Günün yaşam haberleri (07.06.2018)
Günün öne çıkan yaşam haberlerini ahaber.com.tr olarak sizler için derledik...
DOLUYA YAKALANAN UÇAK ENKAZA DÖNDÜ
Amerikan Havayolları'na ait yolcu uçağı, 10 bin metre yükseklikte dolu fırtınasına girince ciddi hasar aldı. 130 yolcu ve 5 mürettebat taşıyan uçağın ön camında ve burun kısmında büyük hasar meydana geldi.
San Antonio şehrinden Phoenix'e uçmakta olan Airbus A319 tipi uçağın pilotları, görüş mesafesi kısıtlı olmasına rağmen büyük hüner göstererek Teksas'taki El Paso Havaalanı'na acil iniş yapmayı başardı. Olayda kimse yaralanmadı ancak yolcular, hayatlarının en korku ve heyecan dolu anlarını yaşadı. Bir yolcu "Hayatımın en korkunç yolculuğunu yaşadım" dedi.
HEPATİT A VİRÜSÜ BULAŞAN NARI YİYEN KİŞİ ÖLDÜ
Avustralya'da hepatit A virüsü bulaşan dondurulmuş narı yiyen bir kişi hayatını kaybetti.
BBC'de yer alan habere göre, Güney Avustralya sağlık müdürlüğü yetkilisi Profesör Paddy Phillips yaptığı açıklamada, 64 yaşındaki bir kadının donmuş nar taneleri yedikten sonra hepatit A virüsü kaptığını ve yaşamını yitirdiğini söyledi.
Yetkililer, Mısır'dan ithal edilen dondurulmuş nar taneleri yedikten sonra hepatit A olan 24 vakanın bulunduğunu kaydetti.
Genellikle dışkı, cinsel ilişki ve virüs bulaşmış yiyecek ve nesnelere temas yoluyla bulaşan hepatit A'nın belirtileri 15 ila 50 günde ortaya çıkıyor. Mide bulantısı, yüksek ateş ve ciltte sararma hepatit A'nın belirtileri arasında yer alıyor.
ANTALYA'DA KAN DONDURAN OLAY! 'OĞLUMA İYİ BAKIN' DEYİP...
Olay, dün akşam saat 17.30 sıralarında Antalya Yavuz Özcan Parkı'nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, evde eşiyle tartıştığı öne sürülen C.A. (32), 6 yaşındaki oğlu S.A. ile birlikte dışarı çıktı. Akşam saatlerinde parka gelen C.A. burada çocuğunu Engelli Hizmet Merkezi yakınındaki bir vatandaşa 'oğluma iyi bakın' diyerek bıraktı.
Ardından oğlunu bıraktığı yerin yaklaşık 50 metre ilerisindeki falezlere yönelen genç adam, burada bir müddet bekledi. Bu sırada genç adamın intihar edeceğinden şüphelenen vatandaşlar, durumu polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. Olay yerine gelen polis çevrede güvenlik önlemi aldığı sırada C.A. kendini boşluğa bıraktı.
''YÜZÜYOR YÜZÜYOR''
Yaklaşık 35 metre yükseklikten kendini aşağıya bırakan C.A.'nın düşme anı ise çevrede bulunan bir kadın tarafından saniye saniye görüntülendi. Görüntüyü çeken kadının intihara teşebbüs eden gencin atlaması sırasındaki şaşkınlıkları ve akabinde 'yüzüyor yüzüyor' diye sevinmesi de görüntülere yansıdı.
DENİZ POLİSİ TARAFINDAN KURTARILDI
Deniz polisi, denize atlayan şahsı botla kurtardıktan sonra kıyaya çıkartarak ambulansla hastaneye kaldırdı. Bölgedeki kalabalık da olay anını şok içerisinde saniye saniye izledi.
ATLADIĞINDAN HABERİ YOK
Öte yandan C.A.'nın oğlunu bıraktığı vatandaşların ihbarı üzerine polis, bölgede yaptığı araştırmada 6 yaşındaki S.A.'yı parkta beklerken buldu. Babasının atladığından haberi olmayan minik çocuğun polis amcalarına şaşkın bakışları yürekleri burktu. Minik S.A. elini tuttuğu polis tarafından çocuk şubesine götürüldü.
