İsrail İran’ı nasıl gafil avladı? Savunmada kör nokta istihbarat mı? Tel Aviv ateş çemberine döndü
İsrail ve İran'ın karşılıklı saldırıları gece boyu aralıklarla devam etti. İsrail gece yarısı Mehrabad Havalimanı yakınlarını vurdu. İran da Tel Aviv ve çevresini balistik füzelerle hedef almaya devam etti ve sokaklar yangın yerine döndü. Gelişmeleri A Haber canlı yayınına katılan uzman isimler değerlendirdi. İran savunmasında kör noktasının istihbarat olduğunu belirten uzmanlar İran'ın dengeyi sağlamak için tek çaresinin nükleer silah elde ettiğini dünyaya duyurması olduğunu söyledi. Öte yandan İsrail'in İran’a Saddam üzerinden yürütülen “nükleer silah” senaryosunu uyguladığı belirtildi.
İsrail'in İran'a yönelik dün başlattığı "Yükselen Aslan" saldırısı ve İran'ın giriştiği misilleme aralıklarla gece boyu sürdü. İsrail'in saldırılarında aralarında İran Genelkurmay Başkanı Bakıri ile Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Selami gibi üst düzey askeri yetkililerin de olduğu en az 78 kişi hayatını kaybetti, çoğunluğu sivil 320 kişi de yaralandı.
DEMİR KUBBE DELİNDİ
İran da İsrail'e yönelik "Gerçek Vaat 3" ismini verdiği saldırı başlattı. Droneların yanı sıra yüzlerce balistik füzenin fırlatıldığını saldırıda Tel Aviv'de patlamalar yaşandı. Bazı füzeler İsrail'in hava savunma sistemi "Demir Kubbe"yi aştı ve patlamalara neden oldu. İran savunmasında kör noktasının istihbarat olduğunu belirten uzmanlar İran'ın dengeyi sağlamak için tek çaresinin nükleer silah elde ettiğini dünyaya duyurması olduğunu söyledi. Öte yandan İsrail'in İran'a Saddam üzerinden yürütülen "nükleer silah" senaryosunu uyguladığı belirtildi.
İSRAİL BÖYLE BİR SALDIRI BEKLEMİYORDU
SETA Dış Politika Araştırmacısı Doç. Dr. Hüseyin Mercan: Dünden itibaren bakarsak ciddi bir belirsizlik vardı. İşgal devleti İsrail özellikle İran’ın önemli noktalarını ve isimleri tasfiye etti ancak akşamdan sonra Tel Aviv’in beklemediği biri saldırı oldu.
Biz burada siyonist İsrail’in savunma sistemi Demir Kubbe’nin delindiğini ve artık yorgun olduğunu gördük. Füzeleri karşılama noktasında zafiyetler gösterdi. İşgal toplumunda beklenenden fazla etki oluşturduğunu net şekilde gözlemledik.
Aslında tarafların birinci askeri ikinci olarak da ticari hedefleri burarak hayatı zorlaştırma ve toplumsal hareketlenme üzerinden yönetim üzerinde baskı uygulama stratejisinin olduğunu görüyoruz.
İRAN GERİ ADIM ATMAYACAK
Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. D. Ramazan Erdağ: Burada çok katmanlı bir durum var. İran-İsrail çatışmasının derinleştiğini artık net şekilde söyleyebiliriz. İran’ın İsrail saldırıları karşısında geri adım atmak ya da boyun eğmek gibi bir pozisyonun olmadığını aksine bu sefer yapılan füze saldırılarının oldukça kapsamlı olduğunu ve Tel Aviv’e etki edecek hasar ve tahribat oluşturacak düzeyde olduğunu görüyoruz.
İSTİHBARAT ZAFİYETİNİN ÇÖZÜMÜ YOK
Uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Necmettin Mutlu: Cin şişeden çıktı. Çok ihtimalli bir mevsime girdik ve çok şey olabilir. İran istihbarat zafiyeti yeni değil. Nükleer programın 1 numarası olan Muhsin Fahrizade suikastı ile başlayan bir süreç var. İran’ın temel problemi istihbarat zafiyeti yaşamasıdır. Yakın vadede bunun bir çözümü varmış gibi durmuyor.
Sistem krizi yaşanıyor ve içeride Devrim Muhafızları’na karşı bir öfke var. 2024 yılında yapılan seçime yüzde 42 katılım oldu. Pezeşkiyan İran’ı uluslararası camiaya açmak için göreve geldi. İran imajını düzeltme noktasında çalıştı ve müzakerelerin önünü açacaktı. Devrim Muhafızları kanadı sağ kolu olan Cevad Zarif’i istifa ettirdiler.
MOSSAD REJİME ÖFKEYİ KULLANIYOR
Ali Hamaney’in dizinin dibinde yetişmiş isimleri İsrail öldürdü. Bu çok büyük bir fiyaskodur. İran’ın verdiği cevapta gördük ki Tel Aviv vurulabiliyormuş. İsrail İran’da en büyük kozu iç cephe karışıklığı olacak. Rejim ve sistemin krizini biliyorlar. İçeriden adam devşirmelerinin en büyük sebebi rejime olan öfkedir. Mossad bu yüzden içeriden çok kolay adam buluyor.
DÜNYAYI BEKLEYEN 2 TEHLİKE
Bu noktadan sonra 2 önemli tehlike var. Bunlardan bir tanesi ABD’nin bölgeye çekilmesidir. Trump şu anda Netanyahu’yu müzakere masası için kaldıraç olarak kullanıyor. Bu noktadan sonra ABD’nin tavrına dikkat etmek lazım.
