Suriye sınırında sıcak saatler! Artan harekatlar kara operasyonunun sinyali mi?

1 Ekim Pazar günü Meclis'in yeni yasama yılı açılışına hazırlandığı anlarda İçişleri Bakanlığını hedef alan bombalı bir saldırı girişimi gerçekleşti. Suriye üzerinden Türkiye'ye paramotorlarla giriş yapan 2 terörist, Kayseri'de bir veterineri katlederek aracını gasp edip Ankara'da İçişleri Bakanlığını hedef aldı. Saldırı kahraman polislerimizin karşılığı ile hedefine ulaşmadı ve 2 terörist yok edildi. İçişleri Bakanlığının hedef alınmasından sonra o gece Irak'ın kuzeyinde terör noktaları yerle bir edilirken yurt içinde de Kahramanlar Operasyonu ile birçok şahıs gözaltına alındı. Irak'ın kuzeyinde terör örgütü PKK'nın yuvalandığı bölgelere pazar gününden itibaren 3 hava harekatı düzenlendi ve hedefler tek tek imha edildi. Dün Ankara'da Milli Savunma Bakanlığında, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Metin Gürak ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın katıldığı bir güvenlik zirvesi yapıldı. Irak Savunma Bakanı dünkü zirveden sonra bugün Türkiye'ye geldi. Öte yandan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İçişleri Bakanlığına saldırı girişiminde bulunan teröristlerin Suriye'de eğitim aldıklarını ve buradan Türkiye'ye giriş yaptıklarını söyledi. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bu saldırıya yanıtının çok sert olacağının altını çizen Bakan Fidan, Irak ve Suriye'de terör örgütlerinin yanında yer alan ülkelere de 'Bölgeden uzak durun' tavsiyesinde bulundu. PKK'NIN KALBİNE OPERASYON Yaşanan tüm gelişmelerin ardından MİT bugün Suriye'de PKK'nın kalbine operasyon düzenledi. Yapılan operasyonda PKK/YPG'ye ait silah ve mühimmat depoları ile saldırı ve sabotaj birimlerinin yer aldığı binalar vuruldu. A Haber canlı yayınına katılan Askeri Stratejist Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe Suriye sınırında operasyonun detaylarını değerlendirdi. Ali Fuat Gökçe'nin canlı yayındaki sözleri: Öncelikle şundan bahsetmek lazım Türkiye, bu operasyonlara terör örgütünü bulunduğu yerde bertaraf etme stratejisi uygulayarak 2016'dan itibaren başlamıştı. Son dönemlerde özellikle Suriye'den gelip Türkiye'nin şehirlerinde saldırı eylemlerinde bulunmak isteyen teröristlere karşı artık sonuç alıcı operasyon yapılması gerekiyordu. Bunun için de TSK özellikle Suriye'nin kuzeyinde ve Irak'ın kuzeyinde son birkaç gündür bu etkili operasyonları yapmaya başladı. Terörle mücadele deyince sadece askeri harekat ya da teröristlerin etkisiz hale getirilmesi düşünülmemelidir. Terörle mücadele topyekün mücadeledir. SANTRALLER NEREDE BULUNUYOR? Türkiye'nin özellikle teröristlerin kullanmış olduğu enerji kaynakları, doğal gaz ve petrol yataklarına yapmış olduğu operasyonları bu şekilde değerlendiririz. Terörle mücadelenin siyasi hukuki boyutları da vardır. Türkiye'ye tehdit olan terör örgütünü tamamen bitirebilmek amacıyla bir mücadeleye girişti. Bundan dolayı da özellikle Rakka bölgesinde ve onun güneyinde bulunan buradaki PKK'nın kullanmış olduğu tüm kaynakları etkisiz hale getirmeye çalışıyor. Bununla birlikte terör örgütünün kullanmak istediği ya da kullandığı elektrik enerjisine bazı santraller etkisiz hale getirilmek isteniyor. Santraller PKK'nın kontrolü altında olan şehirlerin etrafında bulunuyor. 11 EYLÜL SALDIRILARI SONRASI TERÖRİZM YENİ BİR BOYUT KAZANDI 11 Eylül saldırıları sonrası terörizm yeni bir boyut kazandı. Bu dönemde özellikle eleman temininde, maddi kazanç elde etmede finansmanında yeni boyutlar kazandı. Yeni silahlar kullanmaya başladılar. Önceden kalaşnikof, roketatar kullanırken artık drone kullanmaya başladılar. Tank kullanmaya başladılar, füze ve daha uzun menzilde roket kullanmaya başladılar. Kendi teknolojilerini ve taktiklerini değiştirdiler. Bunların eğitimlerini veren hepimiz biliyoruz bu bölgede bu silahları temin edenlerdir. Bu silahı kimden alıyorsa onların ajanları, askeri yetkililerinden eğitim alıyorlardır. TERÖRİSTLER NASIL FİNANSE EDİLİYOR? Finansman da bu şekildedir. Özellikle terörizmin finans kaynaklarını adam kaçırma, banka soygunuydu. Ama son dönemde özellikle post modern terörizm dediğimizde terör örgütleri petrol kuyuları çalıştırmaya başladı. Yine hatta şirketler kurup bu şirketler üzerinden özellikle e-ticaret şirketleri üzerinde maddi kazanç elde etmeye yönelik faaliyetleri var. Türkiye bugün özellikle uyuşturucu kaçakçılığını önlemek burada da enerjiden elde ettikleri maddi kazançları engellemek amacıyla buradaki hedefleri etkisiz hale getirme yoluna gidiyorlar. Emekli albay Mithat Işık da A Haber'e canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu. Işık'ın açıklamalarından derlenenler şu şekilde: Türkiye bu bölgede oluşturulmak istenen adı konmamış bir devlet veya devletçiği veya devletimsi bir yapının bu bölgede çeşitli operasyonlar icra etmişti. İlk operasyonumuz bizim bu bölgeye Fırat Kalkanı ile Cerablus ve El Bab'ı kontrol altına almıştık. Daha sonra yapmış olduğumuz Zeytin Dalı Harekatı ile Afrin bölgesini kontrol altına almıştık. Tel Rıfat ve Menbiç gibi bölgeler Fırat'ın batısında kontrol altına alınmamış bölgeydi. Fırat'ın doğusuna gittiğimiz zaman Barış Pınarı Harekatı ile Resulayn ve Tel Abyad'ı kontrol altına almıştık. Fırat ile Barış Pınarı arasında Ayn El-Arap boşluk kaldı. Şimdi Barış Pınar Harekatı'nın doğusunda Kamışlı ve Haseki bölgesi bizim kontrol altında kalmamıştı. Bizim burada oluşturmak istediğimiz bu 900 km'lik alanda bu Akdeniz'e kadar uzanan bir alandı burası. Burada bizim oluşturmak istediğimiz bölgelerde kontrol altına alamadığımız yerler vardı. Kontrol altına alınmadığı için rejim unsurları bulunuyor, ABD'li unsurlar bulunuyor, zaman zaman da Ruslar rejim ile bu bölgeye gelmiş bulunuyor. Bakıldığı zaman Fırat'ın batısında Rusların doğusunda ABD'lilerin kontrol altına aldığını görüyoruz. Bizim amacımız PKK'nın Kamışlı'dan başlayıp Irak'ın kuzeyinden başlayıp 320 km'lik bu bölgeden Akdeniz'e kadar oluşturmak istediği terör koridorunu biz önlemek istiyoruz. Bunun için de daha önce söylediğim operasyonları bu alanda icra etmek. Bizim burayı kontrol altına alabilmek için diğer unsurlardaki bölgeleri temizlememiz lazım. Bizim bu bölgede Irak'ın kuzeyinde sağlanmış durumda. Başta ABD olmak üzere burada bize düşmanca emeli olan ülkelerin amacı Türkiye'yi bu bölgede oluşturmuş oldukları terörümsi devlet yapısıyla beraber Türkiye'yi kuzeyi hapsetmek. Türkiye'nin güneyinde olan komşularıyla iletişimini kesmektir. Türkiye'nin şuandaki amacı bu bölgedeki derbesiye, Kamışlı, Haseke, Tel Tamer, Ayn İsa, Münbiç, Tel Rıfat ve daha güneyine Deyrizor bölgelerine gittiğimiz zaman bu bölge ekonomik olarak en önemli yerlerinden birisi. PKK terör örgütünün kurmuş oldukları şirketlerle birlikte çıkarmış oldukları petrolü hem rejim güçlerine hem de diğer ticaret şirketlerine satıyor. Ağırlıklı olarak sattıkları Surije rejimine satıyorlar. Kendisine tehdit oluşturan örgütle mücadele etmek yerine onlara ekonomik destek sağlıyor.