Zafer Çağlayan hakkında yeni karar

Ekonomi eski bakanı Zafer Çağlayan hakkında ABD'de açılan Rıza Sarraf davasından tutuklama kararı çıkarıldı. Konu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a da soruldu. Dava ile ilgili sert konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Bu işlerin arkasından çok pis kokular geliyor' dedi. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de davanın hukuk açısından skandal olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ekonomi Eski Bakanı Zafer Çağlayan'a ABD'den açılan davayı, "Bu konu çok ilginç bir konu. Hukuki bir mantık içinde açıklamak mümkün değil" sözleriyle değerlendirdi. "Bu işlerin arkasından çok pis kokular geliyor" dedi.
"ARDINDAN ÇOK PİS KOKULAR GELİYOR"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD'deki Rıza Sarraf davasına eski ekonomi bakanı Zafer Çağlayan'ın adının dahil edilmesiyle ilgili bir soruya," Burada bizim eski Ekonomi Bakanımıza yönelik atılan bu adımı, açık söylüyorum, ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yönelik bir adım olarak değerlendiriyorum" dedi. "Atılan bu adımlar tamamen siyasidir. ABD bir defa bu konuyu gözden geçirmesi lazım. Bu işlerin arkasından çok pis kokular geliyor. Rıza Sarraf olayı da öyledir" diyen Erdoğan açıklamasını şu sözlerle sürdürdü; Bu konu gerçekten çok çok ilginç bir konu. Şu anda bunu hukuki bir mantık içerisinde yorumlamak zaten mümkün değil. Burada bizim eski Ekonomi Bakanımıza yönelik atılan bu adımı, açık söylüyorum, ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yönelik bir adım olarak değerlendiriyorum.
Zira burada şahsına yönelik bir iddiayı ortaya koyabilmiş değiller. Neymiş 'İran'la ilgili yaptırımları delmiş' İran'a biz bir defa herhangi bir yaptırım uygulama kararı Türkiye olarak almadık ki. Bizim İran'la ikili ilişkilerimiz var, hassas ilişkilerimiz var. İran'dan özellikle doğalgazımızın, petrolün bir kısmını oradan alıyoruz. Biz bunu kendilerine de o zaman söyledik. Ben bunları Sayın Obama'ya da söyledim, diğer bu konularla ilgilenen kişilerine, başta Dışişleri Bakanları olmak üzere onlara da söyledik. Yani dedik 'Biz burada böyle bir yaptırım içerisine girmeyiz.' Bu ekonomik ilişkileri yürüten bakanımız kim? Ekonomi Bakanı. Ekonomi Bakanı hükümetin attığı bu adıma ne yapacaktır? Uygulayanlardan bir tanesi olacaktır. Dolayısıyla atılan bu adımlar tamamen siyasidir. Amerika bir defa bu konuyu -tabii bu gidişimizde orada da inşallah görüşme fırsatı buluruz- gözden geçirmesi lazım. Bu işlerin arkasından çok pis kokular geliyor. Rıza Sarraf olayı da öyledir. Halk Bankamızın Genel Müdür Muavini Hakan Bey ile ilgili konu da öyledir. Bunların hepsi. Diğer isimler yine öyledir."
ADALET BAKANINDAN ÇOK SERT TEPKİ
Adalet Bakanı Abduhhamit Gül'den de ABD'ye çok sert tepki geldi.
İstanbul'da konuşan Bakan Gül, davayı hukuk açısından skandal olarak değerlendirdi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, ABD'deki davaya eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın dahil edildiği iddialarına ilişkin, "Bu iddialar aslında Türkiye'de Türk Devleti'ni ele geçirmeye çalışan FETÖ terör örgütü mensuplarınca kullanılmış, atılmış bir sakızdır. Bu sakızı alıp çiğnemeye çalışmak gerçekten hukuk devleti bakımından, hukuk açısından çok büyük bir skandaldır." dedi. Gül, Haliç Kongre Merkezi'nde katılacağı program öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, son zamanlarda basına da yansıdığı şekliyle, ABD'de Türkiye'de bazı isimlere yönelik iddianameler hazırlandığının kamuoyuna ve basına yansıdığını hatırlattı.
Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayan Gül, şöyle konuştu:
"Türkiye'de hukuk, işleyen bir sistem olarak, bağımsız, tarafsız bir şekilde hayatiyetini sürdürmektedir. Türkiye'de eski bakanlık yapmış arkadaşımız ve ilgilerle, vatandaşlarımızla ilgili yapılan bu iddianamelerin hukuki bir tarafı bulunmamaktadır. Esasen Türk kamuoyu da bu iddiaları 17-25 Aralık sürecinde çok duydu. ABD'de muhtemelen belli ekiplerin hazırlamış olduğunu düşündüğümüz, yani ABD'nin kendi devlet ya da yargının ortak kararı olarak değil de farklı birtakım iddialarla, siyasi mülahazalarla hazırlandığını düşündüğümüz bir iddianame söz konusu. Bu iddianamede ortaya konan ifadelerin, 17-25 Aralık darbe girişiminde söylenen iddiaların birebir örtüştüğü konularla aynı olması çok dikkat çekici ve bu iddianameyi hazırlayan kişilerin de FETÖ terör örgütüyle irtibatlarının basına, kamuoyuna yansıdığı da bir gerçek. Dolayısıyla bu iddialar aslında Türkiye'de Türk Devleti'ni ele geçirmeye çalışan FETÖ terör örgütü mensuplarınca kullanılmış, atılmış bir sakızdır. Bu sakızı alıp çiğnemeye çalışmak gerçekten hukuk devleti bakımından, hukuk açısından çok büyük bir skandaldır. Ben bunun ABD hukuk sisteminin de itibarına gölge düşüreceğini düşünüyorum, inanıyorum."
Bakan Gül, bu iddiaların mesnetsiz olduğunu belirterek, bunları illegal şekilde piyasaya sunanların FETÖ terör örgütü mensubu, yöneticisi olarak cezaevlerinde olduğunun, yargılandığının ve mahkum olduğunun açık olduğunu söyledi.
Hiçbir hukuki belge niteliği taşımayan bu iddialara, ABD'de bir savcılığın itibar etmeyeceğini düşündüklerini dile getiren Gül, ABD yargısının da FETÖ mensuplarınca hazırlanan iddialarla ilgili, Türkiye Cumhuriyeti gibi büyük, kadim, ABD ile müttefik olan ülkeyle ilişkilerini bir şekilde zedeleyecek, Türk halkını da rencide edecek bu tür siyasal yaklaşımlar içerisinde olmayacağını görmek istediklerini vurguladı.
ZAFER ÇAĞLAYAN İÇİN TUTUKLAMA ÇIKTI
Öte yandan, New York Güney Bölgesi Başsavcılığı ek iddianame hazırladı.
New York Güney Bölgesi başsavcısı, ABD'nin İran'a karşı uyguladığı ambargoyu delme suçlamasıyla açılan davaya dahil edilen 4 ismin tutuklanması yönündeki kararı jüriye sundu. Jüri yapılan oylama sonucu tutuklama kararını kabul etti.
Ve dört yeni isim için tutuklama kararı alındı.
O isimler arasında eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da bulunuyor.
Böylece Sarraf davasında yargılanan kişi sayısı ikisi tutuklu olmak üzere toplam dokuz kişiye çıkmış oldu.