SADDAM SENARYOSU
İsrail, Saddam benzeri uluslararası nükleer kampanya yürütmeyi planlıyor. Uluslararası Atom Enerjisi Kurum 31 Mayıs’ta bir rapor yayınladı ve İran’ın 4 yerde gizli nükleer çalışma yürüttüğünü açıkladı. 2019 ve 2020 yılında uranyum parçaları bulundu ve bununla İlgili İran bilgi paylaşımı yapmıyor.
İşte İsrail bu rapor üzerinden bir kampanya yürütüyor; ‘Bakın gizli nükleer çalışma yapıyor ve bu yüzden saldırıyoruz. Batı’yı savunuyoruz. Özgür dünya savunuculuğu yapıyoruz.’ mesajı veriyor. İşte bunun aynısını Saddam’a da yapıldı. Ancak İsrail’in kendi nükleer tesisleri var ve kendisi de hiçbir bilgi vermiyor. İran kendinin dünyaya kendini daha iyi anlatmalı yoksa Devrim Muhafızları’nın dili nedeniyle İsrail’in değirmenine su taşınıyor. Eğer bunu yapmazlarsa Saddam’ın başına gelenlerin aynısı yapılmaya çalışılıyor.
İRAN SADECE ABD İLE MÜZAKERE YAPAR
Gazeteci Güngör Yavuzaslan: İsrail’in saldırıları devam ettiği sürece İran füzeleri göndermeye devam edecek. ABD üslerini en son hedef alacaktır. Eğer böyle bir adım atarsa ABD doğrudan savaşa girer. İran bunu istemez ama bunu havuç olarak tutuyor. ABD’ye İsrail’e durdur mesajı veriyor.
Şu anda tansiyonun düştüğünü görüyoruz. İran müzakerelerle ilgili “masaya dönmeyeceğiz” mesajı vermedi. Belirsiz bir durum var ve pazarlıklar yapılıyor. Şiddetli bir çatışma yaşandı karşılıklı ve bundan sonra pazarlık yapacak. İran sadece ABD ile müzakere eder. ABD burada İsrail’i bir koçbaşı ya da aparat olarak kullanıyor. İsrail’de buna razı ve bu bir Orta Doğu gerçeği.
NETANYAHU’NUN KOLTUK KORUMA STRATEJİLERİ
Dış politika uzmanı Yeliz Albayrak: Netanyahu ne zaman içeride bir eleştiriye maruz kalsa ya da koltuğu riske girse daha fazla saldırı yaptığını ve daha fazla insan katlettiğini görüyoruz.
Şu anda izlediğimiz tablo; İsrail’in arkasındaki ideolojik desteğin azaldığını ve uluslararası tepkinin yükseldiği bir zamanda çıkış noktası ya da dikkatleri başka yere çekmek için İran’a saldırdılar. Burada ABD Başkanı Trump’ın 60 günlük süresi sonunda bu saldırı yapıldı.
İsrail bugüne kadar Gazze, Lübnan ve Suriye dahil saldırılarını planlayarak yapıyor. İran saldırısı da bu şekilde hesaplandı ve İran’ın vereceği karşılığa göre planlar yapıldı. Aslında bugün dünden kurgulandı. Beklenmeyen bir saldırı değildi.
İRAN'IN BÖLÜNME KORKUSU
Uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Anar Aliyev: İsrail’in 2 ülke sınırını geçerek ve Suriye üzerinden İran’ın derinliklerin vurması bu denli kapsamlı bir saldırı ile üst düzey isimleri öldürmesi İran açısından ciddi bir prestij kaybıdır. Bu İsrail ajanlarının İran içindeki yapılanmasını gösteriyor. İran’ın Mossad’a karşı kurduğu birimin balındaki isim Mossad ajanıydı ve bu durumun ciddiyetini gösteriyor. Mossad İran’ın derinliklerine çöreklenmiş durumda.
İran toplumu travmatik bir tolumdur. Her iki dünya savaşı sonrası bölünme tehlikesi yaşamıştır. İşgal yaşamış aynı zamanda rejim değişikliği görmüştür. ABD ve İngiltere askeri darbe yapmıştır. Şahlık ortadan kalkmıştır. İran’ın bu kadar silahlanma ve nükleer silah üretme hedefinin altında yatan temel sebep budur. İran’ın ciddi bir bölünme korkusu vardır.
HAMANEY’E SUİKAST KAPISI AÇILDI
İran’ın güvenlik doktirini cepheyi İran sınırlarının ötesinde kurmak üzerine inşa edilmiştir. Suriye, Irak, Lübnan ve Afganistan’da cepheler kurup tehlikeyi sınırlardan uzak tutmak hedeflenmiştir. 2024 yılında beri bu güvenlik doktirin İsrail tarafından yıpratılıyor.
İsrail ve ABD, İran’ın caydırıcılığına ve kendi müttefiklerine olan güvene darbe vurmaya çalışıyor. Ve 2 ordunun liderleri evlerinde odalarında öldürüldü. Halk güven problemi yaşıyor. Bu Hamaney’e giden suikastın kapısını açar. İsrail burada hiçbir kırmızı çizgisi olmadığını gösteriyor. Ya İsrail istediklerini yapacaklar ya da herkes İsrail radarında olacak.
İRAN NEDEN NÜKLEER SİLAH İSTİYOR?
İran’ın konvansiyonel tekniklerle İsrail’e karşı koyma şansı yok. ABD olduğu sürece İsrail saldırılarına devam edecek. Bu da içeride toplumsal ayaklanmalara yol açar. İran için artık geriye kalan tek seçenek var. İran yakın dönemde artık nükleer silah elde ettiğini ve bunu denediğini dünyaya deklare edecek. İran’ın başka çıkmazı kaldı.
