OKAN MÜDERRİSOĞLU

EYT ekonomiyi çökertmeye yönelik bir adım

Başkan Recep Tayyip Erdoğan Katar'a yaptığı günü birlik ziyaretin ardından dönüş yolunda uçakta ekonomi ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Tank-Palet fabrikası ile ilgili ortaya attığı iddiaların gerçek dışı olduğunu vurgulayan Başkan Erdoğan, emeklilikte yaşa takılanlarla (EYT) ilgili siyasi manipülasyon yapıldığını kaydederek, bunun ülke ekonomisini çökertmeye yönelik bir adım olduğunu, yakında toplumun çoğunluğunun kabul edeceğini söyledi. Erdoğan'ın ekonomi sohbetinden öne çıkan mesajlar şöyle:
TANKI GÖRSE BAŞKA ŞEYE BENZETİR
Kılıçdaroğlu tank palet fabrikası ile ilgili iddialarda bulunuyor. İşin aslı nedir? Bay Kemal tankı görse herhalde başka bir şeye benzetir. Başbakanlığım sırasında Altay tankının prototipini Arifiye'de gördüm. Öncelikle Arifiye'nin baştan aşağı elden geçmesi lazım. Çok ciddi makine teçhizat alımı ve yatırım gerekiyor. İlk etapta 50 milyon dolarlık yatırım yapılmalı ki Arifye'yi yeniden ayağa kaldırmış olalım. "Savunma Bakanlığı 50 milyon dolarlık yatırım yapabilir mi?" diye konuştuğumuz süreçte, Altay tankı ihalesini kazanan BMC Grubu böyle bir yatırıma talip oldu. 50 milyon dolarlık harcamayı BMC yapacak, bir süre burada kalacak.

