Sigarayı bırak, plakayı kap

"Dik dur eğilme bu millet seninle sloganlarıyla" kürsüye çıkan Erdoğan konuşmasına bu sloganlara cevap vererek başladı. Erdoğan, "Bu beden ancak rükûda eğilir" dedi.

PANKARTLARI OKUDU

Tribünlerde açılan pankartları hatırlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Az önce şurada bazı pankartlar gördüm. Bunlardan bir tanesi, 'ölüme gidelim dedin de mazot mu yok dedik'. Haklı. Bu ülkede mazot için kuyruklarda az mı bekledik? Sadece benim esnaf kardeşim mazot için beklemedi. Benim çiftçi kardeşim de çok bekledi" dedi.

CHP'YE MAZOT ELEŞTİRİSİ

Yanında getirdiği bir defteri cebinden çıkarıp gösteren Erdoğan, "Benim elimde bir çiftçi cüzdanı var. Ufak bir cüzdan. Çiftçinin üretim varlığında değişiklikler. Ne kadar mazot aldığı burada yazıyor. Traktörü de Fergusonmuş. Kimler vardı iktidarda. Malum. O zamanlar. Yahu şimdi çıkmış, 'mazotu şöyle vereceğim'. 'Çiftçiye şöyle vereceğim'. Tarihin karanlık senin. İnsan ölür kalır eseri, eşek ölür kalır semeri. Eserin burada" diye konuştu. İsim vermeden CHP lideri Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerini sürdüren Erdoğan şunları söyledi: "Yani ne çileler çekti bu millet. Benzin istasyonlarında kuyrukta az mı bekledik. Mazot alacağız, bir bidon mazot almak için. 'Çiftçinin yanındayım'. 'Esnafın yanındayım'. Dürüst ol dürüst. Kuru sıkı atıyorlar..."

"PRATİK ZEKA BU"

Bir başka pankartı da okuyan Erdoğan, "Burada bir şey daha gördüm. Zaten siz mazotsuz kalmadınız. Kalmayacaksınız. Bakınız, çok enteresan bu ifade daha var. 'Panik yok. Direksiyonda Reis var. Hayırlı yolculuklar Türkiye'. Bu da enteresan. Şimdi aramızda hocalarımız var. Zekayı görüyor musun? Pratik zeka bu" dedi. 'Paralel ya da dikey fark etmez. Minibüsçü esnafı ihaneti affetmez' yazılı pankartı da okuyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Eyvallah. İhanet edenlere gereken cevabı ben, taksici esnafım da gereken cevabı, milletçe vereceklerine inanıyorum" dedi.

SİGARAYI BIRAK PLAKAYI KAP

'Verin plakayı bırakalım sigarayı' pankartını çok enteresan bulduğunu söyleyen Erdoğan, plaka talebinde bulunan servisçilerden sigarayı bırakacaklarına dair söz isteyerek , "Doğru söyleyin. Sigarayı bırakmaya var mısınız? Ben biliyorsunuz bu noktada Yeşilaycıyım. Sizden bu sözü aldıktan sonra ben belediye başkanıma diyorum ki bununla ilgili adımı da siz atacaksınız. Hayırlı olsun....Sigarayı bırakıyoruz ha...Evde yengem de rahat edecek. Onlar pasif içici. Belediye başkanımız da 'tamam' dedi. 'Biz adımı atacağız' dedi. Hayırlı olsun" diye konuştu.

PANKARTLARI TOPLANDI, MESAJLARINI İLETEMEDİLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yine pankartla sesleri duyurmaya çalışan güzellik salonu esnafıysa başarısız oldu. 'Güzellik salonları için çare sizsiniz' yazılı pankartlarına izin verilmeyen ve görevliler tarafından toplanan güzellik salonu esnafları, bu kez aynı sloganların yazılı olduğu tişörtleri kaldırdı. Buna rağmen mesajlarını Erdoğan'a iletemediler.

