ABD'de Bush döneminin savunma müsteşar yardımcısı olarak görev yapan emekli Tuğgeneral Mark Kimmitt A Haber'e özel açıklamalarda bulundu. Kimmitt, Trump'ın terör örgütü ilan ettiği ANTİFA ile PYD/PKK arasındaki benzerliklere dikkat çekti. "ABD'nin YPG ile birlikte çalışması NATO partnerimize karşı bağlılıklarımızı ihlal ediyor." sözleriyle Türkiye'ye destek verdi ve YPG'nin PKK ile ilişkinin itiraf etti.

Kimmitt, Türkiye'nin Ortadoğu'da NATO'ya yol gösterdiğini ve yön verdiğini söyledi. İşte A Haber Dış Haberler Editörü Eda Ulusoy'un özel röportajı...

ABD'de ırkçılık ve polis şiddetine karşı başlayan protestolar durulmuyor. Peki yaşananlar 2020 başkanlık seçimlerini nasıl etkileyecek? ABD Başkanı Donald Trump'ın terör örgütü ilan edeceğini duyurduğu Antifa nedir? Tüm merak edilenleri Bush döneminin Savunma Müsteşar Yardımcısı Emekli Tuğgeneral Mark Kimmitt A Haber'e anlattı. Kimmitt, ABD'deki protestoların seçimlerini nasıl etkileyeceği sorusuna yanıt verdi.

Kimmit; "ABD Başkanı Donald Trump, polis reformu, hapishane reformu yapmak konusunda başarısız olmadığı, Amerikan halkına neler olduğunu anladığını ve hızlıca harekete geçtiğini gösterdiği sürece önemli bir etkisi olacağını düşünmüyorum." dedi.

ABD Başkan Donald Trump, protestoları "provoke etmekle" suçladığı Antifa hareketini "terör örgütü" olarak tanıyacağını duyurmuştu. Peki Antifa nasıl bir örgüt? Kimmit bu soruya "Antifa, anti faşistlerin yanında duruyor. Çoğunlukla genç, beyaz Amerikalılardan oluşan bir şiddet grubu. Protestolarda şiddete yol açıyorlar. Liderliği olmayan anarşik bir organizasyon olduklarını göstermek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Oldukça bölücü bir örgüt. Şiddete yol açıyorlar. Temel olarak, beyaz ırkın üstünlüğünü savunan, abd'deki herkesin karşı çıkacağı türden bir grup." dedi.

Kimmit'e Antifa ve PYD/PKK'nın terörizm konusunda aynı ideolojiyi mi savunuyor? sorusuna ise "Bence her ikisi de, komünist prensiplere yöneldiklerini gösteriyor. Aralarında bazı farklar var ama amaçlarına ulaşmak için şiddet kullanmak kesinlikle YPG ile karşılaştırabileceğimiz özellikleri arasında.." dedi.

YPG, PKK İLE BAĞLANTILI"

ABD'nin şu an görevdeki yönetimi Suriye'de terör örgütü DEAŞ ile mücadelede NATO müttefiki Türkiye yerine terör örgütü PYD/YPG ile işbirliğini tercih ettiği bunun Obama döneminden bu yana süregelen bu tutum olduğunu ve nasıl değerlendirildiği sorulunda emekli general, " YPG'nin ABD'nin dostu olan bir örgüt olmadığını pek çok kez söyledim. Onlar PKK ile bağlantılı. Onlar bir terör örgütü. ABD'nin YPG ile birlikte çalışması NATO partnerimize karşı bağlılıklarımızı ihlal ediyor. Yani umuyorum ki ABD, YPG'den gittikçe daha da uzaklaşır ve Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde Türkiye'nin ulusal çıkarlarını korumasına olanak tanır. Başkan Trump, YPG'nin PKK ile bağlantılı olduğuna inanıyor. PKK, ABD'de terör örgütü olarak tanınıyor. Şunu bilmek çok önemli, YPG ile olan ilişkimiz her zaman geçiciydi ve taktikseldi. Hiçbir zaman YPG ile uzun bir dönemde çalışma planımız olmadı çünkü PKK ile bağlantıları var.

"TÜRKİYE NATO'YA YOL GÖSTERİYOR"

Türkiye'nin güçlü bir NATO üyesi olduğunun altını çize Kimmit; "Bir NATO üyesi olarak Türkiye'yi Ortadoğu'da ilgilendiren oldukça önemli meseleler var. Ortadoğu'ya en yakın olan üye olarak endişeleri değerlendirme konusunda NATO'ya yol gösteriyor. Türkiye harika bir NATO partneri olarak kendisini kanıtladı. Kore savaşından bu yana abd'nin harika bir dostu. Türkiye uzun vadede güçlü bir NATO üyesi, güçlü bir dost olarak kalmaya devam edecek.

KOVİD-19 SALGINI ABD'NİN DIŞ POLİTİKASINI NASIL ETKİLEYECEK?

Kimmet; "Bence çok sayıda insan, salgının Ortadoğu'da ilişkileri, ABD dış politikasını değiştirmesi için elleri açık bir şekilde bekliyor. Ama bence şu anda Kovid-19'u kontrol altına alıyoruz. Kovid-19'un ABD'nin dış politikasını etkilemesine izin veremeyiz. Çıkarlarımızı, dostlarımızı korumalıyız. 2014'te amacımız DEAŞ'ı yenmek iken her zaman birliklerin geri döneceğinin farkındaydık. Şimdi DEAŞ firarda. Irak güvenlik güçleri, DEAŞ'a karşı operasyonları kendileri halledebiliyor. Birliklerin sayısını azaltabileceğimizi hissediyoruz. Eğitim, istihbarat, hava desteği gibi fonksiyonlarımızı devam ettiriyoruz. DEAŞ artık 2014'te olduğu gibi bir tehdit değil. Bu yüzden ABD birliklerini tutmanın bir anlamı yok.