İran'daki nükleer sızıntı Türkiye'yi tehdit ediyor mu? Uzman isim A Haber’de
Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi Başkanı Oğuzhan Akyener, Natanz'daki mevcut sızıntının Türkiye için şu an bir risk oluşturmadığını A Haber canlı yayınında anlattı. Oğuzhan Akyener asıl felaket senaryosunun bölgedeki ana nükleer güç santralinin hedef alınması olacağını söyledi.
İran'ın Natanz kentindeki uranyum zenginleştirme tesisine yönelik gerçekleştirilen saldırı nükleer sızıntı endişeleri de beraberinde getirdi. Saldırının ardından kamuoyunda "Çernobil benzeri bir felaket yaşanabilir mi?" sorusu tartışılırken, Türkiye Enerji Stratejileri ve Politikaları Araştırma Merkezi (TESPAM) Başkanı Oğuzhan Akyener, gelişmeleri ve olası etkilerini A Haber spikeri Merve Özkan'ın sunduğu Ajans Hafta Sonu'nda değerlendirdi.
Oğuzhan Akyener şu an için Türkiye'yi tehdit eden ciddi bir radyoaktif sızıntı bulunmadığını söylerken yer altındaki ana tesisin hedef alınmasının düşük bir ihtimal olduğunu vurguladı. Akyener İran'daki nükleer üretim santraline yönelik olası bir saldırının bölgesel ölçekte ciddi sonuçlar doğurabileceğine de dikkat çekti.
2 ANA TESİS VAR
Oğuzhan Akyener: Aslına bakarsanız şu an için sızıntı sadece Natanz'daki uranyum zenginleştirme tesisinin üst kısmında yani yüzey tesisleri kısmındaki o tesis 2 kademede incelenebilir. Bir üst taraftaki yüzey tesisleri kısmında kalan pilot tesis olarak düşünülen tesis. İkincisi ana tesis. Bu tabii ana tesis olarak ifade edilen tesis de yer altında kalıyor. Yani yapılan hava saldırılarının ben pek fazla yeraltındaki ana tesise zarar vermiş olma ihtimalini öngörmüyorum açıkçası.
Ekran görüntüsü / A Haber
DIŞARIYA SIZINTISI SÖZ KONUSU DEĞİL
Uluslararası Atom Ajansı tarafından yapılan açıklamalara baktığımızda sanırım bazı hani bu üst tarafta yüzey alanında kalan pilot tesis dahilinde bazı santrifüjlerde patlama oldu ve bu bağlamda tabii tesiste muhtemelen ki olması gerekiyor basınçlı havalandırma sistemleri gibi sistemler sayesinde ilgili sızıntı daha çok tesis içerisindeki belli bölgelerde hapsedilmiş durumda. Yani dışarıya tesis dışına mevcut bir radyoaktif sızıntı söz konusu değil.
Hatta daha çok alfa gazları perspektifinde bir salınımdan bahsedilebiliyor. Yani bunlar da daha çok menzili düşük olan sızıntı radyoaktif ürünler. Daha çok kimyasal kontaminasyona sebep oluyor. Radyoaktif çok fazla değil şu an için.
Ekran görüntüsü / A Haber
BUNDAN SONRAKİ SÜREÇLERDE NE OLUR?
Şimdi burada en önemli hani bütün bölgeyi etkileyecek tesis bu şehirdeki direk olarak üretim yapan nükleer güç santrali. Bizim Akkuyu'da kurmayı planladığımız santral de bunlara benzer niteliklerde. Şimdi buradaki santrale eğer bir saldırı olur ve soğutma sistemleri çalışamaz radyoaktif çekirdeğinde bir sızıntı söz konusu olursa çok büyük sorunlara yol açabilir.
Ekran görüntüsü / A Haber
RÜZGAR BÜYÜK COĞRAFYAYA SÜRÜKLER
Hatta buradaki şimdi genel anlamdaki rüzgar haritalarını incelediğimizde buradaki sızıntı bu şehirden kalkıp öncelikle genel anlamda Körfez ülkelerine yani bakın rüzgar genel hani mevsimsel anlamda rüzgar hareketlerini incelediğimizde Irak, Kuveyt, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri'ne doğru daha yoğun bir şekilde rüzgar hareketinden bahsediyoruz. Tabii hani belli dönemsel rüzgarlar sebebiyle Türkiye'yi de etkileme ihtimali var. Ama Hindistan'a kadar geniş bir perspektifte etki alanı oluşturabilme riski var.
Ekran görüntüsü / A Haber
İSRAİL BÖYLE BİR YANLIŞA DÜŞEMEZ!
Ama ben açıkçası şöyle söyleyelim yani bu şehirdeki direkt nükleer üretim santrali yani elektrik üretim santralini İsrail'in vuracağını çok zannetmiyorum. Tabii o santralin etrafında böyle lokal belli stratejik üniteler varsa oralara tabii ki bir operasyonlar düzenleyecektir. Ama hani en fazla radyoaktif yayılma riski olan nükleer santrali vurmak vurma gibi bir yanlışa düşeceğini çok zannetmiyorum açıkçası.
