Son dakika: Cumhurbaşkanlığı'ndan ABD heyetinin temaslarıyla ilgili açıklama

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD heyetinin Türkiye temaslarıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, basın toplantısı düzenledi.

Kalın'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Çekilme sürecinin nasıl ilerleyeceğini detaylı konuştuk. Sayın Trump'ın çekilme kararından memnuniyet duyuyoruz. DEAŞ ile mücadelede herhangi bir duraklama söz konusu değil. PKK, PYD Kürt kardeşlerimizin temsilcisi olamazlar. Suriye Kürtleri ile YPG'nin karıştırılmasına tepki verdik. YPG, PYD'ye destek konusu Trump yönetimi için bir sorun olmaya devam ediyor. Çekilme terör örgütlerine yeni fırsat alanı yaratmamalı. Bizim YPG konusundaki tavrımız net. Münbiç yol haritası mutabık kalındığı şekilde uygulanmalı. Kürtler de dahil olmak üzere Suriye'de hiçbir sivilin canı ve malının zarar görmemesi için Türkiye üzerine düşeni yerine getiriyor, getirecek.

BOLTON'A TEYİTLİ RANDEVU SÖZÜ YOKTU
Sayın Cumhurbaşkanımızın Bolton'a teyitli randevu sözü yoktu. Böyle bir talep söz konusuydu ama teyit etmemiştik. Bolton'ın muhatabı bellidir buna gerek duyulmalı bunu tepki gibi değerlendirmek doğru olmaz. Bolton'ın İsrail'deki açıklamaları tepkiye neden oldu. 'Türkiye Kürtleri katledecek' gibi argümanlar PKK propagandasıdır.

BOLTON'A İKİ DOSYA VERDİM
Yavaşlama diye bir şey söz konusu değil. 18 ya da 19 Aralık tarihinde bunu resmen kamuoyuna duyurdular. Bize verilen süreler 60-100 gün şimdi 120 gün telaffuz ediliyor bilinçli bir geciktirme görülmüyor. Bolton'a 2 dosya verdim ikisi de kırmızı dosyaydı. Birisi Türkiye'nin Kürt kardeşlerimize yönelik kucaklayıcı politikasına ait bir dosyaydı. Diğeri de PKK YPG'nin insan hakları ihlallerini içeren bir dosyaydı.



PLANLANMIŞ BİR GÖRÜŞME YOK
Şu anda Erdoğan ile Trump'ın planlanmış bir görüşmesi yok.

TÜRKİYE EN BÜYÜK HASSASİYETİ GÖSTEREN ÜLKEDİR
Silahların toplanması meselesini detaylı konuştuk. Bu konuda çalışma yaptıklarını söylediler. Asıl önemli olan buradan çekilirken geride neyin nasıl bırakılacağı, silahların toplanıp toplanmayacağı, oradaki Amerikan üslerinin akıbetinin ne olacağı ve ABD'nin artık kendileri için de ciddi bir maliyet haline gelen YPG ile angajmanlarını ne zaman ve ne şekilde sonlandıracağı meseleleridir. Fırat'ın doğusunun terör unsurlarından ve tehditlerinden bütünüyle temizlenmesi de elbette bu şarta bağlıdır. Oradaki Kürtler de dahil olmak üzere sivillerin can ve mal güvenliğinin sağlanması konusunda Türkiye, en büyük hassasiyeti gösteren ülkedir. Ama hiç kimse Türkiye'nin bir terör örgütüne güvence vermesini, onu şu veya bu gerekçeyle aklayıp meşrulaştırmasını beklemesin.

ÜS KONUSUNDA ÇALIŞMA YAPIYORLAR
16 üs konusunda da çalışma yaptıklarını anlıyorum.

DETAYLANACAĞINI UMUYORUZ
ABD, Irak ve Afganistan'dan çekilirken silahlarla ilgili farklı uygulamalar sergilemişti. Bu çekilme planlarının detaylarını hala çalışıyorlar. Bizimle çalışırken daha da detaylanacağını umuyoruz, bizim tavrımız net. Obama yönetiminden devralınan bu uygulamanın Trump yönetimine de zarar verdiğini görüyor, Trump'ın da farkında olduğunu farkediyoruz.

BİZ HER TÜRLÜ ADIMA HAZIRIZ
Biz herkesle koordinasyon yapar ama kimseden karar almayız. Bugün Cumhurbaşkanımız da ifade etti, biz her türlü adıma hazırırız. Terörle ilgili her türlü kabiliyetlere de sahibiz. Münbiç konusunda askerler tarafından atılan gerekli adımlar var. YPG'nin tamamen çekilip yerel unsurlara devretmesi gerekiyor.

Başkan Erdoğandan flaş John Bolton açıklaması