Günlerdir Fransa'yı konuşuyoruz. 2 kardeşin ülkenin köklü mizah dergilerinden birini basıp 12 kişiyi öldürmesi, ardından o 2 kardeşin dünyanın belki de en güvenlikli kentinden ellerini kollarını sallayarak kaçıp hiçbir güvenlik kamerasına yakalanmadan Belçika sınırına ulaşması, aynı anda yine Paris'te Musevilere yönelik gıda ürünleri satan 'koşer' marketin basılması ve hemen ertesinde yapılan teröre karşı birlik yürüyüşü.
Bunlar bize uzak gelişmeler gibi görünebilir ilk bakışta, ama öyle değil. Çok içimizde, çok yakınımızda yaşanıyor aslında olaylar.
Tüm bu olan bitenin Batı'da 1980'lerin başından beri hem teorik hem de pratik olarak yükselen islamofobia olgusuna hizmet ettiği açık. İşte ilk olarak bu yönüyle olan biten Türkiye'yi ilgilendiriyor. Çünkü nüfusunun yüzde 99'u Müslüman olan bir ülke burası. Ama sadece sınırlar içinde değil, Avrupa'da yaşayan Türkleri de unutmamamız lazım. Yükselen islamofobia başta Almanya olmak üzere Avrupa'nın dört bir yanında yerleşik Türkleri önümüzdeki günlerde çokça rahatsız edecek gibi görünüyor ki zaten hali hazırda da o 'rahatsızlık' başlamış durumda. Nefret dili dakika dakika tırmanıyor. İşin bu yanını sosyologlara bırakalım şimdilik ve tabii bir de zamana, gelelim başlıkta da altını çizmeye çalıştığım "mesele büyük oyunu görmek" sözünün ne anlama geldiğine.
Saldırı nerede oldu?
- Fransa'da…
Fransa'yı kim yönetiyor?
- Cumhurbaşkanı Hollande…
Peki kim bu Hollande?
- İktidara gelir gelmez itibar suikastine uğramış bir siyasetçi. Hatırlayalım eşi ve sevgilisi arasında kaldığı haberleri bırakın Türk medyasını dünyanın dört bir yanında 'skandal' adı altında manşetlere taşınmıştı…
Fransa'nın en büyük şirketlerinden biri hangisi?
- Total… Total tam bir enerji devi. Hem istasyonları var hem de rafinerileri. Rafinerilerin büyük bölümü de Irak ve Suriye'de.
Peki Irak ve Suriye'de o rafinerilerin olduğu yerde kimler egemen?
- İşte biraz amiyane tabirle 'zurnanın zırt dediği yer' tam burası. Fransız enerji devi Total'in egemenlik alanı uzunca bir süredir IŞİD kontrolünde ve durum ciddi…
Nereden çıktı Total demeyin… Total'ın CEO'su 2014'ün Ekim'inde akıl almaz bir kazada öldü. Kaza şöyle yansıdı haber ajanslarına… "Rusya'nın başkenti Moskova'nın "Vnukova" havalimanında inanılması güç bir uçak kazası meydana geldi. Kazada Fransız petrol şirketi Total'in CEO'su Christophe de Margerie ve uçaktaki üç mürettebat kişi yaşamını yitirdi. VIP yolculara hizmet veren Falcon-50 tipi özel jet Paris'e gitmek üzere piste çıkarak sürat kazanmaya başladı. Uçak 250 km hızla pistin ortasına ulaştığında karşısına kar temizleme aracı çıkıverdi. Ön şasisiyle bu araca çarpan uçak, birkaç metre havalandıktan sonra alevler içerisinde piste geri çakıldı. Uçak 250 km hıza ulaştığı sırada önüne aniden kar temizleme aracı çıkıverdi. Ön şasisiyle bu araca çarpan uçak yerden birkaç metre havalandıktan sonra piste geri çakılmıştı. Olayı inceleyen Rus yetkililer, kar temizleme aracının şoförünün kaza sırasında sarhoş olduğunu belirtti. Yetkililer, kazanın "şoför ve hava trafik kontrol kulesinin ortaklaşa hatasından kaynaklanmış gibi göründüğünü" ifade etti. Şoförün kazadan yara almadan kurtulduğu belirtildi."
Şimdi tekrar Fransa Cumhurbaşkanı'na François Hollande'a dönelim ve bir not daha ekleyelim ki yap-bozun parçaları yerine otursun…
Hollande, 15 Mayıs 2012'de geldi iktidara… Bir önceki Cumhurbaşkanı Sarkozy'den farklı düşünüyor. Suriye'de Esad'ın devrilmesi gerektiğini söylüyor ve bu yönüyle Türkiye'nin tezine yakın duruyor… İşte o Hollande'ın yönettiği ülke son bir haftada ardı ardına gelen saldırılarla yeniden dizayn edilmek isteniyor... Kim tarafından bilemiyoruz…
Ortaya yavaş yavaş bir resim çıkıyor ama hala bir parça eksik farkındayım…
O parçayı da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun şu cümlesiyle dolduralım..
Netanyahu, saldırıdan hemen sonra Paris saldırılarının barbarlık olduğunu söyledi ve ekledi "biz de yıllardır bu barbarlıkla mücadele ediyoruz, Avrupa bize yardımcı olmalı". Netanyahu'nun rol çaldığı açık. Çünkü "Filistinlilerin de terörist olduğunu, İsrailli sivillerin vurulduğunu" söylüyor… Yani büyük resimde mizah dergisi, 2 kardeş, koşer baskını gibi unsurlar sadece birer renk olarak duruyor…
Oysa işin ardında büyük paralar büyük planlar var…
Bakalım tıpkı 11 Eylül 2001'den sonra başlayan Irak savaşında olduğu gibi bu saldırıdan sonra Suriye'de başlayacak yeni savaştan kim ne kadar kar edecek…
Bekleyelim görelim…
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.