Sanki tam üye oluyorduk da Avrupalılar bizi durdurdu
26.11.2016, Cumartesi
Açıkçası işimiz kolay değil... Terörle mi yoksa müttefiklerimizin bizi hedef alan saçmalıkları ile mi uğraşacağız? Ama biliyoruz ki, geçmişte de buna benzer durumlarla çok karşılaştık ve hepsini aştık.
İnsan beyni aynı anda dünü ve bugünü birlikte algılayamadığı için bugün yaşananlar sanki ilk kez oluyormuş gibi telaşlanıyoruz. 50 yılı aşkın süre Avrupa Birliği kapısında bekletildikten sonra, Avrupa Parlamentosu "Türkiye ilemüzakereler durdurulsun" diye karar alırsa bunu ciddiye alabilir misiniz?
Bugün git yarın gel
Hani adam işini halletmek için her günbir devlet dairesine gidermiş ve her seferindegörevli memur ona "Bugün git, yarıngel" dermiş. Ama adam yılmamış ve hergün aynı daireye gidip aynı memurun karşısınaçıkmayı sürdürmüş. Sonunda bir günmemur adama "Bugün git, gelecek yılgel" demiş. Adam da "Gelecek yıl saatkaçta geleyim" diye sormuş ona...
İşte böyle bir durumla karşı karşıya değil miyiz? Düşünün ki Kıbrıs Rum kesimi bile AB üyesi olmuş...
Karınca beyni
Neyse... Bu gibi durumları anlamakkolay değil. Çünkü insan beyninin kapasitesisınırlıdır. Türkiye ile sözde müttefiklerininilişkilerindeki çarpıklıkları anlayabilmekiçin karınca beynine sahip olmak gerekir. Çünkü cüssesine kıyasla en büyük beyne sahip olan canlı karıncadır. Karıncanın beyni vücudunun toplam ağırlığının yüzde 6'sını oluştur. Bu yüzde insana uyarlanınca, kafamızın şu andakinden üç kat daha büyük olması gerekirmiş.
Bir başka gerçek de insanların beyinlerinin sadece yüzde 3'ünü kullandıklarına ilişkindir. Zaten aynı anda beyindeki nöronların yüzde 3'ünden fazlası kullanılırsa, bu kullanılan nöronları yeniden programlamak için, beynin karşılayabileceğinden daha fazla enerjiye ihtiyaç duyulurmuş.
Almanya merkezde
Özetle biz karıncalara göre küçük olanbeynimizdeki nöronların yüzde 3'ünü kullanarak,hem bizi almayan hem de sankialacakmış da şimdi öfkelendiği için üyelikmüzakerelerini durdurma kararı alan ABile ilişkilerimizin niteliğini anlamaya çalışıyoruz.
Bütün bu çarpık ilişkilerin merkezinde Almanya'nın olması ayrı bir mesele. Ama Alman tabiatındaki incelikleri bilince çok da şaşırmıyorsunuz. Kötü haberi alıştıra alıştıra vermek konusunda bambaşkadır Almanlar.
Alman inceliği
Er Hans'ın babası ölmüş... Albay, bölükkomutanı olan Yüzbaşı Gerhard'ı çağırıp,er Hans'a babasının ölümünü alıştıra alıştırasöylemesi için emir vermiş. YüzbaşıGerhard er Hans'ın da aralarında bulunduğubölüğü toplamış. "Hazır ol" komutuverdikten sonra "İçinizde son zamandababası ölen var mı" diye sormuş. Kimseden ses çıkmayınca, "Er Hans,seni yalan söylemekten üç gün hapsemahkûm ediyorum" diye bağırmış.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.