Ali Ağaoğlu: 15 Temmuz gecesi FETÖ ile çatışmayı göze almıştım
Ali Ağaoğlu, çok milliyetçi biri olduğunu söyleyerek ekledi: "FETÖ'nün hedefindeydim. 15 Temmuz gecesi silahlarımı hazırladım; onlarla çatışmayı göze almıştım. 'FETÖ'ye teslim olmam, ancak ölümü alırlar' dedim"
Giriş Tarihi: 16.07.2018 10:09
Güncelleme Tarihi: 16.07.2018 10:16
Ünlü işadamı Ali Ağaoğlu, GÜNAYDIN'a konuştu. Medyatik olmasından dolayı 17 Aralık operasyonuna dahil edildiğini söyleyen Ağaoğlu, Türkiye gündemi ve ekonomisi hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı...
17 Aralık'ta ilk göz altına alınan işadamlarından biriydiniz. FETÖ neden sizi hedef aldı?
Gezi ile başlayan 17-25 Aralık sürecinde ülkemize kumpas kurulmak istendi. 17 Aralık'ta ilk göz altına alınanlardan biriydim. Medyatik olmamdan dolayı ses getireceği düşünülerek operasyona dahil edildim. Daha ilk günden bunun kurmaca olduğu, hedefin Sayın Erdoğan olduğu belliydi. 17 Aralık sürecinde FETÖ'nün ne kadar kirli bir yapı olduğunu iş dünyasında cesurca dile getiren isimlerin başındayım. Zekeriya Öz'ün karanlık yüzünü anlattım. Bu terör örgütünün amacının Türkiye'yi kaosa sürüklemek olduğunu ve hükümeti indirmek için uğraştıklarını dile getirdim. SABAH'a açıkladığım belgelerle FETÖ'nün gerçek yüzünü anlattım.
EKONOMİ GÜÇLENECEK
17-25 Aralık'ın devamında yaşanan 15 Temmuz'a dair düşüncelerinizi alabilir miyim?
Bu topluma yapılabilecek en büyük kötülüklerden biriydi. O gece yemekli büyük bir etkinliğim vardı. Darbe girişimi olduğunu öğrenince hemen eve gittim. Evim Ortaköy'de. O gece köprüdeki halka atılan mermilerin bir kısmı da bahçeme düştü, evimin duvarına denk geldi. Uçaklar evimin üzerinden geçti. Ben de FETÖ'nün hedefinde olan biriydim. Ölüm listesinde ilk sıralardaydım. Evimi de bildikleri için kendimce ben de tedbir aldım, ruhsatlı silahlarımı hazırladım ve onlarla çatışmaya girmeyi göze almıştım. "FETÖ'ye teslim olmayacağım ancak benim ölümü alırlar" dedim. Ülkem elden gitmesin diye ölümü göze alan, bu topraklar için düşünmeden canını vermeye hazır olan milli ve yerli bir adamım.
Bazı sermaye sahipleri yurt dışına yüklü miktarda para kaçırarak neyi hedefliyor sizce?
Gezi'den sonra Türkiye çok ciddi komplolarla, darbe girişimiyle karşılaştı. Batı tarafından ambargo bile uygulanmak istendi ülkemize. Bölgede söz sahibi, güçlü bir Türkiye'yi istemeyen dünyada bir sürü güç var. Bu güçler, içimizdeki taşeronları kullanarak Türkiye'yi güçsüzleştirmek istiyor. Dış güçler ekonomik açıdan Türkiye'ye diz çöktürmek için de iş dünyasındaki maşalarını devreye sokuyor zaman zaman. Allah'a şükürler olsun ülkemiz sağduyulu biçimde bu zorlu süreci atlattı. 24 Haziran sürecinde de dış güçler siyasi kaos yaratmak istedi. Ama halkımız bu oyuna gelmedi ve ilk turda Erdoğan'ı seçti. Siyasi belirsizlik varmış gibi gösterilmek istendi dış dünyada ama seçmen, iradesini ortaya koyarak bu belirsizliği ortadan kaldırdı.
Geçmişte bürokrasinin hantallığına işaret eden açıklamalar yapmıştınız. Bu sorunlar çözülecek mi sizce?
Yeni sistemle birlikte bürokrasideki hantallık kalkacak. Devletleri ekonomik açıdan güçlü yapan özel sektörün güçlü olmasıdır. Amerika'nın da gücü buradan geliyor. Bürokrasi hızlanırsa, özel sektör bundan olumlu etkilenir. Özel sektör büyürse, Türkiye'de çok daha iyi bir noktaya gelir.