ÜNİVERSİTELİ MERVE, İTFAİYECİ OLMAK İÇİN KAMYON EHLİYETİ ALDI
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölümü öğrencisi Merve Aydın (21), hayalindeki itfaiyecilik mesleğini yapabilmek için kamyon ehliyeti almaya hak kazandı.
Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölümü son sınıf öğrencisi Merve Aydın, hayali olan itfaiyeciliği yapabilmek için özel bir ehliyet kursuna yazıldı. Merve Aydın, önce yazılı sınavı, ardından da direksiyon sınavını başarıyla tamamladıktan sonra C sınıfı ehliyet almaya hak kazandı.
İtfaiye teşkilatında çalışmak istediğini belirten Merve Aydın, "Acil Yardım ve Afet Yönetimi Bölümü'nden bu yıl mezun oluyorum. Bölümümü çok seviyorum. Hastane ve AFAD'da da çalışabiliyoruz, ama ben itfaiye teşkilatında çalışmak istiyorum. İtfaiyede çalışmak için C sınıfı ehliyete sahip olmak gerekiyor. Onun için kursa yazıldım ve ehliyetimi aldım. Emeği geçen herkese teşekkür ederim" dedi. Merve Aydın, başlarda viteslerde biraz zorlandığını belirterek, "Ama ilerleyen zamanda alıştım. Her kadının kamyon kullanabileceğini düşünüyorum" diye konuştu.
Sürücü kursunda 18 yıldır direksiyon eğitmenliği yapan Süleyman Deşik de, "İlk defa kamyon ehliyeti alan kadın öğrencim oldu. Merve başarılı bir öğrenci" dedi.
ÖRÜMCEK ADAM GÖZALTINDA
'Örümcek Adam' lakabı ile tanınan Fransız serbest tırmanışçı Alain Robert, bu seferki denemesinde tutuklandı.
Güney Kore'nin başkenti Seul'deki 123 katlı Lotte World Tower'a tırmanmak isteyen Fransız serbest tırmanışçı Alain Robert'in denemesi yarım kaldı. Dünyanın en yüksek beşinci binasına çıplak ellerle tırmanmak isteyen 55 yaşındaki adama güvenlik güçleri engel oldu.
Robert, "65 kat tırmanmıştım ama ondan sonra olay kedi-fare kovalamacasına döndü. Nihayetinde teslim olmaya karar verdim" dedi.
Dünyaca ünlü maceracı, Kore Yarımadası'ndaki barış havasını kutlamak için buraya tırmanmaya çalıştığını da sözlerine ekledi.
Robert, yüzden fazla binaya güvenlik önlemi almaksızın tırmanarak Guinness Rekorlar Kitabı'na girmiş bir isim.
SINIR İHLALİ YAPAN 'İNEĞE' ÖLÜM CEZASI VERİLDİ
Bulgaristan, Avrupa Birliği sınırlarını terk edip Sırbistan'a geçen bir ineğe ölüm cezası verdi. Gebe olduğu belirtilen Penka isimli inek, Bulgaristan'a girişi sırasında gerekli dokümanları bulunmadığı için yetkililer tarafından alıkonuldu.
Bulgaristanlı Ivan Haralampiev'e ait olan Penka, sınıra yakın bir bölgede otlarken Sırbistan topraklarına girdi. Sırp sınır güvenliğinin dikkatinden kaçan Penka, bölgedeki bir çiftçi tarafından bulundu. Kulağından kimlik küpesinden yola çıkan Sırp çiftçi Penka'yı Bulgaristan'daki sahibine, Haralampiev'e ulaştırmak istedi. Ancak AB yasaları Penka'nın ahırına dönüşüne engel oldu.
BULGAR VETERİNER ONAY VERMEDİ
Haralampiev, sınırda alıkonulan ineğinin Sırbistan'da herhangi bir hastalık kapmadığını ispat etmek için veteriner kontrolü istedi. Fakat Penka'yı muayene eden Bulgar veteriner ineğin itlaf edilmesine hükmetti.
