A HABER GALERİ
Başkan Erdoğan Esad görüşmesi ne zaman? Uzman isimler A Haber'de değerlendirdi: “Askeri ve güvenlik diplomasisi masada olacak”
Türkiye ile Suriye arasında yeni bir döneme girilebileceğini işaret eden Başkan Erdoğan, Beşar Esed'i Türkiye'ye davet edebileceğinin sinyalini de verdi. Peki, Başkan Erdoğan Esad görüşmesi ne zaman? Türkiye'de Başkan Erdoğan Putin, ve Esad zirvesi olur mu? Konuyu Gazeteci Güngör Yavuz Aslan ve Akşam Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz A Haber'de değerlendirdi. Konuya ilişkin konuşan Gazeteci Güngör Yavuz Aslan, yaptığı açıklamada, 'Burada ben iki tane başlık görüyorum. Birincisi askeri ve güvenlik diplomasisi. İkincisi ise Dışişleri Bakanları düzeyinde bir diplomasi olacak.' ifadelerini kullandı. İşte detaylar...
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Milli Takımımızın EURO 2024 çeyrek finalinde oynadığı Hollanda maçı sonrası Berlin dönüşünde uçakta gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, bir kez daha Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ı Türkiye'ye davet edeceğini açıkladı. O davetin zamanlaması sorusuna ise, "Her an olabilir" yanıtını verdi.
Erdoğan, "Beşar Esed şu anda Türkiye ile ilişkileri düzeltme noktasında bir adım attığı anda biz de ona karşı o yaklaşımı gösteririz. Çünkü biz dün Suriye ile düşman değildik ki, biz Esed ile ailece görüşüyorduk. Biz davetimizi yapacağız. İnşallah bu davetle birlikte de Türkiye-Suriye ilişkilerini geçmişte olduğu gibi aynı noktaya getirelim istiyoruz. Davetimiz her an olabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Peki yıllar sonra ankara-Şam ilişkilerini yeniden başlatacak bu görüşme nerede olacak. Bu soruya da yanıt veren Erdoğan, "Türkiye'de görüşme olması konusunda ise Sayın Putin'in yaklaşımları var. Irak Başbakanı'nın bu konuda yaklaşımları var. Biz her yerde arabuluculuktan bahsediyoruz da sınırımızdakiyle, komşumuzla niye olmasın?" dedi.
Peki, Başkan Erdoğan Esad görüşmesi ne zaman? Türkiye'de Başkan Erdoğan Putin, ve Esad zirvesi olur mu? Konuyu gazeteci Güngör Yavuz Aslan ve Akşam Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz A Haber'de değerlendirdi.
Konuya ilişkin konuşan Gazeteci Güngör Yavuz Aslan'ın açıklamaları şöyle: "Suriye ile normalleşme süreci ne zaman gerçekleşecek? Sorusu bize çok soruluyor. Ben şöyle bir benzetme yapıyorum. Mısır ile normalleşme sürecine bakmak lazım. O Sisi ve Erdoğan fotoğrafı hemen verilmedi. İlk önce Büyükelçilerin atanması ve Dışişleri bakan yardımcıları ve daha öncesinde komite düzeyinde görüşmeler. Suriye'de de benzer bir durum yaşanacak. Ama burada bir detay benim çok dikkatimi çekti. Putin faktörü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uçakta da bundan bahsetti.
Rusya üzerinden bir sistem bir mekanizma kurulmuş gibi. Ben en son Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya dönüşü bu açıklamasını "Görüşelim", "Türkiye gelsin, gelebilir" ifadelerini bir davet olarak kabul ediyorum. Biraz da bunu Şam'ın iradesini görmek lazım. Şimdi Şam'a Arap medyasına baktığımızda Esad bir irade ortaya koydu ve şunu dedi: "Terörle mücadele her türlü terör örgütüdür." dedi. Bunu detaylandıralım. Türkiye'nin terör riski ve terör örgütü baştan olmak üzere DEAŞ ve PKK'dır. Ama Esad'ın teröristleri başka. PKK'yı da terör örgütü olarak tanımlasa da Suriye ile hareket edip İdlip'teki grupları da sözde terör örgütü olarak tanımlar.