Bay Kemal sen şu ana kadar hiç gördün mü? Altay tankı nedir haberin yok. Kalkıp sadece oradaki işçiyi, vatandaşı tahrik ediyorsun. Yalandan başka bir şeyin yok. Fabrikanın satışı diye bir şey de söz konusu değil. "Satıldı" diyorsun. Öyle bir rakam ortaya koyuyor ki "20 milyar dolar" diyor. Sen nasıl böyle bir rakam söylüyorsun? 20-25 yıl önce kurulmuş fabrikayı düşündüğünüz değerle satamazsınız. Ancak arsasını satabilirseniz satarsınız. Ki burada satış da yok. Zaten içeride bütün makineler eskimiş. Şimdi 50 milyon dolarlık yatırımla makineler yenilenecek. Arifiye Tank Palet Fabrikası yepyeni teknolojiyle ortaya çıkarak, inşallah Silahlı Kuvvetlerimize gereken desteği verecek.
EYT KAYBETTİRİR
EYT olayı fazla uzun sürmez, kısa bir süre sonra bu olayın nasıl bir manipülasyon, ülke ekonomisini çökertmeye dönük nasıl bir adım olduğunu herkes kabul edecek ve bunun karşısında durmaya başlayacak. Ülkemize bir kazanımı yok, kaybettirir. Şu anda İskandinav ülkeleri artık bu işten vazgeçme noktasına geldiler. Kaldı ki Bay Kemal kendi döneminde emeklilik yaşının yükseltilmesini savunan birisidir. Fakat burada tamamıyla siyasi davranıyor, buradan ne elde ederiz diye bakıyor. Çok açık net söyledim. Seçim kaybına vesile dahi olsa biz asla ülkemizin, milletimizin zararına olacak bir vaadin içine girmeyiz.
ARİFİYE'DE SATIŞ DEĞİL, TAHSİS YAPTIK
BMC, Sakarya Karasu'daki arazisine, İzmir'deki fabrikalarını taşıma kararı aldı. Bu süreci BMC'nin çok iyi değerlendirmesi için de böyle bir yer lazımdı. Talebe olumlu baktık. Burada satış yapmadık, tahsis yaptık. Bu tahsis süresi içerisinde aynı zamanda 50 milyon dolarlık yatırımı da oraya yapacak. BMC ayrıca tank bakımlarına başladı. 600 kadar Leopard tankının bakımı önem arz ediyor. Arifiye 50 milyon dolarlık yatırımdan sonra daha güçlü hale gelecek.
DOLARI BIRAKIN TÜRK LİRASI'NA DÖNELİM
AK Parti Grup Toplantısı'nda da konuşan Başkan Erdoğan, ekonomideki toparlanma sürecinin tüm hızıyla sürdüğünü belirterek, "Açıklanan her veri bu gerçeği doğruluyor. Perakende satış hacmi yüzde 2.7 arttı. Borsa 18 ayın zirvesini gördü. OECD, Türkiye'nin büyüme tahminini yükseltti. Tüketici güven endeksi yüzde 5.2 arttı. Ekim ayında kurulan şirket sayısı bir önceki aya göre yüzde 8.5 arttı. Reel kesim güven endeksi, kasımda 102'ye yükseldi. İmalat sanayisindeki kapasite kullanım oranı son 15 ayın zirvesine çıktı. Ülkemizin risk primi 300'e kadar geriledi" dedi. "Ülkemize güvenen, yatırım yapan herkes kazandı, kazanmaya devam edecek" ifadelerini kullanan Başkan Erdoğan, "Tüm milletime sesleniyorum; Bırakın doları moları; paramıza, Türk Lirası'na dönelim. Türk lirası artık kaybettirmiyor" çağrısında bulundu. Son dönemde bölgedeki kimi ülkelerde Türkiye menşeli ürünlere yönelik sinsi bir kampanya yürütüldüğüne dikkati çeken Erdoğan, "Tarım Kredi Kooperatifimiz, Türkiye genelinde ilk etapta 500 noktada satış mağazası açacak. Bu sayıyı artırmaya devam edecek" diye konuştu.
TEK HANELİ ENFLASYON VE FAİZ
Şu anda Türkiye faizde, enflasyonda bütün baskılara rağmen arzu edilen yere doğru geliyor. Allah'ın izniyle 2020'de, enflasyonda ve faizde birbirini tetiklemek suretiyle inşallah kalıcı tek haneler görülecek. Zaten tek haneliye döndükten sonra Türkiye'de paranın konumu da ekonominin konumu da çok daha farklı hale gelecek. Bundan kimsenin endişesi olmasın.
AYLIK BAĞLAMA ORANI DÜŞMEDİ
Aylık bağlama oranlarının düşmesi iddiası doğru değil. Türkiye'de emeklilik rejiminde iki ayrı tarihte düzenleme yapıldı. 2000 öncesi ve sonrası ile 2008'i izleyen süreç. Burada muhalefet şunu istismar ediyor; eskiden daha az prime karşın daha yüksek aylıkla, daha erken emeklilik vardı. Erken emeklilik, süper emeklilik gibi uygulamalar değiştirildi. Bu tarihten sonra prim ödemeye başlayanların aylık bağlama oranları ile öncekilerin aynı değil.
ALTAY TANKLARI ÜRETİLECEK
Altay tankı üretiminin olmayacağı gibi bir şey söz konusu değil. Biz tankın geliştirilmesine neredeyse 500 milyon euro harcamışız. Böyle bir yatırım yapılmış şimdi çıkıp birileri diyor ki "Altay tankı üretilemeyecek." Bunu sana kim söyledi? Ben bizzat testlerini izledim. Altay tankı başarılı şekilde orada havuzlardan tutun da çukurlara giriş çıkışına varıncaya kadar gayet iyiydi.

