İdris Naim Şahin neden değişti?

Şahin, içişleri bakanı olduğu dönemde Uludere'nin İstihbarat'ı yıpratmaya dönük bir olay olabileceğini söylerken, şimdi de İstihbarat'ın MİT tarafından verildiğini açıkladı. Şahin, son olarak İstanbul'da 2009'da genç bir kızın ölümüyle sonuçlanan İETT otobüsüne molotof saldırısının MİT tarafından yapıldığını iddia etti. Peki Şahin, bu noktaya nasıl geldi? A Haber'de yayınlanan "Birlikte Bakalım" programında bu soruya cevap arandı. İşte İdris Naim Şahin'in geçirdiği keskin dönüşümün hikayesi..

''İdris Naim Şahin: Filmin bütününe bakıldığında özür dilenecek bir yanı yok. Suçluluk psikolojisine girilecek bir yanı yok. Bu gençlerimiz orada olmamalıydı esasında.''

Türkiye'nin vicdanını kanatan Uludere olayını dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin bu sözlerle savunmuş, kabahati hayatını kaybeden o gençlerde bulmuştu. Olayın nasıl olduğuna ilişkin, sorumlularına ilişkin bir açıklama yapmayan Şahin, olayın istihbaratı suçlamak için tezgahlanmış olabileceğini söyleyerek MİT'i savunmuştu.



''İdris Naim Şahin: Büyük film bölücü terör örgütünün kaçakçıları kullandığı... Bu gençler oraya götürülmüştür, kullanılmıştır. İstihbarata yönelik yanıltma yönü de olabilir.''

İçişleri Bakanlığı'ndan alınınca AK Parti'den istifa ederek Milad Partisini kuran İdris Naim Şahin, bugünlerde MİT'i suçlayan açıklamalar yapmaya başladı. 2011'de istihbaratı yanıltma çabası olarak açıkladığı Uludere olayı için bugün, bilginin MİT tarafından verildiğini ileri sürmekten kaçınmadı.

''İdris Naim Şahin: MİT tarafından bilmesi gereken kişilere intikal edilmiş bir istihbarattır.''

Peki İdris Naim Şahin, aynı olaylarla ilgili farklı dönemlerde yaptığı birbiriyle tamamen zıt açıklamaları niye yapıyor? A Haber'de yayınlanan "Birlikte Bakalım" programında Şahin'in MİT'i hedef alan açıklamaları sorgulandı. Gazeteci Yazar Hilal Kaplan, İdris Naim Şahin'in olayların iç yüzünden uzak değerlendirmeler yaptığına işaret etti, 'Paralel Yapı'nın Uludere olayıyla 7 Şubat krizine zemin hazırlamaya çalıştığını örnekler vererek ortaya koydu.

''Hilal Kaplan: Uludere meselesinde zaten asker soruşturmasını yaptı ve saat saat açıkladı. Kimin hatalı olduğuna ilişkin. Meselenin MİT'e bağlanması Taraf Gazetesi. Zaten Uludere olayını Emre Uslu'dan öğrendi Türkiye. Ertesi gün Mehmet Baransu MİT'i suçlayan haberi yapıştırdı. MİT'in bu şekilde suçlamasında 7 Şubat'a giden süreç. Bunun altyapısını oluşturma çabası. Başbakan'ın ofisindeki böceklerin bulan MİT'e karşı bir rövanş yakalanacağız diye ayrıca bir kuyruk acıları var. ''

Kaplan'ın bu değerlendirmesine Gazeteci Yazar Mahmut Övür de o dönemde yapılan algı operasyonunu hatırlatarak destek verdi.

''Mahmut Övür: Öncesine bakmak lazım. Baransu'nun o tweeti boşuna atılmadı. Üç ay öncesine bakın inanılmaz bir Bahoz Erdal propagandası vardı. Bahoz Erdal üzerinden bir algı operasyonu yapıldı. Önüne bakıyorsunuz, Bahoz Erdal şurada Bahoz Erdal buruda, öyle bir algı operasyonu yürüttüler ki.''

Gazeteci Yazar Nagehan Alçı ise Şahin'in Uludere olayındaki çizgisini hatırlatarak çarpıcı bir öneride bulundu.

''Nagehan Alçı: İdris Naim Şahin 2011'de Uludere olayını savunan bir konuşma yapıyor. Bugün durduğu yeri anlıyorum ama o gün içişleri bakanı olarak o olayı savunmuştur ve bu yüzden yargılanmalıdır.''