Bulgaristan kanalı BNT'ye konuşan Haralampiev, Sırp veterinerden sağlık raporu aldığını ve Penka'nın herhangi bir sorununun bulunmadığını belirtti.
Haralampiev'in tüm girişimlerine rağmen, Bulgar yetkililer Penka'nın vurulmasına karar verdi.
Olayın medyada yer almasının ardından Penka'nın hayatını kurtarmak için Change.org üzerinde imza kampanyası başlatıldı.
KADINLAR İNTERNETE ERKEKLERDEN DAHA BAĞIMLI
Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Eğitim Teknolojileri yüksek lisans programında yapılan bir tez çalışmasında, kadınların erkeklere oranla daha fazla sosyal medya bağımlısı olduğu ortaya çıktı.Erkeklerin ise oyun bağımlılık oranı kadınlardan yüksek çıktı.
BAU Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Samur ve BAU Eğitim Teknolojisi Yüksek Lisans öğrencisi Bülent Ertaş İnternet bağımlılığının cinsiyet üzerinde etkisi, öğrencilerin sosyal medyaya yaklaşımı gibi birçok konuyu ele alan bir araştırma yaptı. Çalışmada, birçok ilgi çekici sonuç ortaya çıkarken sosyal medya bağımlılığını bir kez daha gözler önüne serdi.
"KADINLARIN SOSYAL MEDYA VE AKILLI TELEFON BAĞIMLILIK SEVİYESİ ERKEKLERDEN YÜKSEK"
Dr. Öğr. Üyesi Samur, erkek ve kadınların interneti farklı amaçlarla kullandığını belirtti. Samur, "Erkekler ve kadınlar arasında teknolojilerin bağımlılık seviyeleri bakımından; kadınların sosyal medya ve akıllı telefon bağımlılık seviyeleri erkeklere göre daha yüksekken erkeklerin ise oyun bağımlılık seviyesi kadınlardan daha yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Bunun sebebi, kadınların daha çok dışavurumsal erkeklerin ise araçsal kişilik özelliklerine sahip olmaları olabilir. Kadınlar, akıllı telefonların sağladığı hız ve sosyal medyadaki toplumsal baskıdan uzak, güvenli ve erişilmesi kolay bir ortamda sosyalleşmeyi tercih ediyorken, erkekler ise oyunun heyecanlı ve çekişmeli ortamında kendilerini ispatlamak, kendilerine olan güveni arttırmayı tercih ediyor" diye konuştu.
"SINAV DÖNEMİ ÖĞRENCİLERİN TELEFON KULLANIMINA DİKKAT"
"Öğrenciler için dokuzuncu sınıf teknoloji bağımlılığı açısından tehlikeli bir dönem olabilir" diyen Samur, velilleri dikkat olmaya çağırarak "Çocuğu yakın takibe almalı ve gerektiğinde kısıtlama yapmalılar. Sınava hazırlık dönemlerinde teknoloji bağımlılık seviyesi düşüyor görünse de 12'nci sınıfta tekrardan artış gösteriyor. Bu nedenle üniversiteye hazırlanan öğrencilerin de bu duruma dikkat etmesi gerekiyor. Akıllı telefonların oldukça uygun fiyatlara alınabildiği bu dönemde velilerin çocuklarına akıllı telefon alırken bir kez daha düşünmeleri gerekiyor. Öğrencilerin bir çoğunun internet kotasını aştığı da çıkan sonuçlar arasında yer alırken özellikle yaz döneminde fiziksel etkinliklere de dijital etkinlikler kadar yer verilmesi gerekiyor" dedi.
"AKILLI TELEFONLAR EN ÇOK MESAJLAŞMAK VE OYUN OYNAMAK İÇİN KULLANILIYOR"
Akıllı telefonların en çok mesajlaşmak ve oyun oynamak için kullanıldığını belirten Bülent Ertaş ise, "Farklı illerde öğrenim gören birçok öğrenci ile görüştük. Öğrencilerin yüzde 97'si akıllı telefona, yüzde 90'nın ise bilgisayara sahip olduğu ortaya çıktı. Öğrenciler, 'akıllı telefonunuzu en çok hangi amaçla kullanıyorsunuz?' sorusuna, en çok sosyal ağ, mesajlaşma ve oyun amacıyla kullandıklarını belirtti. Akıllı telefon, sosyal ağ veya oyun bağımlılıkları birbiriyle yüksek derecede ilişkili olduğu ortaya çıkmaktadır. Bahsedilen teknolojilerden herhangi birini bağımlılık derecesinde kullanan bir öğrencinin bir başka teknolojide de aynı durumda olduğu gözlemleniyor. Yani sosyal medya bağımlısı olan bir öğrenci, akıllı telefon veya oyun bağımlısı olabiliyor" dedi.