SIZINTI İÇİN TEDİRGİNLİK VAR MI?
Şu aşamada tedirgin olmamalıyız. Tabii şimdi Natanz'ın ana tesisi yer altında. Hava operasyonlarıyla ana tesisi havaya uçuramazlar. Ama o ana tesiste farklı patlamalara sebep olacak farklı hani artık içeriye sızarlar içeride farklı operasyonlar yapabilirler mi bilemiyorum. Bence bu aşamadan sonra yapabilselerdi zaten yaparlardı. Yani çok fazla yeni hani dışarıya salınabilecek bir radyoaktif salınıma sebep olacak bir operasyon gerçekleştirebileceklerini bu saatten sonra düşünmüyorum açıkçası.
Ekran görüntüsü / A Haber
TÜRKİYE'Yİ ETKİLEYECEK BİR SIZINTI BEKLEMİYORUZ
Ama asıl hedeflerinin de yani İran'ın bir nükleer silah elde edebilmesi eğer söz konusuysa bunu Natanz'daki şehirde yapacaklar ve bu Natanz'daki santralin altındaki yüzeyin altındaki toprak altındaki alanda gerçekleştirecekler. İran'ın bu bağlamda çalışan birçok uzmanını öldürdüler. Diğer taraftan İran'a bilgi desteği veren birçok Rus uzman zaten savaş başlamadan ilgili saldırılar başlamadan tesisleri terk etti. Belki ülkeyi de terk ettiler. Böyle durumlar da söz konusu. Yani İran hangi aşamada kaldı ya da bundan sonra ilgili çalışmaları ne kadar hızla devam ettirecek? Bunlar soru işareti. Ama genel anlamda şu an için biz açıkçası bu şehirdeki nükleer güç santraline bir saldırı olmadığı müddetçe bir radyoaktif sızıntı, Türkiye'yi etkileyecek bir sızıntı beklemiyoruz.
Ekran görüntüsü / A Haber
RÜZGAR HARİTASI! KÖRFEZ ÜLKELERİ TEHDİT ALTINDA
İsrail'in de sızıntıdan etkilenme ihtimali de var, tabii düşük ihtimal. Şimdi genel mevsimsel rüzgar haritalarına baktığımızda en çok etkilenen bölge dediğim gibi Körfez ülkeleri. O Körfez'deki Arap ülkeleri. Oradan rüzgarlarla Hindistan'a, Pakistan'a dahi taşınma ihtimali var. Tabii ters dönüp Tahran'ın üzerine geçerse o taraftaki akıma geçerse Azerbaycan ve Türkiye'nin doğu kısmı da etkilenebilir. Bu ihtimal var tabii. İsrail bundan çok etkilenmez ama yani gördüğümüz kadarıyla şimdi İsrail zaten yeterince nefret kazandı.
Ekran görüntüsü / A Haber
GÜNDEMİ DEĞİŞTİRME GİRİŞİMİ
Sonuçta burada bir gündem değiştirme niyeti de var. Gazze'yle alakalı gerçekten artık bütün dünyanın ayağa kalktığı bir tablo söz konusu. Burada gerçekten gündemi değiştirmeye çalışıyorlar. Diğer taraftan bakın prestij anlamında da yani kendilerinin bütün dünyanın küçücük gördüğü Gazze'yle dahi ellerinde hiçbir imkanı olmayan Gazze'yle dahi yeterince etkili bir şekilde mücadele edemeyen, mücadeleyi başaramayan bir İsrail var. Yani burada askeri anlamda bak biz hani kocaman İran'ı alt ediyoruz şeklinde bir operasyon. Hani bir prestij operasyonu gibi de düşünülebilir bu.
Fotoğraf / AFP
TRUMP'IN İŞİNE GELİYOR
Diğer taraftan Trump'ın da işine geliyor. İran'la nükleer müzakereler sürecinde. Hatta belki Ukrayna, Rusya arasındaki müzakere süreçlerinde dahi Trump'ın kullanacağı argümanlar var bu sistemin içerisinde. Tabii bunların da hepsinin ötesinde bakın İran'da şayet başarabilirlerse belki bunu da ne kadar istedikleri soru işareti ama başarabilirlerse İran'da bir rejim değişikliği söz konusu olursa hazırladıkları kişiler de var. Veliahtlar da var. Yani bunu rahatlıkla gözlemleyebiliyoruz. Dolayısıyla İsrail İran'da bütün toplumu ve o toplum sebebiyle uluslararası toplumu karşılarına daha fazla alacak çok böyle etkili hani sivil kaybın çok olacağı saldırılardan da kaçınmak isteyecektir.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN

