Başkan Erdoğan: Kültür köklerimizde de cinsiyet ayrımı yoktur
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Turkuvaz Medya'nın da sponsoru olduğu 3. Kadın ve Adalet Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Bizim kültür köklerimizde de cinsiyet ayrımcılığı yoktur. Batı ülkelerinde insan hakları tartışmalarının gerisinde yaşanmış çok büyük acılar var." dedi. Öte yandan Erdoğan konuşmasında "Şahsen siyasetin hangi kademesinde söz sahibi olmuşsam orada kadınlarımıza alan açmaktan onlarla birlikte yol yürümekten daima şeref duydum, onur duydum." ifadelerine yer verdi. 'Uzun yıllar ülkemizi esir alan ideolojik tartışmalarda kadının hep bir sembol olarak kullanılması doğrusu bizi çok rahatsız etmiştir' sözlerine yer veren Erdoğan, "Milletimizin değerlerine, kültürüne, tarihine düşmanlıklarını alenen ifade edemeyenler, husumetlerini genç kızlarımızın, eşlerimizin, annelerimizin başörtüleri üzerinden sahaya yansıtmaya çalışmışlardır." açıklamasında bulundu.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Turkuvaz Medya'nın da sponsoru olduğu 3. Kadın ve Adalet Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
Kadın ailenin hem ayrılmaz bir parçası hem de lokomotifidir. Aile, kadın ve erkeğin ortaklığında devam eden hayati bir meseledir. Öyle sanıldığı gibi geçim işlerinin erkeğe ev işlerinin kadınlara yüklenmesi söz konusu değildir. Aile toplumunun güçlü olmadığı bir ülkenin geleceği kadın için de, erkek için de karanlıktır.
"KÖKLERİMİZDE DE CİNSİYET AYRIMI YOKTUR"
Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü sözü bizim her alanda rehberimizdir. Kadınları ve erkekleri belli yükümlülükler içinde tutma anlayışı sonradan ortaya çıkmıştır. Kadına ayrımcılık yapmamız mümkün değildir. Fıtratın gereği, tüm yaratılanlara aynı bakmaktır. Köklerimizde de cinsiyet ayrımı yoktur. Konuşmama dikkat ederseniz, hanımefendiler, beyefendiler diye başladım. Bizde efendi kavramı hem unvan hem isimdir. Mecazi anlamı da ağır başlı demektir. Bu kavram çok güzel göndermelere sahiptir.
Batı ülkelerinde insan hakları tartışmalarının gerisinde yaşanmış çok büyük acılar var.

"BİRLİKTE YOL YÜRÜMEKTEN DAİMA ŞEREF DUYDUM"
Dün kadını en bayağısından bir meta olarak kullanan zihniyetin bugün kadını yine meta anlayışıyla ama bu defa eşitlik ambalajı içinde kullanıyor olması bizim için şaşırtıcı değildir. Asırlar boyunca insanları boyunlarına, ayaklarına, kollarına zincir vurarak kitleler halinde mal gibi satan ve çalıştıran, bunlar için de kadınları ve çocukları daha da aşağılayan bir dünyanın kodları bize ait değildir.
Şahsen siyasetin hangi kademesinde söz sahibi olmuşsam orada kadınlarımıza alan açmaktan onlarla birlikte yol yürümekten daima şeref duydum, onur duydum. Bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 53'ü AK Partili olmak üzere 104 kadın milletvekili bulunuyor. Meclis'in yüzde 17,5'ini oluşturan bu sayı yeterli olmamakla birlikte tarihi bir rekorun seviyesi ve ifadesidir. Batı'da bugün bizim yaşlılarımıza verdiğimiz önemi veren bir başka ülke yoktur, biz bir numarayız. Dünyada, en az gelişmiş ülkelere destek noktasında, milli gelire oranla bir numaralı ülke Türkiye'dir.
BAŞKAN ERDOĞAN'IN KONUŞMASININ TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN...
Ülkemizdeki üniversitelerde görev yapan öğretim elemanlarının yarıya yakını, yüzde 44'ten fazlası kadındır. Mimarlarımızın ve avukatlarımızın da yine yaklaşık yüzde 44'ü kadınlardan oluşuyor. Hakim ve savcılarımızın yüzde 31'inden, diplomatlarımızın yüzde 20'den fazlası kadındır. Kadın oranı öğretmenlerde yüzde 56'yı, bankacılarda ise yüzde 51'i buluyor.
"MİLLETİMİZİN DEĞERLERİNE DÜŞMANLIKLARINI BAŞÖRTÜSÜ ÜZERİNDEN YANSITTILAR"
Uzun yıllar ülkemizi esir alan ideolojik tartışmalarda kadının hep bir sembol olarak kullanılması doğrusu bizi çok rahatsız etmiştir. Milletimizin değerlerine, kültürüne, tarihine düşmanlıklarını alenen ifade edemeyenler, husumetlerini genç kızlarımızın, eşlerimizin, annelerimizin başörtüleri üzerinden sahaya yansıtmaya çalışmışlardır.

"PARTİMİZİ KURARKEN ADALETİ ÖZELLİKLE PARTİMİZİN ADINA KOYDUK"
Adalet kavramı hep peşinden koşulan, tartışılan bir alan olarak dikkat çekiyor. Partimizi kurarken adaleti özellikle partimizin adına koyduk. Herkese hakkını vermek demek, bir şeyi herkese vermek demektir. Herkese her şeyi eşit vermek anlamına gelmiyor. Büyük ile küçüğü aynı teraziye koyamazsınız. Güçlü ile güçsüzü aynı maratonda koşturamazsınız. Kadınla, erkeği 100 metrede koşturmak olur mu? Fıtrata uygun olan kadının kadınla, erkeğin erkekle koşmasıdır. Zalimle, mazlumu aynı apartmana koyamazsınız.
"ADALET HAKLARIN ADİL ŞEKİLDE DAĞITILMASI DEMEKTİR"
"Her şeyi yerli yerine koymazsak, zulüm yoluna girmiş oluruz. Adalet hakların adil şekilde dağıtılması demektir. Kadını ve erkeği aynı çizgiden başlamaya zorlamak adil görünmüyor. Ülkemizde de bu konuda geçmişte yapılan yanlışlar var. İdeolojik tartışmalarda kadının sembol olarak kullanılması bizi hep rahatsız etmiştir.

Çalışma, Sosyal Hizmetler Ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tablo hediye etti.

KADEM Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hediye takdim etti.
GÜNÜN MANŞETLERİ İÇİN TIKLAYIN