SURİYE'DE NASIL BİR TABLO VAR?
Bir Esad'ın kontrol ettiği yaklaşık olarak Suriye'nin yüzde 40'ına denk olan SİHA olarak gösterilen Lazkiye, Şam ve Halep'in yüzde 78'i ve aşağıdaki çöllük bölgeyi görüyoruz. Yani yüzde 40'ına yakını şu an Esad'ın kontrolü altında. Buna yüzde 50'de diyebiliriz. Yüzde 22 civarında şu gördüğümüz alanı PKK ve ABD kontrol ediyor. Çünkü burası petrol ve su kaynaklarının olduğu alan. Güvenli bölge olarak adlandırılan Zeytin Dalı bölgesi Türkiye destekli gruplar tarafından kontrol ediliyor. Birde burada İdlip var. İdlip daha önce Heyeti Taarruz Şam olarak adlandırılan bir yapının silahlı unsurları olduğunu biliyoruz. Burada rejim unsurları yok. Burada TSK askerlerinin de harekat bölgesi var. Bunun dışında haritada olmayan Ürdün sınırında ABD destekli Heltanaf bölgesinde ÖSO gruplarının olduğunu görüyoruz. Suriye birliği içerisinde olmayan ÖSO. Savaşl sınrası Suriye'nin nüfusu 22-23 milyon düzeyindeydi. Şimdi bu nüfusun yarsına yakını ya içerde harekat halinde sığınmacı, mülteci oldu. Yada ülke dışına gitti. Yani ülkenin nüfusunun 10 milyonu yerinden edildi.
MASADA "ASKERİ VE GÜVENLİK DİPLOMASİSİ"
Burada ben iki tane başlık görüyorum. Askeri ve güvenlik diplomasisi. İkincisi ise Dışişleri Bakanları düzeyinde bir diplomasi olacak. En son Moskova'da MSB, İstihbarat başkanı gidip bir toplantı gerçekleştirmişti. O toplantı şundan tıkandı. Şam Suriye Arap Cumhuriyeti'nin yetkilileri masaya geldiler ve Türkiye'nin kabul edemeyeceği bir şart koydular. "Biz sizle müzakere edebilmemiz için Türk askeri çekilecek" dediler. Bunun üzerine bizimkiler ise "Biz orada PKK olduğu sürece çekilmeyiz" Türkiye 2. Soruyu sordu. "ABD ve İran'a neden çekilin, demiyorsunuz" dedi. Burada tıkanan bir süreç vardı. Ama şimdi farklı bir durum var. Rusya Federasyonu Özel temsilcinin Şam ziyaretinde yaptığı bir açıklama var. Aslında ilk sinyali bu vardı. "Türkiye ve Suriye özetle masaya oturmalı " dedi. Hemen arakasından Esat'dan bir açıklama geldi. Bizim için de sürpriz oldu. Esad, "Her türlü terör örgütü ile mücadele şartı egemenliğim ve bağımsızlığımla Türkiye ile görüşebiliriz. Ne değişti de Esda'ın açıklamaları bu yönde. 1, 8 aylık Gazze savaşının bir sonucu. İkincisi ise Esad'ı dip yapması. Ekonomisi çok kötü. Bu işin buraya gelmesinin ana faktörü Dişileri Bakanı Hakan Fidan. Bu süreci en son Moskova ziyaretinde tetikledi. İki taraf siyasi olarak irade koydu."
Akşam Gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz,ise "Dışişleri Bakanı, Birleşik Suriye'nin terör örgütü PKK'ya karşı mücadeleyi kolaylaştıracağı yönünde bir açıklaması vardı. Zaten peşi sura Cumhurbaşkanından da açıklama geldi. Putin'in de Türkiye'nin bu Şam'la yakınlaşmasını desteklediği bir aracı görevlendirdiğini biliyoruz. Bir de Türkiye "bir seçim yapalım burayı bağımsız özerk bir devlete dönüştürelim" biraz Amerikan etkisindeki PKK yaklaşımını Şam ile diyalog içerisinde aşmaya çalışıyor." dedi.