Ateş hattının Nene Hatun’ları! Yangının önüne set oldular
Son dakika haberine göre: Osmanlı-Rus Savaşı’nda tarihe adını yazdıran Nene Hatun gibi kahraman Anadolu kadını, Akdeniz ve Ege'de meydana gelen orman yangınında da en önde yer aldı. Yangında yer alan kadınlarımız yeri geliyor kürek sallayıp tırmık çekiyor, yeri geliyor su taşıyorlar.
Kadınlar, sırtlarında taşıdıkları tırmık, kürek veya çapa ile söndürülen alanların soğutma çalışmalarına destek veriyor, alev savaşçılarına su ve yemek taşıyarak destek oluyor. Köyceğiz Çayhisar'daki söndürme çalışmalarına katılan Nene Hatun'lar, SABAH'a konuştu.
Pınar mahallesinde yapılan anonstan yangını duyup koşarak Çayhisar'a geldiğini söyleyen Gülizar Tabanca, "Küreğimizi, tırmığımızı alıp geldik. Kendi köyümüz kurtuldu ama burada yangın sürüyor. Buradan dolaşıp gelebilir köyümüze, yani her yer orman. Elimizden geleni yapıyoruz, su taşıyoruz, tırmığımız var, gerektiğinde onu kullanacağız" dedi.
Bir haftadır mücadele verdiklerini anlatan Müşare Demir ise "Gücümüz yettiği kadar çalışıyoruz. Yeri geliyor kürek sallıyor, yeri geliyor tırmık çekiyoruz, bazen de su taşıyoruz. Köyümüzde yangınla mücadele için tüm imkanlar kullanılıyor. Devlet burada, geliyorlar. Bir sürü yangın var hangi birine yetişecekler? Uçaklar ve helikopterler çalışıyor sürekli. Bizi bitiremezler, biz yine yeşertiriz, yine dikeriz ağaçlarımızı" diye konuştu. Gülperi Uğurlu da, "4-5 gündür sabah erkenden gelip akşama kadar çalışıyoruz. Durumlar kötü tabii ki, ormanlarımız yanıyor. Gördüğümüz kadarıyla söndürme çalışmalarındaki imkanlar gayet iyi. TOMA'lar, arazözler, helikopterler ve uçaklar... Devlet burada var. Her yerde büyük yangınlar var. Devlet hangi birisine yetişsin? Biz tırmıklama yapıyoruz, su taşıyoruz. Son gücümüze kadar çalışıyoruz" dedi.
EVDE OTURUP İZLEYEMEDİM
Kırklareli'nde yaşayan ve gönüllü olarak Marmaris'e geldiğini kaydeden Feriha Gamlı şunları söyledi: "Haberleri görünce yaşananları evden izlemek istemedim. Bir şekilde 'Gidip işin bir ucundan tutayım' dedim. Dün kendi arabamla 800 kilometre yol yaptım ve buraya geldim. Gece uyuyamadım, 2 saatlik uykuyla duruyorum. Dün Ağala köyündeydim, oradaki çalışmalara katıldım. Bugün burasının daha kötü olduğunu duyup geldim. Gönüllü olarak buradayım. Beni buraya getiren şey doğa sevgisi. Gelecek nesillere bırakacağımız tek mirasımız da bu."