İran bunu yaptığında artık bu savaş büyümez. Nükleer silaha sahip İran’a İsrail bu denli saldırmaz. Hindistan’ın Pakistan üzerinde askeri üstünlüğü 1999 yılına kadar devam etti. Pakistan o sene nükleer silah elde ettiğini dünyaya duyurdu ve işler değişti. Artık Hindistan Pakistan’a karşı baskın bir ülke değil. Son çatışmada bunu gördük. İşte İran’ın başka çıkmazı yok. Nükleer silah elde ettiğini duyurabilir.
MÜZAKERELER! SAVAŞ BİTMESİN İSTİYORLAR
Askeri stratejist İbrahim Keleş: Biz evvelki hafta Ukrayna'nın Rusya içlerinde dronelarla yaptığı saldırılara şahit olduk. Yani Rusya'nın hem kuzey tarafında hem güneydoğu tarafında Moğolistan sınırındaki üslerine saldırı oldu. Ukrayna 1,5 sene evvelinde bu droneları sınırdan geçirmiş, Rusya'nın o askeri üslerine yakın yerlerde bekletmiş. Ta ki düğmeye basma zamanı gelene kadar da kimsenin haberi olmamış. Nihayetinde Ukrayna harekete geçti ve o üslerde ciddi zafiyet oldu, zarar oldu. Yani Rusya'nın bir daha üretmediği uçakları devre dışı kaldı. İran ve müzakere süreci var ve İsrail saldırıyor. Benzerlikler aynı davranışlar da aynı ve hareket tarzları da aynı.
İran'da güvenlik zafiyeti var, istihbarat zafiyeti var. Yani burada sadece devlet tedbirini almadı demeyeceğim, şahıslar da tedbirini almamış. Mossad zaten orada her şeyini biliyor. Belki İran’ın bilemediği kadarını fazlasını Mossad biliyor.
BEN EVLERİNDE ÖLDÜRÜLDÜĞÜNE İNANAMADIM
İran'ın iki tane ordusu var. Bir tanesi İran Silahlı Kuvvetleri, bir de Devrim Muhafızları Komutanlığı var. Her ikisi de ordudur bunların. Hava kuvvetleri de vardır, deniz kuvvetleri, kara kuvvetleri de var. Özellikle Devrim Muhafızları Füze Komutanlığı vasıtasıyla daha güçlüdür. Ve hem İran Silahlı Kuvvetleri’nin komutanı, hem Devrim Muhafızları’nın komutanı öldürüldü. İsrail'in operasyonuyla öldürüldü. Hem de nerede? Evlerinde. Ya ben duyunca evlerinde öldürüldüğünü inanamadım.
Biz kaç gündür ne diyorduk? İsrail saldıracak. Hangi akşam saldıracak? Onu bekliyorduk. Bizim haberimiz var. Burada hepimiz nöbetçi gibi bekliyoruz. Ama İran'ın Genelkurmay Başkanı gece evinde. Ya olacak iş değil. Onun olması gereken yer harekat merkezinde olur. Savaş odasında olur ama evinde vuruldu. Aynı şekilde Devrim Muhafızları Komutanı evinde, Hava Kuvvetleri Komutanı evinde öldürüldü.
İSRAİL İSTİHBARATI ALMIŞ
Ya savaş geliyor, savaş. Biz burada sağır sultan olarak duyduk da siz nasıl duymadınız? Evinizde ne işiniz var sizin? Siz buna karşı ordunun alacağı tedbirler nelerdir? İsrail nasıl bir harekat yürütür? Buna karşı biz ne yaparız diye bunun üzerinde kafa patlatmaları gerekirken evlerindeler. Ve İsrail evlerinde vuruyor bunları. Hakikaten bu gevşeklik mi diyelim? En hafif deyimiyle gevşeklik. Ama İsrail'de istihbaratı almış yeterince.
İRAN'IN KÖR NOKTASI İSTİHBARAT
Yani burada hakikaten ciddi bir istihbarat zafiyeti var. Ama ilk değil ki bu. Biz geçen sene nelere şahit olduk? Cumhurbaşkanları İbrahim Reisi şüpheli bir şekilde öldürüldü. Misafirleri İsmail Haniye öldürüldü. Hem de Tahran'da en güvenli yerde öldürüldü. O zaman İran'ın bu konuda kendisini bir kontrol etmesi lazım. Yani Mossad nasıl bu kadar rahat İran'ın içinde en üst düzey kişilerine karşı operasyon yapıyor ve İran haberdar değil. Ama biz İran'ın ajanlarının özellikle 79 devriminden sonra Türkiye'de şah zamanından buraya gelmiş olanları yakalayıp yakalayıp götürdüğünü görüyorduk. Veyahut da ki içeride kendi insanlarını takip etmekte mahir olanlar Mossad'ı ne hikmetse takip edemiyor.
ABD ARADAN ÇIKSIN İSRAİL SİLİNİR
İsrail biz gözümüzde çok da büyütmeyelim. Çok yüceltmeyelim İsrail'i. Öyle her şeyi yapabilir kapasitede bir devlet değil İsrail. Amerika'yı çekin aradan İsrail devam edemez oradan silinir de zaten. Şimdi bir ihtimal diyorum. Bunu yapabilecek kapasitesi var mı İsrail'in? Var, yapabilir.
HAMANEY NEDEN HEDEF DEĞİL?
