Başkan Erdoğan'dan 6'lı koalisyondaki koltuk kavgasına gönderme: Bu millet cevabı 14 Mayıs'ta verir
Son dakika haberleri... Başkan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Kahramanmaraş depremiyle ilgili yapılan çalışmalardan bahseden Başkan Erdoğan, "2 milyon 400 bin insanımıza barınma imkanı sağlıyoruz" dedi. Muhalefete kentsel dönüşüm çıkışı yapan Başkan Erdoğan, "Buradan anamuhalefete sesleniyoruz. Biz kentsel dönüşümden bahsediyoruz, siz kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz orası ayrı." ifadelerini kullandı. Başkan Erdoğan, 6'lı koalisyon masasında yaşanan "koltuk kavgası"na da değinirken; "Bu millet cevabı 14 Mayıs'ta verir." dedi. Grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorusunu yanıtlayan Başkan Erdoğan, Finlandiya'nın NATO üyeliği ile ilgili olarak "Cuma günü verdiğimiz sözü tutacağız." dedi. "Cumhur İttifakı genişleyecek mi?" sorusunu da cevaplayan Erdoğan, "Takip edeceksiniz, duyacaksınız." dedi.
- Gündem
- Giriş Tarihi: 12:23 | 15.03.2023
- Güncelleme Tarihi: 16:19 | 15.03.2023
Başkan Erdoğan, partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Kahramanmaraş depremi ile başlayan Erdoğan, deprem bölgesini 1 yılda ayağa kaldırma sözünü verdiklerini yineleyerek "650 bin afet konutu yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz." dedi. Muhalefetin kentsel dönüşüm projelerine engel olmaya çalıştığını ifade eden Erdoğan, "Buradan anamuhalefete sesleniyoruz. Biz kentsel dönüşümden bahsediyoruz, siz kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz orası ayrı." açıklamasında bulundu. Altılı koalisyon amsasındaki koltuk kavgasına da değinen Başkan Erdoğan, "Masanın altı üstüne geldi. Bu millet cevabı 14 Mayıs'ta verir." dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, deprem bölgesine ilişkin, "Her biri müstakil bir ilçe altyapısıyla inşa edilen konteyner kentleri yaygınlaştırarak çadırlarda kalan vatandaşlarımızı daha insani şartlara kavuşturmak için çalışıyoruz. Gerek yerli konteynerler gerekse Katar'dan gelen konteynerler bunların hepsi altyapısıyla süratle belirlenen yerlere yerleştiriliyor." dedi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda, Şanlıurfa ve Adıyaman'da bu sabah yaşanan sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, selden etkilenen ve adeta afet üstüne afet yaşayan vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.
Bakanların, ekiplerin çalışmaları koordine ettiğini belirten Erdoğan, "Rabbim beterinden korusun." ifadesini kullandı.
Başkan Erdoğan, yaşanan felaketler, hafızalarda ne sıkı muhafaza edilirse onlardan çıkartılacak derslerin o derece güçlü olacağa işaret ederek, Türkiye'nin 6 Şubat sabahına son bir asrın en büyük felaketiyle uyandığını, çok geniş bir etki alanın yanında 11 ilin 62 ilçesinde ağır yıkım ve can kaybına yol açan depremlerin büyüklüklerinin 7,7 ve 7,6 olarak ölçüldüğünü anımsattı.
Yeryüzüne 7 kilometre gibi oldukça yakın bir mesafede ve yoğun yerleşim alanlarının altında gerçekleşen bu depremlerin şiddetinin, benzer büyüklükteki örnekleriyle kıyas edilemeyecek kadar güçlü olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: "İlk depremleri takip eden ve sayısı 16 bin 300'e yaklaşan artçı sarsıntılardan 45'i 5 ila 6, 532'si 4 ile 5 büyüklüğü arasındaydı. Bir başka ifadeyle felaket bölgesi neredeyse 600'e yakın müstakil deprem büyüklüğünde artçıyla sarsılmayı sürdürdü. Depreme ağır kış şartlarının yaşandığı günlerde yakalandık buna rağmen devlet ve millet olarak felaket haberini alır almaz yıkımın ve kışın zorluklarını aşarak deprem bölgesine koştuk. Bakanlarımız felaketten birkaç saat sonra depremin vurduğu şehirlerimize ulaşarak çalışmaları koordine etmeye başladı. Bölgedeki idari kapasiteyi, diğer şehirlerden mülki idare amirlerimizle, sahada görev yapan birimlerin personeliyle destekledik. AFAD'dan madencilerimize kadar ülkemizdeki tüm arama kurtarma ekiplerini, uluslararası yardım çağrımıza binen 90 ülkeden gelen arama kurtarma ekiplerini, tüm ekipman ve personeliyle belediyelerimizi, askerlerimizi, polislerimizi, jandarmalarımızı, bekçilerimizi, sağlıkçılarımızı, karayolcularımızı, ormancılarımızı DSİ'cilerimizi, sivil toplum kuruluşlarımızı ve gönüllülerimizi, velhasıl böyle bir felakette ihtiyaç duyulacak kim varsa herkesi bölgeye yönlendirdik."