CUMHURBAŞKANIMIZ Recep Tayyip Erdoğan, Malezya, Endonezya ve Pakistan'a yaptığı ziyaretler sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin, "CHP'de Cumhurbaşkanı adayı belirlemek için oldukça hararetli bir süreç işliyor.
Bu durum CHP'de bir bölünmeyle mi sonuçlanır yoksa ana muhalefet tek lider adayı arkasında buluşur mu?" sorusunu şöyle cevaplandırdı:
Kime ne tür bir siyasi yasak gelir veya gelmez her şeyden önce bu benim derdim değil.
Bu yargının konusudur, bunların takibini yargı yapar.
Eğer birisi suç işlediyse, yargı bunun değerlendirmesini yapar, cezasını verir. Kaldı ki Tayyip Erdoğan, zaten belediye başkanı iken bu konuda malum 10 ay bir cezaya çarptırılmış ve 4 ay 10 gün cezaevinde yatmış bir belediye başkanıdır. CHP'li belediye başkanları ise kendi aralarında şu anda savaşıyorlar.
Bunların dertleri hiçbir zaman millete hizmet olmadığı için, hep birbirlerinin kuyusunu kazmakla meşguller. Allah bu milleti inanın CHP'den korudu.
Ya bunlar yerel yönetimlerin bazılarında iş başına geldikleri gibi ülkenin başına gelseydiler halimiz nice olurdu? Ana muhalefetin masa kurmaya ne kadar meraklı olduğunu geçen seçimlerde gördük. Şimdi de belediye başkanlarıyla kendi içlerinde üçlü masa kurdular.
Bakalım onun sonucu ne olacak? Öyle anlaşılıyor ki masada bu üç kişi de birbirini yemeye başladı.
CHP'YE ŞAİBELİ KURULTAY SORUŞTURMASI...
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) Kasım 2023 yılında yapılan kurultayında "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddiasıyla ilgili başlattığı soruşturma derinleşirken, flaş gelişmeler yaşanıyor. Bazı delege ve CHP üyelerinin soruşturma kapsamında tanık olarak ifade verdiği öğrenildi. Delegeler para teklif edildiğini kabul ettiği ve savcılığa bazı deliller sundukları öğrenildi. Şaibe iddialı kurultay soruşturmasında 1 CHP'li üye ifade verdi.
Kurultayda kendisine para karşılığı oy kullanma teklifinde bulunulduğunu, birkaç kez reddetmesi üzerine her seferinde bu rakamın artırıldığını söyledi.
Kendisinin teklifi kabul etmediğini belirten delege, "8 delege arkadaşıma da yanı teklifte bulunuldu" dedi. Delege, bu arkadaşlarının isimlerini verdi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kurultaya yönelik şaibe iddialarıyla ilgili paylaşım yapan şahısların da kimliklerinin tespitine yönelik çalışmalarının devam ettiği kaydedildi.
CHP hakkındaki şaibe iddiası Siyasi Partiler Kanunu'nun 112'nci maddesine (oylamaya hile karıştırılmasıyla ilgili bir madde) göre yürütülüyor...
112'nci madde, "Ön seçimler ile siyasi parti kongreleri için yapılan oylamalarla her çeşit parti görevlileri ve yedeklerinin seçimi için yapılan oylamalara ve bu oylamalarının sayımına hile karıştıranların 1 yıldan 3 yıla kadar cezalandırılacağına yönelik hükmüne amir'' hükmünü içerir.
CHP kurultayında bu suçu işleyenlerle ilgili somut delil tespit edilirse bu bir ceza soruşturmasıdır.
Parti kongresiyle ilgili süreç, kongre iptalinin gerekip gerekmediğine dair ayrı bir yargılama gerektiriyordu.
Savcılık ifade alma işlemlerini sürdürürken, CHP'li eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Özgür Özel'in genel başkan seçildiği 4-5 Kasım 2023 tarihli CHP kurultayının iptali için Ankara 31. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Dava dilekçesinde delegelerin iradesinin fesada uğratıldığı öne sürülerek, parti yönetiminin de görevden uzaklaştırılması istendi. Savaş'ın avukatının dilekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Cumhuriyet Halk Partisi'nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde gerçekleştirilen Olağan (Demokrasi ve Birlik) Kurultayında çeşitli şaibeler ve irade fesadı hallerinin gerçekleştiği ve bundan kaynaklı olarak suç kapsamlı bulunan eylemler üzerine soruşturma başlatılıp yürütüldüğü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 10.02.2025 tarihli açıklaması ile müvekkil tarafından öğrenilmiştir. Müvekkilim söz konusu kurultayın delegesidir ve oy kullanmıştır o kurultayda da oyunu kullanmıştır.
Müvekkilim partisinin mağdur olmaması için de böyle bir dava açmaya karar vermiştir.
Müvekkilim Lütfü Savaş, Kurumları temsil edenler hatalar yapabilir ama kurumlar bu durumda korunmalıdır.
Ve bu hatayı yapan kişilerden arındırılmalıdır. Partimizin bu gibi durumlardan arındırılmasını sağlamak kurucu irade ve Mustafa Kemal Atatürk'e de bir borcumuzdur.
Düşüncesinden hareketle, bu şaibelerin araştırılmasını ve varsa ilgili kişiler için gereğinin yapılmasını istemiştir.
Bu bağlamında bu davayı Ankara 31 Asliye Hukuk mahkemesinde müvekkilim Lütfü Savaş adına açmış bulunmaktayız." Özgür Özel- Ekrem İmamoğlu tandemi, CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı belirlemede ortak hareket ederken Mansur Yavaş'ı da kurnazca devre dışı bıraktılar.
CHP'li Belediye Başkanları, EKREM İMAMOĞLU'NA DESTEK deklarasyonu yayınladılar. 3 CHP'li Belediye Başkanı imza atmadı.
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, Bartın Belediye Başkanı Rıza Yalçınkaya, Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu...
İmamoğlu'na destek deklerasyonuna imza atmayan Burcu Köksal'ın İmamoğlu rahatsızlığının sürdüğü belirtiliyor.
Mart-2024 yerel seçimlerine giderken Burcu Köksal, "Başkan seçilirsem, belediyenin kapıları DEM Parti hariç herkese açık olacak" demişti İstanbul'da DEM PARTİ (HDP) ile "Kent Uzlaşısı" yapan Ekrem İmamoğlu, Köksal'a çok kızmıştı!
O kavga CHP içinde de Kemal Kılıçdaroğlu ekibince "İmamoğlu kendini ne sanıyor. CHP Genel Başkanı dururken, onu aşıp bir CHP'li beledıye başkan adayı hakkında nasıl oluyor da (ya kendine başka bir iş bulacak ya da başka parti bulacak) diye konuşabiliyor" diyerek eleştirilmişti.
SONUÇ: CHP işi gücü bıraktı. Aday derdine tutuştu!
Ancak şaibeli kurultay soruşturması derinleştikçe ana muhalefet partisinde kıyamet koptu. Haliyle vatandaş sordu: "Kendine hayrı olmayanın ülkeye ne hayrı olur?"