Dünyada Şiilerin lideri olarak Hamaney var ve Şiiler sadece İran'da yaşamıyor. Orta Doğu'da Suriye'de de var, Lübnan'da da var. Belki İsrail'de bir kısım Araplar yaşıyor onların içlerinde de var. Yine daha güneyde Yemen'de var, Mısır'da var. Yani bu kadar dağılmışlar bölgeye ama onların da lideri durumunda. İsrail şunu düşünebilir; ya bunu suikast yapsak ne işimize yarayacak? Yani biz buradan bir sonuç alamayacağız. Kimseyi de Şii olmaktan çıkaramayacağımıza göre daha fazla düşman kazanmanın alemi var mı? Ha ileride bize yakın bir tarafı var mı İran'ın? İsrail öyle düşünür.
İSRAİL VE İRAN İŞ BİRLİĞİ ÖRTÜŞMESİ
İran'ın zaman zaman İsrail'le yakınlaştıkları dönemler de oluyor veya menfaatler örtüşüyor bir araya geliyorlar. Mesela en yakın olarak Terörsüz Türkiye meselesi. Biz Türkiye'de ve çevremizde terörü bertaraf etmeye çalışıyoruz. Feshedilsin, silahları teslim edilsin diyoruz. Bir yanda İran, Irak'ın Süleymaniye'de Talabani grubu ile birlikte PKK'ya destek sağlıyor. Onlara maddi imkanlar sağlıyor, mühimmat sağlıyor ve SİHA sağlıyor, drone sağlıyor.
Bakıyoruz aynı PKK'ya Suriye tarafında da İsrail menfaat sağlıyor. "Aman" diyor, "bırakmayın" diyor silahları. "Siz burada lazımsınız." Bakın menfaatler örtüşüyor, bir araya geliyor. Zaten İran'ın enteresan bir durumu oluyor. Amerika Orta Doğu'da ne zaman demokrasi getireceğim diye gittiği yerler varsa oralarda en çok İran menfaatlendi. Irak'ın mesela resmi ordusunun içinde Haşdi Şabi diye yüz binin üzerinde bir grup var ve bunlar İran'ın taraftarları. Suriye'de hakeza öyle oldu. İran Suriye'ye de çöktü. Yemen'de öyle. Gücü yetseydi Bahreyn'i de kontrol altına alacaktı. Yani birlikte hareket ediyorlar demeyeyim ama sonuçlarına baktığımız zaman kazanan iki taraf oluyor. Özellikle de İran oluyor.
NERESİNDEN BAKSANIZ ELİNİZDE KALIYOR
Akademisyen Doç. Dr. Berak Akıncı: Aslında hem güvenlik, hem istihbarat, hem askeri anlamda çok ciddi bir zafiyet var. Neresinden baksanız elinizde kalıyor aslında. Yani bu süreçleri İsmail Haniye ile başlayan aslında suikastlar zincirinin bir halkası olarak değerlendirmek lazım. Aslında çok ciddi bir uyarıydı İran için bu. Yani siz ziyarete gelen bir lideri siz koruyamıyorsunuz. Bu çok diplomasi anlamında da aslında çok büyük bir zaaf. Askeri ve istihbarat açısından zaten çok büyük bir zaaf. Dolayısıyla bu aslında İran açısından doğru okunmadığını veya İsrail'in bu hamlelerinin çok böyle gereği gibi değerlendirilmediğini de görüyoruz.
3 ALANDA CİDDİ ZAFİYET
Gerçekten biraz gevşeklik bütün aslında kamu kurumları ve merkezi yönetimlere de sirayet etmiş durumda. Yani nereden bakarsanız bakın şu an İsrail'in öldürdüğü komutanların birçoğu en üst seviyede. İşte Genelkurmay Başkanı da dahil buna. Dolayısıyla işte bilim adamları. Şimdi siz çok hayati bir proje yürütüyorsunuz. Nükleer güç olma yolunda ilerliyorsunuz. Kendi teziniz bu ve bu tezinizi gerçekleştirecek bilim insanlarınızı koruyamıyorsunuz. Veya bu bilim insanlarını koruyacak askerleri bile koruyamıyorsunuz. Dolayısıyla bu nereden baksanız İran açısından aslında çok ciddi bir hem diplomasi anlamında hem askeri anlamda hem istihbarat anlamında zafiyet. İsrail bunu çok iyi aslında bölgeye ülkelerine yönelik olarak da çok ciddi istihbarat bilgilerini çok ciddi bir şekilde sahada uygulayan bir ülke.
"NETANYAHU KOLTUĞUNU KURTARMIŞ OLDU"
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Esat Arslan: "Biliyorsunuz herkes tarafından kabul edilmektedir ki özellikle Pakistan Hindistan çatışmasında açık ifade edelim Demir Kubbe'nin benzeri yine İsrail tarafından yapılmıştı. Nerede yapıldı? Hindistan Hava Sahasında yapılmıştı. Demir Kubbe sadece füze sistemi değil, Demir Kubbe bir karma sistemdir. Demir Kubbe'nin bugüne ait olarak bir çok zaafı olduğunu görüyoruz. Bu zaafta özellikle düşen uçaklar var. Takip ettiğimiz kadarıyla açıklamalarda F-35 uçaklarını da düşürdüğünü görüyoruz. Demir Kubbeyi sadece füze sistemiyle değil, Demir Kubbe bir karma sistemdir. Bunun içerisinde önleme uçaklari dahil var. İran koruma olarak alanlar birliğini ortaya koymuştur. Yani Husilerden başlamak üzere Hamas, Hizbullah, Suriye’nin içerisindeki Esad rejimi direkt olarak desteklenmesi alanlarını kurdu. İsrail İstihbarat Sistemi'nin İsrail‘e nasıl sızdığını ve droneları ülke içine sokarak bu saldırıları meydana getirdiğini gördük. Bu bir herkesin hassasiyet tarafını bulup bu kısımları ortaya koyan bir batı mantığı var. Saldırılara baktığımız zaman kimin işine yarayacak? Bir Amerika Birleşik Devletleri‘ nin özellikle İsrail ile sağcı hükumetinin ve Netanyahu’nun işine yarayacak. Aslına baktığımız zaman Netanyahu kendi iktidarda kalma durumuna doğru girmiş. Netanyahu böylece koltuğu kurtarmış oldu. Netanyahu olduğu koltuğu için bütün bu olguları yapıyor. “
MOSSAD’IN İRAN’A SIZMASI
Orta Doğu uzmanı Dr. Hazar Vural: Geçtiğimiz yıl itibarıyla İran’ın 90 milyon nüfusu var. Haniyye suikastında da benzer Mossad izleri vardı. Bu kadar kalabalık bir nüfus içinde para ile alınabilecek insanlar ortaya çıkıyor.