HAYVANLAR DA KONUŞA KONUŞA ANLAŞIYOR
Yeni yapılan araştırmaya göre hayvanlar sesleriyle iletişim kuruyor, hatta diyalog esnasında cevap vermeden önce biri diğerini 0.2 saniye bekliyor
İngiliz ve Alman dilbilimcilerin Kanada'daki York Üniversitesi'nde yaptığı son araştırmalara göre hayvanlar da insanların geçtiği iletişim süreçlerinden geçiyor. Fillerden kurbağalara, kurbağalardan ateş böceklerine birçok hayvan karşılıklı iletişim yürütüyorlar. Bu, insanlarda olduğu gibi kelimelerle konuşma şeklinde olmasa da hayvanlar da sesleriyle karşılıklı bir iletişim yürütüyor. Hatta araştırmaya göre diyalog kurarken konuşma sırasını göz önünde bulunduruyorlar. Araştırmadaki veri eksikliklerine rağmen araştırmacılar, insanlar ve hayvanlar arasındaki söz hakkı alma sırasını karşılaştırabildi. İnsanlar bir diyalog esnasında cevap vermeden önce 0.2 saniye beklerken, ötüşerek iletişim kuran kuşların cevap vermeden önce 00.5 saniye bekledikleri, sperm balinalarının ise 2 saniye bekledikleri gözlendi. Yani araştırmaya göre, konuşma sırasını göz önünde bulunduran tek canlı insanlar değil.
BİRBİRLERİNİN SÖZÜNÜ KESMİYORLAR
Royal Society B Biological Sciences dergisinde yayımlanan araştırmada konuşmalar üst üste geldiğinde tarafların sessizleştiğini ya da bulunulan ortamdan uzaklaştıklarını belirlediler.
BOŞANMASINDA ETKİLİ OLAN 6 KİŞİYİ ÖLDÜRDÜ
Eşinden 2010'da boşanan ve oğlunun velayetini kaybeden Dwight Laomn Jones, 96 saat içinde 6 kişiyi öldürdükten sonra intihar etti.
ABD'nin Arizona eyaletinde yaşayan Jones önce, karısının avukatının bürosunu basıp iki avukat yardımcısını öldürdü. Sonra ofisini bastığı psikologu, eski evlilik danışmanını ve bir çifti katletti. Polis, perşembe başlayan cinayetlerin arasındaki bağı çözüp Jones'un kaldığı otele operasyon düzenleyince, 56 yaşındaki adam önce kendisini yakalamaya çalışan polislere ateş açtı, sonra da intihar ederek yaşamına son verdi.
BURSA'DA AKILALMAZ OLAY! KULAĞINDAN KIZINA BENZETİP DEHŞET SAÇTI...
Bursa'da, 2014 yılında yolda gördüğü Remziye Yıldız'ı (31), 8 yıl önce evden ayrılıp evlenen kızına benzeterek bıçakla yaralayan Haydar Emeç'e (67), Bursa 6'ncı Ağır Ceza Mahkmesi'nce verilen 16 yıl hapis cezasını, Yargıtay bozdu. Yargıtay'ın gerekçesinde, "Aradan geçen 8 yıl insanın çocuğunu unutması için yeterli bir sene değildir. Sanığın akli dengesinde sorun olabilir. Araştırılmalı" denildi. Yeniden yargılanan Emeç ise akli dengesinin yerinde olduğunu söyledi.
