Prostat tedavi edilmezse böbrekleri tüketiyor!

Erkeklerin en korktuğu hastalıkların başında şüphesiz prostat geliyor. Her erkekte bulunan idrar kesesinin çıkışında idrar yolunu saran bir bez olan prostat, genç bir erkekte ortalama 18-20 gram ağırlığında bulunuyor. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Fatih Rüştü Yalçınkaya, tedavi edilmeyen prostat büyümesinin, ilerleyen dönemde böbrek yetmezliğine neden olabileceğini söylüyor. Şu bilgileri veriyor...

BELİRTİLERİ CİDDİYE ALIN
İyi huylu prostat büyümesi, sık idrara çıkma, idrar yaptıktan sonra rahatlayamama ve geceleri birkaç defa idrara kalkma ihtiyacı ile belirti veriyor. Doç. Dr. Yalçınkaya, prostat bezi büyümelerinde idrar yolu iltihabı olma riskinin de arttığını belirtiyor. Prostat bezinin aşırı büyümesi, tuvalete çıkmayı da engelliyor. Bu durum tedavi edilmediğinde idrar keselerinde bozulma, böbreklere doğru idrar yollarında genişleme ortaya çıkabiliyor. Bunun sonucunda böbrek yetmezliği görülebiliyor. İyi huylu prostat büyümeleri, tedavi edilebiliyor. Kapalı yöntemle prostatın lazerle tedavisi en çok tercih edilen yöntemi oluşturuyor. İyi huylu prostat büyümesi doğrudan kanser anlamına gelmiyor. Ancak benzer belirtiler ortaya koyduğundan doğru ve düzenli bir tedavi gerektiriyor.

NELER YEMELİ?
Prostattan korunmada bazı besinler de ilaç etkisi gösteriyor. Uzmanlar o besinleri şöyle sıralıyor:

Rafadan yumurta: Johns Hopkins Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya göre yumurta, prostat kanseri riskini yüzde 50 azaltır.

Somon: İltihapları önler. Prostat büyümesini engeller.

Domates: Özellikle pişmiş tüketildiğinde prostat kanserinden korur.

Meyve: Çilek, yaban mersini, ahududu ve böğürtlen prostat kanserini engeller.

Brokoli: Prostat sağlığını korur.

Turunçgiller: Portakal, limon ve greyfurt prostat bezinin korunmasına yardımcıdır.

Soğan ve sarımsak: Düzenli tüketimi prostat sağlığını korur.

BAŞARI ŞANSI YÜKSEK
Prostat kanserinde tümörlü hücre prostat dokusu içinde sınırlıyken yakalanıp tanı konulursa tedavide başarı şansı artıyor. Erken tanı için her erkeğin 40 yaşından sonra yılda bir defa hiçbir şikayeti olmasa bile üroloji hekimine başvurması öneriliyor.