Bu İran açısından büyük bir güvenlik zafiyeti ve ciddi bir probleme işaret ediyor. İran içinde hala rejimi istemeyen saltanat dönemine dönmek isteyen gruplar var. İran bir cevap verecek buna hazırlık yapılırken İran içinde beslenilen bu insanlar İran’ın stratejik kabiliyetine darbe vurmuş oluyorlar.
İSRAİL ABD-İRAN GÖRÜŞMESİNİ SABOTE ETTİ
Akademisyen Dr. Canan Tercan: ABD hiç beklenmedik bir şekilde İran ile nükleer durum hakkında görüşmeler yürütmeye başlamıştı. Roma ve Ürdün’de yapılan görüşmeler oldu ancak İran en başından beri bunlara katılmak istemiyordu çünkü ABD’ye güvenmediğini açıklamıştı.
Nadir Toprak Elementi için İran ile ABD arasında bir görüşme olacaktı ancak İsrail bundan önce atak yaptı. ABD ve İran yakınlaşmasını İsrail sabote etti. Ancak buna benzer senaryoyu biz Trump’ın Zelenski ile yaptığı pazarlıklarda gördük. Rusya’nın saldırılarında sonra Ukrayna imzaladı ve ABD bu ülkenin nadir toprak elementi işletmeleri aldı.
TRUMP İMZA İÇİN SIKIŞTIRIYOR MU?
İşte buna benzer bir süreç ABD ve İran arasında yürüyordu. Trump burada politikası biraz daha sıkıştırıp imza attırmak. Bunu Çin ile vergi savaşında da gördük.
Burada dikkat edilmesi gereken gerçek bir saldırı süreci olup olmadığıdır. Yoksa pazarlık kozu olarak bir saldırı mı var göreceğiz.
İRAN’IN İSTİHBARAT AÇIĞI
Doç. Dr. Merve Suna Özel Özcan: İran son dönemdeki haline bakarsak ve istihbarat açığı o kadar derinleşmiş durumda ki bunu geçtiğimiz yıl Hamas lideri Haniyye suikastında net olarak gördük. İsrail orada güçlü şekilde Mossad ile birlikte İran içine yerleşmiş ajanları ile birlikte etki yarattı
İSRAİL BUNDAN SONRA NE YAPACAK?
Uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Necmettin Mutlu: Amerikalılar orada Diego Garcia adasına yoğun bir yığınak yaptı ve müzakereler boyunca yaptı. Basra Körfezi'nde de uçak gemileri var zaten.
Esas odak noktası Diego Garcia adası olmalı. Çünkü oradaki adaya yoğun bir yığınak yaptılar ve Biden'ın Netanyahu'ya saldırmak istediği zaman vermediği o belli ünlü santrifüjlere nüfuz edebilecek B-52 savaş uçaklarını da oraya yığdılar. Hani kamuoyunda hep tartışmalar var ya tanker uçakları nasıl gidecek, nasıl gelecek, ikmal nasıl yapılacak diye. Amerikalıların aslında böyle bir lojistik sorunu kalmadı şu an.
ZAFİYET REJİMİ DEVİRECEK NOKTADA
Diego Garcia'ya yaptıkları yığınaktan sonra. Herkesin haberi vardı, bilgisi vardı. Ya görünen o ki gelişmelerden gördüğümüz kadarıyla bir tek İran'ın bilgisi yokmuş bu olan bitenden. Çünkü yani bu çok büyük bir istihbarat zafiyeti. Bu istihbarat zafiyetini aslında birçok kez gördük.
Muhsin Fahrizade nükleer programın başındaki 1 numarasıydı. Yapay zeka destekli bir makinalı tüfekle suikast düzenlendi. Haniye suikastı, çağrı cihazı saldırısı. Yani bu İran'ın istihbarat zafiyeti gerçekten artık koşullanamaz, sürdürülemez bir noktaya geldi. Yani İran'ın artık bu içerideki zafiyeti sürdürülemez rejimi devirecek bir noktaya geldi artık. Görünenlerden bu çok rahat anlaşılıyor.
Şimdi bu noktada Amerikalılar bir iyi polis kötü polis oyunu oynuyor. Yani Trump bu noktada Netanyahu'yu kaldıraç olarak kullanıyor; "Bak sana saldırmak istemiyorum. Gel bu nükleer işte çalışmalardan vazgeç ama İsrail de seni tehdit ediyor." şeklinde bir tavır sergiliyorlar. Yani bu müzakerelerde, pazarlık noktasında Netanyahu'yu kötü polis, kaldıraç olarak kullanıyorlar.
