Elini ve gövdesini taşın altına uzatması gerekenler
Öncelikle bir hususun altını çizelim... Bu sıralar belli çevrelerce pompalanmaya çalışılan "kriz" ifadesi, kitabi anlamına uygun kullanılmadı mı, kendi kendini üreten kehanete bürünebilir! Bu da ülkeye ihanet demektir!
Mevcut şartlarda ekonomik davranışları etkileyen psikolojik faktörleri ve güven unsurunu göz ardı edemeyiz. Ha, şunu söyleyebiliriz. Herkesin kendine özgü sıkıntıları, taşıma gücüne göre bireysel kriz olarak nitelendirdiği halleri olabilir. Ki bunlar da çok mühimdir. Kriz ise -Allah muhafaza ödeme sistemlerinin kilitlenmesi, paranın maliyetinin ölçülebilir olmaktan çıkması, karşılıklı taahhütlerin hiçbir şekilde yerine getirilmemesidir. Çok şükür Türkiye ekonomisinin ölçeği, birikimi, bağışıklığı böyle bir durumla yan yana bile gelmemektedir. Bununla birlikte sokağın nabzı için "yaşam kalitesi" tabirinden yola çıkabiliriz... Örneğin, ayağınız burkulsa canınız oradadır, gününüz sıkıntılı geçer. Mideniz ağrısa yediğiniz yemekten tat alamazsınız. Ama genel sağlık durumunuz kriz olarak tanımlanmaz ve size yatalak muamelesi de yapılmaz. Tam da bu nedenle Türkiye ekonomisini "hasta adam" diye sunmaya çalışanlara karşı dikkatli olmak her duyarlı vatandaşın boynunun borcudur.
Derlenip, toparlanma için iki yıla ihtiyaç olduğu, büyümedeki yavaşlamayı yönetme becerisinin önemi her fırsatta anlatılmalıdır. Her şeyi Ankara'dan beklemek yerine, inisiyatif alınmalıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığı da programın alt metinlerini paylaşarak kamuoyunu ortak hedeflere yürüme noktasında cesaretlendirmelidir.
Ve nihayet bir gözlemimi aktarmam da yazar sorumluluğumun gereğidir.
Bugünlerde sesi fazla çıkanların, son yıllarda büyüyen, kazananlar olması, sade vatandaşın ise tevekkül ve sağduyu ile olaylara yaklaşması, üzerinde durulmaya değer bir tablodur!
Unutulmamalıdır ki bireysel kurtuluşunu arayanlar, günü kurtarsa bile itibarını ve sürdürülebilirliğini kaybeder. Ekonominin, mali disiplin içinde dengelenip, büyük dönüşümü başarması için kimileri elini, kimileri de gövdesini taşın altına uzatmalıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- MHP ile konuşmak... (02.05.2024)
- İstihdam ve rekabet gücü için ortaklık (30.04.2024)
- İYİ Parti... Acil yoğun bakım! (28.04.2024)
- Siyasi mahalleler hareketli (27.04.2024)
- Görmesi netleşen Özel, açıkgöz CHP’liler... (25.04.2024)
- Makbule Atadan... ‘İnsanüstü Atatürk... Hakiki Atatürk’ (23.04.2024)
- Değişim, dönüşüm ve zamanın ilerisinde koşmak (20.04.2024)
- Erdoğan... Bir Liderlik Dersi! (18.04.2024)
- İran, İsrail... Madalyonun iki yüzü! (16.04.2024)
- Dönüm noktaları ve Devlet Bey... (13.04.2024)