Cumhuriyet Halk Partisi'nin Kasım 2023'te yapılan ve Özgür Özel'in genel başkan seçildiği 38. Olağan Kurultayı, bu kez yalnızca siyasetin değil, hukuk dünyasının da gündeminde. "Mutlak butlan" iddiasıyla açılan dava, kurultayın hukuki geçerliliğini tartışmaya açtı. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava, yalnızca partinin değil, muhalefet dengesinin de geleceğini etkileyebilecek nitelikte. Karar CHP'de yeni bir yol ayrımını da beraberinde getirebilir.
"Mutlak Butlan" Ne Anlama Geliyor?
Hukuki bir terim olan mutlak butlan, işlemin baştan itibaren geçersiz sayılması anlamına gelir. Türk hukuk sisteminde; borçlar, ticaret, idare ve medeni hukuk alanlarında sıkça başvurulan bu kavram, kamu düzenini doğrudan ilgilendiren ve geçerliliği imkansız hale getiren işlemleri kapsar. Latincesi "null and void ab initio" olan mutlak butlan, bir işlemin hiç yapılmamış sayılması sonucunu doğurur.
Yasal Çerçevesi Ne?
Mutlak butlan kavramı, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda açıkça düzenlenmiştir. Örneğin, Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesi, hısımlık ya da mevcut evlilik gibi durumları evlenmenin mutlak butlan nedenleri arasında gösterir. Borçlar Kanunu ise hukuka ve ahlaka aykırı sözleşmeleri mutlak butlanla geçersiz sayar (TBK m.27).
Bu nedenle, bir işlemin ya da toplantının dayandığı hukuki temel, emredici kurallara aykırıysa, yapılan her şey baştan geçersiz kabul edilir.
Nisbi Butlanla Karıştırılmamalı
Mutlak butlan, çoğu zaman nisbi butlan ile karıştırılır. Oysa aralarında önemli farklar vardır. Nisbi butlan, belirli şartlara bağlı olarak geçersiz hale getirilebilen işlemleri ifade eder. Ancak mutlak butlan kamu düzenine aykırılığı içerdiğinden, süreye tabi olmadan herkes tarafından öne sürülebilir. Bir işlem mutlak butlanla geçersizse, o işlem hukuken hiç doğmamış kabul edilir.
CHP Davasında Neler İddia Ediliyor?
CHP'de "mutlak butlan" tartışmasının fitilini ateşleyen iddia, 38. Olağan Kurultay'ın parti tüzüğüne ve hukuka aykırı biçimde düzenlendiği yönünde. Özellikle kurultay sürecindeki usul eksiklikleri, yetki aşımı ve karar alma süreçlerindeki tartışmalar mahkemeye taşındı. Davacılar, yapılan seçimin yok hükmünde sayılmasını talep ediyor.
Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi, son duruşmayı 26 Mayıs 2025'te yaptı ve eksiklerin tamamlanması için duruşmayı 30 Haziran'a (bugüne) erteledi. Bu duruşmada tahkikat aşamasına geçilmesi ve gerekirse sözlü yargılama yapılması bekleniyor. Mahkeme ayrıca YSK ve Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan sürece ilişkin bilgi talep etti.