REJİM TEHDİT ALTINDA
Fakat bu istihbarat zafiyeti artık sürdürülemez bir noktaya geldi. Bu noktadan sonra belki de bir dış yardım almaları gerekiyordur. Bu istihbarat zafiyetlerinin engellenmesi noktasında. Çünkü Mossad'ın bölge ülkelerine nüfuz etme yönünde çok büyük bir ilgisi var. İşte IDF Türkçe bir hesap açtı. Yani Türk kamuoyuna da etki etmek yönünde ilgileri var. Hatta Türkiye'de birçok noktada Antalya'da, Mersin'de, birçok noktada operasyonlar yapıldı. Yani ajan avı yapıldı desek daha doğru olur. O yüzden İran artık bu noktada bölge ülkelerine nüfuz etme, Gazze'yi, Filistin'i inşa etme noktasında attığı bütün adımlar bu istihbarat zafiyetlerinden dolayı ters tepti.
Aslında sorun bütünüyle İran'ın istihbarat zafiyetleriydi. Bu noktada yeniden yapılanmaya ihtiyacı var. Eğer yapılanmazsa bu artık devrim muhafızlarını, rejimi tehdit eder bir noktaya geldi. Neden? Aslında Pezeşkiyan'ın iş başına gelmesi reformcular için aslında bir tepkiydi. Yani seçimde katılım yüzde 40'lara kadar düştü. Yani İran'da insanların da sisteme olan güveni, inancı giderek azalıyor. Bu noktada bir yeniden yapılanmaya ihtiyaçları var. Bakın Suudi Arabistan dahi şu an 2030 diye bir vizyon belgesi ortaya koydu ve yeniden yapılandırıyorlar kendilerini. Yani dünya artık kendisini güncelliyor. İran'ın da bu noktada hızlı bir güncellemeye ihtiyacı var. Yoksa artık rejimi tehdit eder noktaya geldi.
SALDIRIYI ABD VE İSRAİL ORGANİZE ETTİ
Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. İrfan Kaya Ülger: Görünüşte bu saldırıyı İsrail yaptı ama aslında ortak organize edildi. ABD ile İsrail tarafından ortak organize edildi. ABD'nin istihbarat desteği olmadan, lojistik desteği olmadan İsrail'in bin 1500 km'ye gidip sonra tekrar dönecek şekilde bir kapasitesi yok. Yani kolektif olarak buna karar verdiler ve bunun amacı da belli. Yani önleyici savaş doktrini çerçevesinde hareket edildi.
İran'ın ne zaman yakın bir süre içerisinde mi bir ayda mı bir senede mi, iki senede mi uranyum zenginleştirme faaliyetlerini neticelendireceği bilinmiyor. Bundan tedirgin oluyorlar. Bunu önleme amacı taşıyor. Retorikte görüntüde saldırıyı organize eden İsrail ama aslında kolektif hareket ettiler.
İRAN ZAFİYET İÇİNDE
İran'ın birtakım konularda zafiyet yaşadığını bir kez daha burada net biçimde gördük. Aslında son 4-5 senedir birbiri peşine yapılan suikastler sonrası yapılan açıklamaların bir benzerini bugün dini lider Ali Hamaney yaptı; ‘Kendisi için mutlak bir yok oluşla sonuçlanabilecek adımı İsrail attı ve buna biz yakıcı bir cevap vereceğiz.’ dedi. Ama bu ifadeyi İran daha önceki zamanlarda da kullanmıştı.
İran'ın işte bundan sonra çatışmanın ne tarafa evrileceği konusunda tavrı, tutumu belirleyici olacak. İran acaba elindeki imkanları, kapasitesini tam olarak kullanacak mı? Kullanmaya karar verecek mi?
Ama yani İran burada yatıştırma politikası kullanıyor. Yani full kapasitesini kullanmıyor. Çok açık belli. Yani kullandığı takdirde ne olacak? Savunmada da kullanmadı. Evet belli zafiyetleri var. Hava kuvvetlerinde sorun yaşıyor. İşte yani hava kuvvetleri bakımından İran karşı tarafın saldırısına etki gösteremedi.
İRAN’IN CEVABI ABD SAVAŞINI BAŞLATABİLİR
İran şu an itibariyle potansiyelini kullanacak mı, kullanmayacak mı? Bu kararı henüz vermiş değil. Bence burada ehvenişeri tercih ediyor. Yani iki kötü arasında daha az kötü olanı tercih ediyor. Retorikte görüntüde bir cevap verecek. Belki bunun dozajı önümüzdeki zaman diliminde sertleşecek. Fakat mutlak bir karşılık vermekten İran inatla ve ısrarla kaçınıyor. Çünkü İran'daki rejim şunun farkında; İsrail'e cevap verdiği takdirde İran-Amerikan savaşı başlayacak.
Ve zaten Netanyahu'nun tuzağı da bu. Netanyahu Gazze savaşı esnasında birkaç kez İran'ı savaşa çekmek için tahrik etti. Şam'daki konsolosluğa saldırı yaptı. Sonra İran'a hava saldırısı yaptı. Bunlara karşı İran'ın cevabı da beklentilerin altında oldu. İsrail'in içinde boş araziye İran'ın füzeleri düştü. Ama orada mesaj verdi. 'İstersem sivil yerleşim birimlerini, komuta kontrol merkezlerini, askeri tesisleri de vurabilirim' dedi.
İSRAİL HAZIRLIK İÇİNDEYDİ
Askeri stratejist Doç. Dr. Kemal Olçar: İsrail bir hazırlık yapıyor. Yaptığı hazırlık da şu; hemen civarındaki en büyük tehdit olan kendisine askeri tehdit ya da güvenlikle ilgili çok büyük tehdit olan İran'a bir harekat planlayacak. Harekatın hedeflerini de burada sıralamıştık. Hedeflerden bir tanesi rejimin kendisi demiştik. İkincisi nükleer kapasite diye söylemiştik.