"FAİZİ ÇIKARAN ONLAR, İNDİREN BİZ"

Muhalefet partilerin faiz ve asgari ücret konusundaki vaatlerine tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Faizi buralara çıkaran bunlar. İndiren biz. 2002'den bu yana esnafımızın kullandığı kredi tutarı 14 katrilyon liraya ulaştı. Pek çok önemli adımla esnafımızın üzerindeki yük azaltıldı. Şimdi bir de asgari ücret meselesi çıktı. Birisi diyor, 1500, birisi diyor 1600, birisi de diyor 5 bin. Var mı daha arttıran. Bunlar asgari ücretin ne olduğunun farkında değil. Asgari ücret bir korumadır" dedi.

"AKŞAM BAŞKA, SABAH BAŞKA"

Türkiye'nin 7 Haziran'da çok kritik bir seçime hazırlandığını söyleyen Erdoğan, "Esnaf kardeşim sizler bu ülkenin nabzısınız. İstanbul'da 4.5 yıl belediye başkanlığım var. İstanbul ne haldeydi ne hale geldi, biliyorsunuz. O çöp dağlarını biliyorsunuz. Susuzluğunu biliyorsunuz. Kimden almıştım belediyeyi. CHP'den almıştım. Şimdi Marmaray'ı başlattık. Dediler ki 'yapamazsınız'. Biz ne dedik. 'Yaparız'. Niye? Bizim dedemiz Fatih gemileri karadan yürüttü. Biz de 'denizden yürüteceğiz' dedik. 18 ayda, 73.5 milyon yolcu Marmaray'dan taşındı. Şimdi önümüzdeki yıl Avrasya'yı yapıyoruz. Avrasya tünelinden de çift katlı otomobiller geçecek. Bu arada Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapılıyor. Yıl sonuna yetişecek. Dünyanın en geniş köprüsü, 4 gidiş, 4 geliş. Ortasından da hızlı tren geçecek. Öbür yandan da 3. havalimanı. İş bilenin kılıç kuşananın. 6 pist olacak burada. Kardeşlerim, el ele vereceğiz, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesi üzerine çıkaracağız. Çıkmış ne diyor. 'Merkez ülke projesi'. Ne varmış bu projede? Diyor ki '20 sene sonra işsizliği yüzde 4'e indireceğim. Öbür taraftan '4 yıl verin diyor işsizliği sıfırlayayım' diyor. Akşam başka, sabah başka. Dürüst olacaksın, dürüst. Bu millet yalanı fark etti mi. Affetmez" diye konuştu.

"KAÇACAKLAR BİZ DE KOVALAYACAĞIZ"

Konuşmasının son bölümünde Erdoğan, "Bizim birliğe, beraberliğe ihtiyacımız var. Malum terör örgütünü arkasına almış bir siyasi parti var. Bunlar bu milleti böldüler. 6-7 Ekim'de 50 vatandaşımızın ölümüne neden oldular. Utanmadan bir taraftan barış, öbür taraftan ölüm. Musluklardan kan akıtıyorlar. Bizim bir Rabia'mız var. Ne diyoruz ? Tek millet, Türküyle, Kürdüyle, Çerkez'iyle, Abhazya'sıyla... Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır. Öyleyse tek bayrak. Bölücü terör örgütünü arkasına alanlar, Türk bayrağını dalgalandırmaktan kaçınıyorlar. Korkaklar zafer anıtı dikemezler. Üç, tek vatan. Dört tek devlet, paralel maralel tanımayız. Hepsini temizliyoruz. 'İnlerine gireceğiz' dedik. Girdik, devam edeceğiz. Türkiye'den kaçıyorlar. Bir kısmı Pensilvanya'ya bir kısmı başka yerlere. Kaçacaklar, biz de kovalayacağız. Bu ülkeye ihanet edenler bedelini ödeyecekler" şeklinde konuştu.