Yazıya nereden başlasak ve nerede bitirsek… Şöyle başlayalım; dakika 86, Göztepe 2-1 galip, Galatasaray doldur boşalt yapıyor. Bu dakikaya kadar da sahada daha akıllı oynayan bir Göztepe var. İlk yarı G.Saraysahada hiç yok. İkinci yarı Babel'in çıkması, Gomis'in girmesi, Emre Kılınç'ın girmesi oyunu G.Saray lehine biraz değiştirdi. Yine de G.Saray iyi top oynamıyordu ama baktılar ki pabuç pahalı, ne var ne yok mücadele etmeye başladılar.
90 dakika sahada G.Saray takımını idare edecek bir tane oyuncu yoktu. Herkes bir şekilde bildiğinioynuyordu. Mesela Taylan, mesela Ömer Bayram… Bunlar G.Saray kadrosundaolmaması gereken oyuncular.
Bence dün gecenin yıldızı VAR'daki Mete Kalkavan'dı. Çok doğru bir şekilde pozisyonlarael koydu ve hakemi çağırdı. Bu kadar VAR'a gidildiği zaman da sahadaki hakemin otoritesi kalmıyor, seyirci de isyan etmeye başlıyor. Maçı idare edenVAR mı yoksasahadaki hakemmi diye haliyle kafalarda soru işaretikalıyor. Düşünün VAR olmasa maç kaç kaç biterdi. Ben size söyleyeyim, kaç kaç bitmezdi,karakolda biterdi!
Heyecan dolu bir maçtı, biraz top oynamaya çalışan takım Göztepe idi. G.Saray hiçbir şey oynamadan büyük takım avantajıyla bu maçı kazandı. Ama sakın G.Saray bu görüntüyle düzelir falan demeyin. Galatasaray için bu maç 3 puan değil 6 puanlık maçtı. Göztepe'yi çukura itti, kendi çukurun üstüne tutundu. Bakınız G.Saray'ın nerelerde olması gerekirken biz neler yazıyoruz. Çok kestirmeden şunu söyleyeyim ve yazımı bitireyim; bu sahadaki G.Saray'ın sorumlusu başta Fatih Terim'dir, sonra yeni seçilen başkan ve yönetimdir, sonra da bu başkanın getirdiği bu teknik adamdır. Bu kadar basit!Kimse bu rezalet G.Saray'dan 'Benimsorumluluğum yok' deyip kurtulamaz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.