Çünkü konvansiyonel kapasitesi normal ordusunun füze sistemleri ya da hava savunma sistemleri gibi birtakım kritik yetenekler çok hedefte değildi. Çünkü gerçekten İran'ın elinde ne hava savunma sistemleriyle ilgili çok üst yetenekli birtakım paketler var ne de hava kuvvetleri yeterli ya da konvansiyonel diğer atış sistemleri yeterli. Ama asıl sorun rejimin bizzat kendisiyle doğrudan nükleer kapasiteydi.
ABD İZİN VERMEDEN İSRAİL YAPAMAZ
Şimdi görünen o ki İsrail bu planları çok uzun zamandır yapmış ve nükleer sistemleri yok edecek birtakım hava taarruzları gerçekleştirdi. Hatta rejimi de etkileyecek üst düzey komutanlar ve bu konuda en azından nükleer sistemleri yönetecek olan mühendis grubunu hedef almış gibi duruyor. Yani çok şaşırmadık gibi gözüküyor. Fakat zamanlama çok manidar. Beni biraz ilgilendiren zamanlama oldu. Çünkü Amerika Birleşik Devletleri ile İran arasında her ne kadar çok sağlıklı yürümese de bir görüşme zinciri var.
Yani bu süreç içerisinde İsrail'in Amerika'dan bağımsız; böyle bir harekatı gerçekleştirmesi, Amerika tarafından en azından bu görüşmelerin sağlıklı sonuçlanmayacağının işareti olması gerekiyordu. O yüzden İran'ın da ifade ettiği gibi Amerika Birleşik Devletleri haberi olmadan, desteği olmadan, bunlara bakın üstüne basa basa söylüyorum, haberi olmadan, izni olmadan, desteği olmadan, 200 uçakla iki tane ülkenin hava sahasını geçip üçüncü ülke olan İran'ın topraklarında bir hava harekatı düzenlemesi mümkün değil. Çok net söylüyorum.
TRUMP'IN VERDİĞİ SÜRE DOLDU SALDIRI BAŞLADI
Prof. Dr. Esat Arslan: İsrail’in saldırı ABD Başkanı Donald Trump İran’a vermiş olduğu 60 günlük sürenin tamamlanmasından sonra gerçekleşti.
Bütün dünyaya mega güç Amerika Birleşik Devletleri'nin özellikle MAGA projesi kapsamında, Make America Great Again dediğimiz MAGA projesi kapsamında yarın yapacağı konuşmada, çok açık bir şekilde dünyaya, “İşte İran'ın halini gördünüz” diyecek.
Bütün Tahran sokaklarında İbrahim Reisi'nin anından öpen Kasım Süleymani portresi var. Burada İran anayasası çok önemlidir. Cumhurbaşkanı bile Pezeşkiyan'dan da daha ilerisinde olan biraz evvel söylediğimiz gibi İran Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı Hüseyin Selami'dir. Kalbini vurdu yani İran'ın.
DÜNYA HERGÜN 550 MİLYAR DOLAR KAYBEDER
Beklenen gelişmeler olarak söyleyeyim; eğer İran Hürmüz Boğazı'nı kapatırsa Brent petrolünün 120 doların üzerine çıkma gibi bir ihtimali var. Ve dünya bu şekilde gittiği takdirde birçok risk analizleri var. Bu Brent petrol ile beraber yani bu çok büyük önemliydi. Hürmüz Boğazı'nı kapattığı andan itibaren hani boğazını sıkıyorsunuz ve boğazını sıktığınız zaman dünya her gün 550 milyar dolar kaybeder.
Brent petrolünün 120 dolara çıkma ihtimali var. Yani dünya gayrisafi yurt içi hasılası her gün binde beş kaybeder. Bu 120 dolar 3. Dünya Savaşına bile yol açar.
İRAN’IN PREJSİTİJİ SARSILDI
A Haber Ankara Temsilcisi Murat Akgün: Beklenen oldu ve İsrail İran'ı vurdu. Beklenen oldu derken iki önemli işaret vardı. Bunlardan bir tanesi hepimizin bildiği gibi Amerika Birleşik Devletleri bölgedeki büyükelçiliklerdeki personelini azaltma yoluna gitti, üslerine alarm verdi. Bir diğer önemli işaret de Amerikan Başkanı Trump'ın dün gece yaptığı açıklamalardaki İsrail, İran'ı vurabilir vurgusuydu.
Bunlardan sonra artık İsrail'in saldırısının bir an meselesi olduğunu düşünmeye başlamıştı herkes veya birçok kişi ve neticede de beklenen oldu. Son bir seneye baktığımız zaman İran'ın prestijinin üst üste çok şiddetli şekilde sarsıldığını görüyoruz. Bunlardan bir tanesi Hamas liderinin Tahran'da sözde güvenli bölgede nokta atışıyla öldürülmesi. Ardından Suriye'de yaşanan rejim değişikliğine, Esad'ın en büyük destekçilerinden biri İran'dı, değil mi? İran'ın buna adeta bir seyirci olması, kalması ve neticede dün akşamdan itibaren bu sabaha karşıdan itibaren yaşananlar. Şimdi bunları yan yana koyduğumuz zaman İran ne yaptı ya da yapamadı ki bu saldırıların ardı arkası kesilmiyor.