BAY KEMAL CHP'Yİ YALAN ÜRETME MAKİNESİ HALİNE GETİRDİ

ZAVALLI, BİLGİSİ YOK: Görüldüğü gibi bu CHP, siyaset değil yalan üretiyor. Çözüm değil, sorun üretiyor. Bay Kemal CHP'yi yalan üretme merkezi haline getirdi. Şu anda kendi kumpasları çok açık ve net ortada. Bir gün söylediğini ertesi gün inkar ediyor. Önce "Niye olmasın?" diyor. Sonra böyle "bir şeyin olmadığını, olabileceğini" söylemek gibi garip yaklaşımları var. Zavallı, Külliye'ye giren her aracın künyesinin tutulduğundan bilgisi yok. Bunların hepsi ortaya konunca da savunacak hali kalmadı.
ENERJİMİZİ İÇ ÇEKİŞMEYE HARCAMAYALIM: Katar, 15 Temmuz darbe girişimi ve ülkemize yönelik diğer saldırılarda her zaman yanımızda yer aldı. Biz de zor günlerinde Katar'ın yanında yer aldık. Ablukaya karşı tavrımızı açıkça ortaya koyduk. Katar bu süreçten de güçlenerek çıktı. Ablukayı uygulayanlar ise şu anda başarısız oldu. Bana göre artık bu ablukanın sona ermesi ve Körfez bölgesinde yeni bir barış, istikrar ve işbirliği döneminin başlaması şart. Düşmanlığın kimseye bir faydası olmaz. Enerjimizi iç çekişmelerle tüketmemeliyiz. Katar'da şu an itibarıyla 500 civarında Türk firması var. Enerji, yatırım, ticaret, savunma sanayii ve diğer alanlarda ilişkilerimizi güçlendirmek için çalışmalarımız devam edecek.
S-400 ÇALIŞMASININ SONUCUNU GÖRELİM: Nisan ayına kadar Savunma ve Dışişleri Bakanlarımız bir araya gelerek çalışmayı yürütecek. Bu, NATO ile alakalı bir durumdur. Kullanıp kullanmama söz konusu değil. NATO kuralları içerisinde atılması gereken adımlar var. Bu çalışma kararı ABD'deki toplantımızın en verimli yanı olmuştur. Sayın Trump da orada "Siz çalışmaya başlayın, bu çalışmanın neticesini görelim" mesajı vermiştir.
KATAR GÜVENLİ BÖLGE PROJESİ İÇİN BİRLİKTE ÇALIŞABİLİRİZ NOKTASINDA: 3-4 Aralık'ta NATO Zirvesi'nde güvenli bölgedeki altyapı yatırımları için uluslararası bağış konusu gündeme getireceğiz. Sayın Trump'a, Sayın Putin'e ve Sayın Katar Emiri Temim'e bu konuları açtım. Katar NATO ülkesi değil ama bu konularda hassas bir ülke. Sayın Temim projelerimizi beğendi. Bu konutları yaparsak dünyaya örnek teşkil edecek. Katar birlikte bu çalışmaları yürütebiliriz noktasında. Tel Abyad ile Resulayn arasında bir adım atabiliriz. Suriyeli sığınmacılar meselesinde bölgeye bir kuruş destek sağlamayan Arap Ligi'nin mensupları utanmadan sıkılmadan Türkiye'ye saldırıyor. Bu da başka bir gerçek.
CHP'NİN BAŞÖRTÜSÜ TAVRI 28 ŞUBAT ZİHNİYETİDİR
BAŞÖRTÜLÜ hanımlara had bildirmeye kalkanlar ortaya çıkmaya başladı. Onlar gözaltına alınabiliyor, parlamentodakiler ise dokunulmazlık zırhına sarılıyor. Dokunulmazlık zırhı olmazsa gidecekleri yer akıl hastaneleri. Önce bu şizofrenik vakaları parlamentodan temizlemek lazım. Hukuk sınırları içinde hesabı sorulmuştur. Özür falan geçiştirme! Yüreğin varsa 'Benim dokunulmazlığımı kaldırın, hukukta mücadelemizi verelim' desin. Eskiden gelme alışkanlıkları var. CHP yöneticilerinin bu tavrı, 28 Şubat zihniyetinden bir milim öteye geçemediğinin işaretidir. Türkiye demokrasisine sahip çıkarak 28 Şubat zihniyetini gömmüştür. Bunların kalıntılarının var olduğunu görmüş olduk. Milletimizin ilk fırsatta bu kafaya hak ettiği dersi vereceğine inanıyoruz.

