirilerek "Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan hakkında başlatılan soruşturma kapsamında Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu'nda ifade verdi. İfadesinin ardından Adli Tabiplik'e sevk edilen Ayşe, hakkında 15 yaşında olduğu ve işlediği suçun 'Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' olduğunu ve cezasını idrak edebilecek akıl sağlığına sahip olduğuna dair rapor düzenlendi.
VELAKET İÇİN BAŞVURDU
Öte yandan Deniz Akkaya'nın babası Muzaffer Akkaya, İstanbul Aile Mahkemesi'ne başvurarak torununun velayetinin kendisine verilmesini talep etti.
"OLMADI DENİZ AKKAYA"
Sabah yazarı Yüksel Aktuğ da sosyal medyanın gündemine oturan konuyu köşesine taşıdı ve Deniz Akkaya'ya psikolojik destek tavsiyesinde bulundu.
Aktuğ, konuyla ilgili şu yazıyı kaleme aldı:
"Deniz Akkaya sosyal medyasından acayip bir paylaşım yaptı. Dedi ki: "1997 senesinde başlayan kariyerin ve çok mutlu bir hayatın akabinde son derece yanlış bir baba seçimi ile hamile kaldım ve hayatım resmen kabusa döndü. Bir ruh hastası ile verdiğim velayet savaşı bir ömür sürdü. Az önce 16 senedir resmen tek başıma baktığım kızımın benden ısrarla sakladığı telefonunu ele geçirdim. Benden habersiz yurtdışı planları ve fazlasını bulmam neticesinde telefona el koydum. Fiziken bana saldırması yetmediği gibi beni 1.5 saat balkona kilitledi. Komşuların ve güvenliğin ricaları karşılıksız kalınca 3 kez 112'yi aramam neticesinde kurtarıldım.
"EVLADINI SEVMEKTEN VAZGEÇMEMELİ"
Polislere de karşı çıkan sonrasında bir de hızını alamayıp bana itibar suikastı yapan bu ruh haline, ergenliğin arkasına saklanmasına izin vermeyeceğim. Biz nerede hata yaptık biliyor musunuz? Kontrolsüzce severek. Anne olmak bu değil ve olmamalı. Allah tüm annelere sabır versin." Ben de bir kız evlat babasıyım. Onun için iri kıyım laflar etmek niyetinde değilim. Allah, evlatlarımızın karşısına iyi insanlar çıkarsın. Ama bir ebeveyn asla evladını sevmekten vazgeçemez, ne olursa olsun. Bu sözlerin bir kızgınlık anına denk geldiğine inanmak istiyorum. Aksi halde ortada anne-kızın bir arada profesyonel psikolojik yardım almasını gerektiren ciddi bir durum olduğunu düşünüyorum. olmadı deniz akkaya"