HAMANEY’E AÇIK MESAJ: İSTERSEM ÖLDÜRÜRÜM
Bana göre İran aslında bölgede abartılan bir güç ve acziyeti giderek artan bir devlet. Sonuç itibariyle eğer siz bu saldırılara gereken cevabı gereken anda gereken miktarda kapsamda veremezseniz o zaman bu sizin zayıflığınız olarak okunur ve ardı arkası kesilmez. Zaten şu anda yaşanan da budur. Bugünkü saldırılara baktığımız zaman düşünebiliyor musunuz? Genelkurmay Başkanı ölüyor. Devrim Muhafızları komutanı öldürülüyor. Bilim adamları öldürülüyor. Devlet Başkanının danışmanı öldürülüyor. Yani ben bunu şöyle okuyorum; İsrail açık açık şunu söylüyor, İsrail Cumhurbaşkanı'na, eğer istersem seni de öldürürüm. Bak yanındaki en yanındaki danışmanlardan birini bile elemine ettim diyor. Böyle bir ortamda.
NETANYAHU’NUN BÖLGESEL SAVAŞ PLANI
Terör ve güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ: Netanyahu denilen katilin baştan beri bir planı vardı. Gazze'de çırpındıkça bataklığa saplanan bu katil buradan tek çıkış yolunun savaşı bölgeye yaymakta buluyordu. Bu aylar öncesinden bir hedefti. Suriye'yi vurmakla Suriye'ye sıçratmaya çalıştı. Irak ve Lübnan'ı işin içine çekmeye çalıştı. Yemen aynı şekilde ama en geçer akçe bunların içerisinde İran'dı. Bunu bir türlü başaramadı. Yani her denemesine rağmen beklediği ortamı yaratamadı.
Biden kanadında bunu çok denedi ama Trump gelince Netanyahu bu süreci hızlandırdı. Çünkü Trump ezber bozan Türkiye'nin de yönlendirmesiyle İsrail'e karşı tavır alan hatta işte en son o Washington'daki dayaktan sonra Türkiye'yi doğrudan destekleyen Orta Doğu ziyaretlerini İsrail'e uğramadan ziyaretlerini yapan dönem bir devlet başkanı görüntüsü verdi.
İRAN TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK DARBE
Şimdi bu durumda hep İran konusu gündeme getirildi İsrail tarafından. Tek çıkış yoluydu. Çünkü belli ki giderek yalnızlaşacak ve Netanyahu denilen katil artık yavaş yavaş sona yaklaşacak. İşte bu sona yaklaşmayı aşmanın veya bir şekilde bu engellemenin tek yolu İran'ı vurmaktı. Ama İran'ı vururken dahi bunu Amerika'da yanına alarak bu işi yapmak çünkü Amerika'nın desteği olmadan İran'a bu bölgede etki etmesi zor. Fakat Trump'ın da Netanyahu'ya karşı bir nefreti ve bu şekilde de düşünmediği bir anlayış ve fikri var.
Netanyahu denilen katilin başka şansı kalmadığı için Amerika'dan habersiz, Amerika'yı bataklığa çekme adına her an bir saldırı düzenleyebilir. Ve bu saldırı diğerlerinden ayrışır. Yani diğerlerine benzemez diyorduk. Tam da öyle bir süreç gelişti.
Niye? Çünkü evvel benim o kayıkçı kavgası diye adlandırdığım İsrail'le İran arasındaki o danışıklı dövüş işlere benzemiyor bu yapılan. İran bir kere tarihindeki en büyük darbeyi aldı. Yani Tahran'da gidip Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Komutanlığı ve önemli insanları nokta operasyonlarla etkisiz hale getirecek Mossad ve sen habersiz olacaksınız. Bu çok ciddi bir darbe.
İRAN’IN KARŞILIĞI CİDDİ OLAMAZ
Uluslararası ilişkiler uzmanı Dr. Anar Aliyev: İran’ın İsrail’in saldırısına kapsamlı bir cevap verme ihtimali çok düşük. İran köşeye sıkışmış durumda. Şu anda İran dini lideri Hamaney’in etrafındaki kilit isimlerin hemen hepsi öldürülmüş durumda. İran’ın ciddi bir karşılık vermesini beklemiyorum.
SİVİL UÇAKLARI KALKAN YAPTILAR
İran’ın İsrail’e göndermiş olduğu droneler Demir Kubbe’yi aşamaz. İran’ın 2024 yılında İsrail’i hipersonik füzelerle vurduğu zamanda bile Tel Aviv’de bir üsse düşerek zarar verdiğini gördük. Droneların Ürdün sahası üzerinden İsrail düşme ihtimali vardır ama İsrail’in verdiği zararın çok altında bir karşılık olacaktır. İsrail’in saldırı anında İran ve Irak sahasındaki sivil uçakları kalkan yaptığı konuşuluyor.
İRAN İSTİHBARATI UYUDU
İran istihbaratı uçakları göremedi ve ayakta uyudu. Çok ciddi ve zafiyet içerisindeler. İsrail savaş uçakları göstere İran’ın 5 büyük eyaletinin 300’den fazla noktasını vurdu. İran istihbaratı ve İran savunma sistemi bunu önleyecek hiçbir tedbir alamadı. İran artık bölgesel güç niteliğini kaybetmiştir. İran benzeri bir saldırı ile İsrail’e karşılık verecek durumda değil.
HAMANEY TEHDİT ALTINDA! İRAN’IN MOSSAD KORKUSU
İran karşılık vermek için Irak hava sahasını kullanamaz ABD radarlarına takılır Suriye hava sahasına giremez orada İsrail karşılık verir başka savaşların yolu açılır. Ürdün ABD’nin Orta Doğu’daki en önemli üssü orada böyle bir durum olamaz. Geriye tek seçenek hipersonik füzeler kalıyor. Hamaney’in sağ kolu bile öldürülmüş durumda ve Hamaney ciddi bir tehdit altında. İran hipersonik füzeleri kullanırken de tereddüt içinde çünkü Mossad’ın içeride ne kadar yetkiliyi öldürebileceğini ya da nasıl operasyonlar yapacağını bilmiyor.
