Başkan Erdoğan: Muhtarlık seçimlerinin yerel seçimlerden ayrılmasında yarar var

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde İstanbul muhtarlarına hitap etti.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

"MUHTARLIK SEÇİMLERİNİN YEREL SEÇİMLERDEN AYRILMASINDA YARAR VAR"

Muhtarlık seçimlerin de belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği seçimlerinden ayrılmasında yarar var. Muhtarlık seçimlerinin belediye başkanlığı seçimlerinden önce veya sonra yapılmasının her iki seçimin daha sağlıklı yürümesini temin edecektir. Muhtarlarımızın özlük haklarının yanında silah dediniz, silah da verdik, hem de geri iade edilmemek üzere. İçişleri Bakanlığımız bünyesinde Muhtarlık Bilgi Sistemi'ni de biz kurduk. Bu muhtarlık müessesine verdiğimiz önemin bir ifadesidir. Valilerimize, kaymakamlarımıza ve belediye başkanlarımıza muhtarlarımızla yakından ilgilenmeleri konusunda kesin talimatlarımız var. İnşallah önümüzdeki dönemlerimizde sizlerle el birliği içinde çok daha büyük hizmetlere beraberce imza atacağız.

"PEK ÇOK YANLIŞI ORTAYA ÇIKARDIK"

YSK'nın İstanbul seçimlerine yenilenmesine karar vermesi hiç şüphesiz sizin için de gündem maddesidir. Seçimlerin verilmesi kararının niçin yenilendiğini sizlerle paylaşmak istiyorum. Sandık kurulu başkanı ve bir üyesinin kamu görevlisi veya memur olması şartı getirilmiştir. Herhangi bir işçi, sözleşmeli veya farketmez sandık kuruluna başkan olamaz veya ikinci bir üye olamaz. Niye? Çünkü memur olması şart. 657 sayılı kanunla ilgili bir memur. İlk seçim kurulları, sandık kurulu memur üyelerinin listelerini partilere vermediği için 24 Haziran 2018'de seçimlerinde bu kuralın ne derece uygulandığını bilmiyoruz. Bu konudaki sorunu 31 Mart seçimlerinde büyükşehir seçimlerinde aradaki farkın azalması sebebiyle mercek altına alınca tespit ettik. İnceleme ve araştırmalarımızda sadece sandık kurulu üyeleriyle ilgili usulsüzlüğü belirlemekle kalmadık kasıtlı veya sehven yapılmış pek çok yanlışı ortaya çıkardık.

BAŞKAN ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

"YSK HAKLI OLARAK SEÇİMİN YENİLENMESİ KARARINI VERMİŞTİR"

Toplamda 42 bine tekabül eden 123 sandık ortaya çıkmıştır. Bugün itibarıyla artık 123 sandıktaki 42 bin oyun akıbetinin tespiti mümkün değildir. Çünkü oylar çalındı. Aradaki farkın 13 binlere düşmüş olmasını da kendileri de itiraf ediyor. 29 binden 13 bine kadar iniyor. Burada bir şaibe yok mu? Bir şeyler çalınmadı mı? 16 bin oy çalındı. Öyleyse yenilenmesi şartına buna benzer birçok usulsüzlükler sebebiyle YSK haklı olarak seçimin yenilenmesi kararını vermiştir. YSK'nın kararı sadece sandık kurulu üyelerinin usulüne uygun atanmamış olmasına dayanmıyor. Kurul kararını verirken hem bu durumu hem de sandıklardaki usulsüzlükleri dikkate almıştır. Buna karşılık aynı kurul AK Parti olarak bizim Büyükçekmece, MHP'nin Maltepe'yle ilgili itirazlarımızı reddetmiştir. Biz bu kararı saygıyla karşıladık.

İstanbul'da yaklaşık 62 bin sandık kurulu üyesinden 20 bine yakını kanuna aykırı atanmıştır. 5388'i mühürsüz, 694'ü imzasız, 234'ü tamamen boş, 498'i eksik doldurulmuştu. Bunlar sadece bizim tespit edebildiğimiz usulsüzlüklerdi.

42 bin oya tekabül eden 123 sandık ortaya çıkarılmıştır. Oyları çaldılar bu kadar basit. 16 bin oy çalındı. Yüksek Seçim Kurulu haklı olarak seçimin yenilenmesi kararını vermiştir. Kendi kurdukları dünyanın dışındaki her şeye gözlerini kapatanlar gerçekleri duymuyor. 26 ilçenin her birinde ilçe belediye başkanlığında sonucu değiştirmeyen oylar büyükşehirde seçimin sonucunu tersine çevirebiliyor, mesele bu.

Büyükçekmece'deki mücadelemiz maalesef olumsuz sonuçlandı. Hukuka saygımız gereği kararı eleştirebiliriz ama sonuca da saygı duyarız.

Muhtarlarımız sandığın ne anlama geldiğini çok iyi bilir, biz CHP adayının mazbatasının alınıp AK Partili adaya verilmesini istemedik.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin yenilenmesi kararını, ülkemizi karalamak, demokrasimizi lekelemek için bir fırsata dönüştürmeye çalışanlara, cevabı hep birlikte 23 Haziran'da, gelin beraber verelim.

Türkiye tek parti baskısından, terör örgütlerinin katliamlarına, krizlerden buhranlara kadar pek çok badireyi atlatarak bugünlere geldi.

Türkiye'ye demokrasi getirdiklerini söyleyenler ise 1946'da açık oy, gizli tasnif yöntemini uyguluyorlardı. Bunu yapan o dönemin CHP'lileriydi.

28 Şubat'tan 27 Nisan bildirisine hatta 15 Temmuz'a kadar sayısız sabıkaları var, Kandil'dekilerle iş birliği yapanlar bunlar, bölücü terör örgütünden aleni destek almaktan da FETÖ taşeronluğundan da asla çekinmezler.

Bizim için başka çıkış yolu yok. Türkiye için demokrasiden başka çözüm yolu görmüyoruz.

Kim bizi ayırmaya gayret ediyorsa karşısında benim muhtar kardeşlerimi bulacak.

Birileri sürekli ülkemizin başına kara bulutlar toplamaya, dışarıya karşı olumsuz tablo o çizmeye çalışıyor.

Ezanlarımızın dinmemesi, bayrağımızın inmemesi için tüm gücümüzle vatanımızı savunacağız.