'Türk Escobar' Ürfi Çetinkaya’nın kirli çarkı! Şoke eden detaylar
Geçtiğimiz yıl cezaevinde hayatını kaybeden “Türk Escobar” lakaplı Ürfi Çetinkaya'nın liderliğini yaptığı uluslararası uyuşturucu suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan dosyada, örgütün yapısı ve işleyişine dair dikkat çekici detaylar yer aldı. Soruşturmada, örgütün kullandığı şaşırtıcı yöntemler ve uyuşturucu trafiğini yönlendirme biçimleri tek tek ortaya konuldu.

2024 yılının Eylül ayında tutuklu bulunduğu cezaevinde hayatını kaybeden ''Türk Escobar"ı lakaplı Ürfi Çetinkaya'nın liderliğini yaptığı, Türkiye ve uluslararası alanda organize uyuşturucu madde ticareti yapan suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma tamamlandı.
“Türk Escobar” lakaplı Ürfi Çetinkaya (AHABER ARŞİV)
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede 147 kişi 'şüpheli' sıfatıyla yer aldı. Örgütün yapısına ilişkin detaylara yer verildi:
''HAKSIZ EKONOMİK ÇIKAR SAĞLADIKLARI''
Hazırlanan iddianamede, Ürfi Çetinkaya'nın 1970'li yıllarda sigara kaçakçılığı, 1980'li yıllarda silah, mermi ve gümrük kaçakçılığı, 1990'lı yıllarda ise uyuşturucu kaçakçılığı suçlarından tanındığı, pek çok haber ve resmi kayıtta uyuşturucu madde imal ve ticareti, kara para aklama, adam öldürme, yaralama ve tehdit gibi olayların şüphelisi olarak yer aldığı ancak yaptırdığı okul ve sağlık ocağı gibi kurumlarla hayırsever iş insanı görüntüsü vermeye çalıştığı anlatıldı.
Ayrıca, Ürfi Çetinkaya ve ona bağlı kişilerin 2004 yılı ve öncesinde işledikleri uyuşturucu ticareti suçlarından elde ettikleri suç gelirlerini aklama faaliyetlerine ilişkin uzman raporları düzenlendiği, 2004 yılı sonrasında da Ürfi Çetinkaya ve beraberindeki kişilerin uyuşturucu ticaretine ilişkin faaliyetlerine devam ettikleri, suç örgütü kapsamında uyuşturucu madde ticaretinden elde ettikleri malvarlığı değerlerini yasal yollarla elde edilmiş gibi gösterdikleri, suçtan elde edilen gelirlerin aklanmasına aracılık ettikleri, kendileri veya yakınları adına suç gelirleriyle malvarlıkları elde ettikleri, haksız ekonomik çıkar sağladıkları ve devleti zarara uğrattıkları aktarıldı.
“Türk Escobar” lakaplı Ürfi Çetinkaya (AHABER ARŞİV)
Malta'da ve Türkiye'de denizcilik şirketleri kurularak, şirketlerin uyuşturucu ticareti yapma amacıyla kullanılmış olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphelerin bulunduğu kaydedildi.
Çetinkaya ailesi ve şirketlerinin kara para aklama faaliyetlerine yönelik incelemeler yapılmış olmasına rağmen, açılan davaların zaman aşımına uğradığının belirtildiği iddianamede, söz konusu şirketlerin ise faaliyetlerine devam ettiği, bu kapsamda Çetinkaya ailesi tarafından yönetilen şirketlerce suçtan elde edilen gelirlerin yüzlerce farklı işlemle para transferi ve dönüştürme faaliyetlerine devam edildiği, çalışanları veya güvendikleri kişiler üzerine malvarlığı edinerek şirketler kurdukları, ödemeleri çalışanlarına ait hesaplar üzerinden gerçekleştirdikleri, el konulan şirketlerde çalışanlarını görünürde ortak, yönetim kurulu üyesi, kayyum veya tasfiye memuru olarak atadıkları, uyuşturucu gelirlerinin ihracat geliri gibi gösterilerek veya döviz büroları ve kuyumcular üzerinden Türkiye'ye getirildiği, ayrıca Malta'da ve Türkiye'de denizcilik şirketleri kurularak, şirketlerin uyuşturucu ticareti yapma amacıyla kullanılmış olabilecekleri yönünde kuvvetli şüphelerin bulunduğu kaydedildi.