Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mısır'daki bir kazıda antik mezarlık alanında altın dilli mumyalar çıktı. Mumyaların çok fazla tahrip olmuş olmasından üzüntü duyan uzmanlar, ölenlerin dillerinin sökülüp yerine altın dil takılmasının bir sebebi olduğunu açıkladı. Gerçeği görünce şaşırmamak mümkün değil...

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mısır'da arkeologlar, ölümden sonraki hayatın bir parçasını anlatan bir mit olan altın dilli mumyaların olduğu eski bir mezar keşfetti.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Yüzlerce mezarlığı kapsayan Qewasina'daki mumyaların sayısının çok fazla olduğu belirtiliyor.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

OSİRİSLE KONUŞMAK İÇİN…

Uzmanlara göre mumyalanan kişilerin gerçek dilleri yerinden çıkarılmış ve altın dil takılmış. Böylece diğer tarafta tanrı Osiris ile konuşmak mümkün oluyor.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mısır mitolojisinde Osiris 'yeraltının efendisi' olarak biliniyor. Eski Mısır mitolojisinin en önemli tanrılarından biri olarak görülen Osiris, ölülerin yargıçlığını yapıyor. Eski inanışa göre Osiris, altın dil nedeniyle fanilere merhamet ediyor.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mezarların yanında aynı zamanda hamamböceği ve nilüfer çiçeği şeklinde biçimler verilmiş altın yongalar da bulundu.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Yine mumyalama için olduğu düşünülen bir cenaze süsü, hayvan figürlü bir taş ve çanak çömlek de bulunan kalıntılar arasında.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Ancak mumyaların durumunun kötü olması nedeniyle arkeoloji dünyası biraz hayal kırıklığı yaşıyor. Bazı dillerin tamamen parçalanmış olduğu görüldü.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Uzmanlara göre mezarlık yerleşkesinde 3 farklı seviyeden insan var ve bu seviyelere göre dizilmiş durumdalar.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Geçtiğimiz Şubat ayında da Mısır'daki arkeologlar 2 bin yıllık bir mezarlık olan Taposiris Magna'da altın dilli bir mumya bulmuşlardı.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Aynı zamanda bu bölge Mısır'ın en ünlü kraliçelerinden biri olan Kleopatra'nın da mezarının olduğundan şüphelenilen yer.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

ÇIĞLIK ATAN MUMYA...

Mısır'da arkeologlar ve radyologlar tarafından yürütülen araştırma sonunda, 'çığlık atan mumya' olarak bilinen Mısırlı prensesin 3 bin yıl önce kalp krizi nedeniyle yaşamını yitirdiği belirlendi. Prensesin damar sertleşmesi ve koroner kalp hastalığından mustarip olduğu ve bunun sonucunda ani bir şekilde yaşamını yitirdiği belirtildi.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mısır bilimci Doktor Zahi Hawass, bulgularını şöyle açıkladı; "Çığlık atan kadının cansız bedeninin saatler sonrasına kadar keşfedilmemiş olabileceğini varsayıyoruz, bu da ölüm katılaşmasını sağlamaya yetecek bir süre.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Mumyalama işlemini yapanların, kadının büzülmüş bedenini çürümeden ya da gevşemeden önce mumyaladığını düşünüyoruz. Bu nedenle kadının ağzını kapalı tutamadılar ya da bedenine yatış pozisyonu veremediler, ki bu diğer mumyalarla karşılaştırıldığında alışılmadık bir durum. Böylece ölüm anındaki yüz ifadesi ve duruşu korunmuş oldu."

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Yüzündeki acı dolu ifade nedeniyle 'çığlık atan mumya' olarak adlandırılan mumya, 1881'de Luksor'da bir kraliyet mezarlığında bulunmuştu. Mumya, bacakları bükülmüş ve çaprazlanmış, başı hafif eğik ve ağzı açık bir halde keşfedilmişti.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Prensesin sarılı olduğu bezdeki yazılardan yola çıkan uzmanlar, mumyanın Firavun Meret Amon'un kız kardeşine ait olduğunu düşünüyor. Ancak bu unvan pek çok prenses için kullanıldığından, mumyanın gerçek kimliği bilinmiyor.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

4000 YIL SONRA ORTAYA ÇIKTI! BİLİM İNSANLARI ŞAŞKIN...

Modern çağdaki hastalıkların binlerce yıl önce olup olmadığı hep merak konusu olmuştur.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

American Heart Journal'da Güney Amerika ve Mısır'da ortaya çıkan mumyalarla ilgili yeni bulgular yayımlandı.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Bilim insanları, 4 bin yıllık mumyalarda kalp rahatsızlıkları belirtilerini keşfetti.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Yeni araştırmada, modern zamanın sağlıksız diyetleriyle ilişkili olan hastalığın antik çağda daha yaygın olduğu tespit edildi.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Uzmanlar, mumyalarda damar tıkanıklığı bulgularına ulaştı.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Houston'daki Teksas Sağlık Bilimleri Merkezi'ndeki McGovern Tıp Fakültesi'nde kalp-damar cerrahisi yardımcı profesörü olan Muhammed Madjid şunları söyledi;

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

"20 yıldan uzun bir süredir kitlelerdeki kalp hastalığı modeline bakıyorum.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Zamanla aklıma 'Modern zamanın bir hastalığı mı yoksa modern yaşamdan bağımsız olarak insanlara özgü bir süreç mi?' sorusu geldi."

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Dr. Madjid, arter duvarlarında kolesterol birikmesinin "vücudun yara iyileşme mekanizmasında kötü sonuçlar doğurduğunu" açıkladı.

Dünyanın gözü Mısır’daki keşifte! Altın dilli mumya! Sebebi oldukça tuhaf…

Dr. Madjid, "Bunlar modern çağda mikroskop altında bulduğumuz çok iyi bilinen süreçlerdir, artık atalarımızda da benzer belirtiler gördük." diyor.