Merkez Nilüfer ilçesi Çalı Mahallesi'nde oturan inşaat ustası Haydar Emeç'in kızı G., 2006 yılında evden ayrılıp Erzincan'da yaşayan Taner Tiryaki ile evlendi. Son 8 yıldır kızından haber alamayan Emeç, iddiaya göre, mahallede yayılan, 'Kızın kötü yola düştü' söylentileri üzerine bunalıma girdi. Haydar Emeç, 1 Ağustos 2014 tarihinde, Küçük Sanayi Sitesindeki bir kaynakçı atölyesinde sekreter olarak çalışan Remziye Yıldız'ı görüp kendisine, "Sen benim kızımsın" dedi. Genç kadın ise kimliğini gösterirken, "Amca ben senin kızın değilim ayrıca evliyim de" diyerek Emeç'i ikna etmeye çalıştı. Buna inanmayan Haydar Emeç, takip ettiği genç kadına, "Senin kulakların kızımın kulaklarına benziyor. Sen kızım G.'sin. Korkudan ismini benden saklıyorsun" diyerek, tabancası ile 5 el ateş etti. Kurşunlardan biri kalbinin hemen üzerine isabet eden genç kadın kaçıp kurtulmak isterken, peşinden koşan Emeç tarafından bu kez sırtından ve karnından da bıçaklandı. Hastaneye kaldırılan Remziye Yıldız, uzun süren tedavinin ardından taburcu edilirken, tutuklanan Haydar Emeç ise 2015 yılında yargılandığı Bursa 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
AKLİ DENGESİ ARAŞTIRILIYOR
Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin sanık Haydar Emeç hakkında verdiği kararı bozdu. Yargıtay Ceza Dairesi, bozma ilamında, sanığın kızı G.'yi 8 yıldan bu yana görmediğini, olay tarihinde kızın 33 yaşında olma olasılığı nedeniyle tanıyamamasının hayatın doğal akışına aykırı olacağından akli dengesinin araştırılmasını istedi.
Çanakkale Cezaevi'nde bulunan Haydar Emeç ise tekrar yapılan yargılamasında, akli dengesinin yerinde olduğunu, hiçbir sorununun bulunmadığını söyledi.
İstanbul Adli Tıp Kurumu İhtisas Gözlem Dairesi'ne gönderilen ve burada müşahede altında tutulan Haydar Emeç'in akli dengesinin yerinde olmaması halinde, kendisine verilecek 16 yıllık hapis cezasının düşebileceği belirtildi.
FUEGO FELAKETİNDE BİLANÇO GİDEREK YÜKSELİYOR
Orta Amerika ülkesi Guatemala'daki Fuego Yanardağı'nda meydana gelen patlamalarda ölenlerin sayısı 75'e yükseldi. 192 kişi ise kayıp.
Guatemala'daki Fuego Yanardağı'nda meydana gelen patlamalar nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 75'e yükseldi. Ulusal Adli Bilimler Enstitüsü'nden yapılan açıklamada, şimdiye kadar 75 kişinin cesedinin bulunduğu, 192 kişinin halen kayıp olduğu bildirildi. Açıklamada, yanardağda dün yeni patlamalar meydana gelmesinin paniğe yol açtığı ve bu nedenle arama kurtarma çalışmalarının aksadığı belirtildi.
Başkent Guatemala City'nin 40 kilometre güneybatısındaki Fuego Yanardağı'nda pazar günü patlamalar olmuş ve püsküren lavlar, El Rodeo köyündeki evleri yok etmişti. Patlamalar sırasında çok sayıda kişinin yanarak öldüğü tahmin ediliyor. Patlamalar sırasında yaralanan çok sayıda kişi tedavi altına alınmış, 3 bin 200'den fazla kişi de güvenli bölgelere tahliye edilmişti. Yanardağdaki patlamalardan toplam 1.7 milyon kişinin etkilendiği belirtiliyor.
HARPUT DÜNYA MİRASI LİSTESİNE GİRDİ
UNESCO'nun Dünya Geçici Miras Listesi'ne aldığı Harput sakinlerinin hedefi asıl listeye girebilmek.
UNESCO Dünya Miras Komitesi, Elazığ'ın tarihi Harput kentini "Dünya Geçici Miras Listesi"ne aldı. Kentte bayram sevinci yaşatan kararla ilgili konuşan Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, 4 bin yıllık maziye sahip, tarih, kültür ve sanatın harmanlandığı Harput'un, insanlığın ortak mirası olması için önemli bir adım atıldığını söyledi.
