AB'den İsrail'e çağrı

Brüksel'de toplanan AB dışişleri bakanlarının onayladığı kararda "AB, özellikle Kudüs'teki Harem-i Şerif bölgesinde kaygı verici gelişmelerden ve tekrarlayan şiddet içeren çatışmalardan endişelidir. AB kutsal mekanlara tam saygı çağrısı yapıyor. Statükoda herhangi bir değişiklik, derin istikrarsızlık etkisi oluşturacaktır" ifadesi kullanıldı.

AB dışişleri bakanları, Kudüs'teki Müslüman kutsal mekanlarının hamisi Ürdün'le İsrail'in, Kudüs'teki tansiyonu düşürmek için uzlaştığı somut tedbirlerin hızla ve etkin şekilde uygulanmasını talep etti.

Kararda İsrail'in Filistin toprağı olan Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da yeni konutlar inşa etmeye hazırlanmasından derin esef duyulduğu da belirtildi. Bu durumun yakından takip edildiği ve iki devletin, çözümün uygulanabilirliğini muhafaza etmek için yeni önlemler alınabileceği dile getirildi.

AB kararında, Yahudi yerleşimlerin uluslararası hukuka aykırı olduğu tekrarlandı ve İsrail'e "iki devletli çözümü doğrudan tehdit eden kararlarından geri dönmesi" çağrısı yapıldı.

Gazze'ye uygulanan blokajın kaldırılması çağrısında da bulunan dışişleri bakanları, İsrail ve Filistin'in iki devletli çözüme bağlılığının AB ile ilişkilerini etkileyeceğini belirtti.

Kudüs'te gerginlik, İsrail askerinin Yahudi bir hahama suikast girişiminde bulunduğu gerekçesiyle eski bir Filistinli esiri öldürmesinin ardından tırmandı. İsrail silahlı saldırının ardından Mescid-i Aksa'nın tüm Müslümanlara kapatıldığını duyurdu. Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas, İsrail'in Mescid-i Aksa'yı kapatma kararını 'savaş ilanı' olarak nitelendirdi. İsrail 1967'den beri ilk kez Mescid-i Aksa'yı Müslümanlara kapatmış oldu. Olay üzerine gerginlik iyice tırmandı ve İsrail askerleri her gün Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.

6 Kasım'da Mescid-i Aksa'nın avlusuna yaklaşık 100 Yahudi'nin girişine izin verilmesinin ardından çıkan olaylara müdahale eden İsrail askerlerinin Filistinlilere plastik mermiyle ateş edip, ses ve gaz bombalarıyla müdahale etmesi sonucu 27 kişi yaralanmıştı.