TEKERLEMEYLE ANLATAYIM: YANDI, BİTTİ, KÜL OLDU...

CHP'li yetkililerin hala bizi suçluyor olması trajikomik. Kılıçdaroğlu'na bu meselede düştükleri durumu, çocuklar için söylenen bir tekerlemeyle izah etmeye çalışalım: Komşu komşu hu hu oğlun geldi mi? Geldi. Ne getirdi? İncik boncuk. Kime kime? Sana bana. Başka kime? Kara kediye. Kara kedi nerde? Ağaca çıktı. Ağaç nerde? Balta kesti. Balta nerde? Suya düştü. Su nerde? İnek içti. İnek nerde? Dağa kaçtı. Dağ nerde? Yandı bitti, kül oldu. 'Külliye'ye gelen CHP'li' iddiasında durum buna döndü. İddiaya konu kişi belli değil, doğrulayan belli değil. En sonunda işi 'yandı bitti kül oldu' ya getirdiler. Dizilerdeki taht oyunlarını gölgede bırakan bir oyun seyrediyoruz.
MUHARREM BEY, SENİN İÇİNİ GAYET İYİ ANLATIYOR
'İSTİHBARAT birimleri CHP'yi karıştırıyor' diyor. İstihbaratın böyle basit işlerle uğraşacak vakti mi var? İstihbarat örgütümüz Barış Pınarı Harekatı ile uğraşıyor. Türkiye'yi dışardan kuşatan o malum çevrelerle uğraşıyor. Bay Kemal buradan kendine çıkış yolları arıyor, "Bizim içimizde kumpas yok" demeye getiriyor. Bay Kemal sen bunu git şu anda Muharrem (İnce) Bey'e anlat. Muharrem Bey senin içini gayet iyi anlatıyor. İstihbaratımıza gerek yok, Muharrem Bey yeter!
SİYASETİ İTİBARSIZLAŞTIRIYORLAR
Yalancının mumu yatsıya kadar yanar, bu CHP'lilerinki yatsıya kadar bile yanmıyor. Bakın 2023, 2024 seçimlerine ne kadar zaman var? CHP'deki bu kavga neyin kavgası? Acaba kurultay kavgası mı? Zaten Kılıçdaroğlu'nun kendisinden başka aday yoktur. Türk siyasetini ahlaki noktada çok çirkin bir zemine doğru kaydırıyor, itibarsızlaştırıyorlar.
Barış Pınarı Harekatı'na tarih belirlemek yanlış olur. Bizim buradaki mücadelemiz belli bir takvime bağlı değil. Bu mücadeleyi kararlı şekilde sürdürmemiz lazım.
İSTANBUL VE ANKARA TEPKİSİ: MADEM Kİ HORONA GİRDİN, İŞİNİ YAPACAKSIN!
CHP'Lİ İstanbul ve Ankara Belediye başkanları "Bu şartlarda yönetemeyiz" diyor. Kazandıkları birkaç belediye bunların dengesini bozdu, kendilerini yerden yere atmaya başladılar. Niye yönetemiyorsun kazandın ya yönet. Ben buradan Ankara'nın suyundaki kirliliği gideremem. Devletten parayı alıyorsun. Parayı yönetme sanatını ortaya koyman gerekir. Madem ki bu horona girdin, işi yapacaksın. Kredi bulmak senin işin. Aynı şey İstanbul için geçerli. İstanbul susuzluğa doğru yürüyor. Çözeceksin bu sorunu. Madem ki bu horona girdin, işi yapacaksın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.