HEDEF ASIL LİSTE
Yanılmaz, Anadolu medeniyetinin en önemli kavşaklarından biri olan Harput'un yapılacak çalışmalarla hak ettiği değere ulaşacağını ifade etti. Eğri minaresiyle dünyada tek olma özelliğine sahip Ulu Cami'nin yanı sıra Kurşunlu, Sarahatun, Alacalı ve Ağa camileri ile Meryem Ana Kilisesi'nin, Harput'un önemli eserleri arasında yer aldığına işaret eden Yanılmaz, şöyle konuştu: "2014'ten itibaren Harput'taki tarihi yapıların restorasyonuna yönelik çalışmaları sürdürüyoruz. Harput'un insanlığın ortak mirası olarak hak ettiği noktaya taşınması gerekir. Bunun ilk aşamasını geçtik. Hedefimiz, asıl listede Harputumuzun yer almasıdır."
Kararla birlikte turist akını beklediklerini ifade eden esnaf ise antik kentin yeniden canlanacağını belirtti.
ÇANAKKALE BOĞAZI'NI YÜZEREK GEÇTİLER
"2018 Troya Yılı" etkinlikleri kapsamında İngiltere'nin The Telegraph gazetesi yazarlarından Alex Preston, Outdoor Swimming Dergisi yazarları Adrian Snodgrass ve Simon Mourie, Çanakkale Valiliği koordinasyonunda gerçekleşen yüzme programına katıldı.
Özel bir turizm şirketinin organizasyonuyla gerçekleştirilen etkinlikte Çanakkale Boğazı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığından alınan izinle çift yönlü olarak transit gemi geçişlerine kapatıldı.
Sabah saatlerinde Eceabat sahilinden denize giren Alex Preston, Adrian Snodgrass ve aynı zamanda SwimTrek firmasının sahibi olan Simon Mourie, Çanakkale Boğazı'nı yüzerek geçti.
Yaklaşık 1 saat 20 dakikada Çanakkale önlerine gelen Preston, Snodgrass ve Mourie, Çanakkale Yat Limanı önündeki iskeleden karaya çıktı.
Etkinlik Koordinatörü Ahmet Çelik, gazetecilere, "2018 Troya Yılı" etkinliklerinin en önemlilerinden birinin hayata geçirildiğini söyledi.
Bu sayede Çanakkale'nin tanıtımına büyük katkı sağlanacağını belirten Çelik, "Bu gördüğünüz ekibin Çanakkale Boğazı'nı yüzerek geçmesi, dünya çapında çok önemli bir haberin yapılacak olmasına vesiledir. Her sene 30 Ağustos'ta gelecek olan yabancı yüzücülerin daha fazla bölgeye gelmesiyle ilgili çok önemli bir etkinlik. Hepimiz için bölge çok önemli, 2018 Troya Yılı'nda özellikle böyle bir etkinlik yapmak, bölgenin turizm anlamında daha ileriye gitmesini ve tüm dünya çapında bir haber olmasına sebep olacaktır." dedi.
The Telegraph gazetesi yazarlarından Alex Preston ise Çanakkale'de bulunmaktan ve tüm dünyanın tanıdığı Çanakkale Boğazı'nı yüzerek geçmekten dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti.
Burada bulunmalarının bir diğer sebebinin ise 2018'in Troya Yılı olarak ilan edilmesi olduğuna işaret eden Preston, şöyle konuştu:
"Troya Yılı'nı burada kutluyor olmak ve dün de Troya Ören Yeri'ni gezmek bizim için kıymetli ve önemliydi. Çanakkale'ye geldiğiniz zaman en önemli hissettiğini şey tarih. Dün de Troya Ören Yeri'ni gezerken bu tarihi hissettik. Çevremde tanıdığım kim varsa hepsinin buraya gelip mutlaka bu tarihi yaşamalarını istiyorum. Bu bizim için çok önemli bir an."
Preston, Snodgrass ve Mourie daha sonra çıkış noktasında hatıra fotoğrafı çektirdi.
LÖSEMİ HASTASI EMİR'E CAN OLMAK İÇİN SIRAYA GİRDİLER