Başbakan Yıldırım'dan CHP'li vekile sert sözler: Densiz, terbiyesiz

Başbakan Binali Yıldırım, İzmir'deki "Evet" mitinginde CHP'li vekil Hüsnü Bozkurt'un "Evet'çileri denize dökeriz" sözlerine çok sert tepki gösterdi. Yıldırım, "Hiç kimse bu ülkenin evlatlarını Evet dediler diye denize dökme densizliğinde, terbiyesizliğinde bulunamaz. Tehdit edemez. Bu dil ayrıştırıcı bir dildir. Bu bölücü bir dildir. Siyasetin dili bu olamaz. İzmir bu edepsiz dili asla kabul etmez." dedi.

Başbakan Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Samimiyetin şehri İzmir. Seni yürekten selamlıyorum. Bugün İzmir Cumhurbaşkanını ağırlıyor. İzmir geleceğimizin sembol şehridir. Dünya şehridir İzmir dünya şehri... İzmir hem Mustafa Kemal Atatürk'ü hem Adnan Menderes'i bağrına basan şehirdir. İzmir demokrasiyi cumhuriyeti kucaklayan şehirdir. İzmir demokrat parti kurulduğunda en öndeydi. Evladına hemşehrisine Adnan Menderes'e sahip çıktı. 46 seçimlerinde İzmir Demokrat Parti'ye yüzde 70 oy verdi. 1950'de İzmir Demokrat Parti'yi tek başına iktidara getirdi.

İZMİR CEZALANDIRILDI, İHMAL EDİLDİ

Merhum Adnan Menderes'ten sonra cezalandırıldı. İhmal edildi.Ege'nin incisi Akdeniz'in huzur limanı İzmir yatırımlardan hizmetlerden hakkını alamadı. Sevgili İzmirliler biz Cumhurbaşkanımızdan bir şey öğrendik. Şehirlerimize hizmet ederken eser bırakırken kriterimiz ölçümüz asla siyaset olmadı. Önümüzden sandık kalktıktan sonra oyları bir kenara bıraktık Türkiye'nin tamamı için İzmir'in tamamı için projeler hizmetler yaptık. Biz İzmir'e hep böyle yaklaştık.

YAŞAM TARZI İSTİSMARCILIĞI YAPMADIK

İzmir'i korkutan olmadık. Yaşam tarzı üzerinden istismar siyaseti yapmadık. Kutuplaştıran, ayrıştıran olmadık. Hep gönül diliyle konuştuk. Biz boş konuşmadık. Eserlerimiz konuştu. Herkesin Başbakanı herkesin hükümeti olduk. Çünkü üzerimizde 80 milyonun hakkı var. Kimsenin dili, kültürü, fikri inancı asla karışılabilir bir şey olarak görmedik.

DÜŞMANI DENİZE BİRLİKTE DÖKTÜK

Kimse evet diyenleri hayır diyenleri ayrıştıramaz. Biz 9 Eylül 1922'de burada düşmanı denize birlikte döktük. Silahla, kazmayla, kürekle, duayla bu mücadele İzmir'e kadar devam etti. Ve Ege'de düşmanı denize döktük. Bu zafer bizimdir. Hepimizindir. Cumhuriyet hepimizindir. Kimse Cumhuriyetimize el uzatamaz, dil uzatamaz.

TERBİYESİZ, DENSİZ, EDEPSİZ...

Ancak hiç kimse aynı zamanda bu ülkenin evlatlarını evet dediler diye denize dökme densizliğinde, terbiyesizliğinde bulunamaz. Tehdit edemez. Bu dil ayrıştırıcı bir dildir. Bu bölücü bir dildir. Siyasetin dili bu olamaz. İzmir bu edepsiz dili asla kabul etmez. Bunun cevabını demokrasiyle evet diyerek vermeye hazır mısın İzmir?

HAYIR KAMPANYASINI YÜRÜTENLER "KRİZ OLSUN" DİYOR

Şuna dikkat çekmek isterim. Hayır diyenler ülkeye ne vaadediyor? Rota, istikamet çizen var mı? Mevcut durum devam etsin. Kriz kaos darbe üreten bu sistem devam etsin diyorlar. Ama evet demek değişim, dönüşüm reform demektir. Kalkınma demektir.