15 Temmuz'da köprüde neler oldu? İşte foto muhabiri Uğur Yıldırım ve Murat Şengül'ün gözüyle o gece
Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde 2'si polis 34 kişi şehit edildi. Sabah Gazetesi foto muhabirleri Uğur Yıldırım ve Murat Şengül, 8 saat 23 dakika işgal altında kalan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde, mermilerin altında ölüm pahasına görev yaptı. İşte foto muhabiri gözüyle Türkiye'nin en uzun gecesi
Giriş Tarihi: 15.07.2022 11:25
Güncelleme Tarihi: 15.07.2022 11:25
Sabah Gazetesi foto muhabirleri Uğur Yıldırım ve Murat Şengül, 8 saat 23 dakika işgal altında kalan 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde, mermilerin altında ölüm pahasına görev yaptı.
O GECE KÖPRÜDE NELER OLDU?
BİNLERCE İNSAN KÖPRÜDE DEMOKRASİ İÇİN DİRENDİ
UĞUR YILDIRIM
Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde 2'si polis 34 kişi şehit edildi. Köprüyü kapatan darbeci askerler 8 saat 23 dakika boyunca köprü üzerinde ölüm saçtı. 15 Temmuz'u 16 Temmuz'a bağlayan o kanlı gecede vatandaşlarla birlikte köprüdeydim, yanımdaki birçok kişi vuruldu, şehit edildi. Hayatımın en zor günlerinden biriydi. Gece bittiğinde akıllı telefonum köprünün üzerinde 34 kilometre yol yürüdüğüm uyarısında bulunuyordu. 15 Temmuz 21:52'de başlayan olaylar 16 Temmuz 06:15'te darbeci askerlerin teslim olmasıyla son bulmuştu. Öfke ve zafer çığlıkları arasında vatandaşlar tankların üzerinde Türk bayrakları sallayarak darbe girişimine dur demenin sevincini yaşıyordu.
İNSANLAR AKIN AKIN SOKAKLARA DÖKÜLDÜ
15 Temmuz 2016 Cuma günü mesai çıkışı eve döndüm. Uzun yıllar Ankara'da çalışmıştım, saat 20:30 gibi başkentteki çalışma arkadaşlarımdan askeri hareketlilik konusunda mesajlar almaya başladım. Ankara üstünde alçak uçuş yapan F-16'lardan bahsediyorlardı. İnanmakta zorluk çektim. Evdeki televizyonu açtım, haberler kalkışma girişimi haberlerini yavaş yavaş vermeye başlamıştı ama herkes neler olduğunu henüz bilmiyordu. Hemen gazetedeki haber müdürlerimle konuştum. Hazır beklememi söylediler. İlerleyen saatlerde başta Ankara ve İstanbul olmak üzere Türkiye'nin farklı noktalarından korkunç görüntüler gelmeye başladı. F-16'lar meclis binasını bombalıyor, helikopterler Genelkurmay önünde vatandaşlara mermi yağdırıyor, tanklar sivil araçları ezip geçiyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Milletimi meydanlara davet ediyorum" açıklamasının ardından dışarı çıktım. Sarıyer'de camilerde sela okunuyordu. Vatandaşlar akın akın sokaklara çıkıyordu. Hacıosman metrosu yakınlarında yüzlerce kişi ellerinde Türk bayrakları ile darbeyi lanetleyen sloganlar atıyordu.
"KÖPRÜYÜ AÇMAYA GİDİYORUZ"
Mahallede ve Hacıosman metrosu civarında biraz fotoğraf çektikten sonra Levent'e doğru yola çıktım. Binlerce kişi yürüyordu. Nereye gidiyorsunuz diye sordum. "Fatih Sultan Mehmet Köprüsünü açtık şimdi Boğaz köprüsünü açamaya gidiyoruz" dediler. Birlikte Zincirlikuyu'ya kadar yürüdük. Oradan köprüye döndük. Darbeci askerler köprüyü kapattığı için karşıya geçmek isteyen yüzlerce araç kenarda bekliyordu. Saat 01:00'e geliyordu. Araçların arasında yürüyüp köprünün Anadolu yakasına kadar yürüdük. Aslında neyle karşılaşacağımızı pek bilmiyorduk. Silah sesleri geliyordu. Köprünün Anadolu tarafına yakın ayaklarının yanına geldiğimizde askerleri ve namlusu bize çevrili tankları gördük. Yürümeye devam ettik. Bize doğru korkunç bir ateş başladı. Gecenin karanlığında birlikte yürüdüğümüz insanlar birer birer yerlere düştü. Kan içinde yere düşenleri diğer vatandaşlar sırtlarında güvenli bölgelere götürdü. Motosikletli kuryeler yaralıları ambulanslara taşıdı. Sabaha kadar Anadolu yakasına ulaşmak için vatandaşlarla birçok girişimde bulunduk. Yaşlı bir amca yol bulduğu bir trafik dubasını sırtına atmış, tanka kafa tutuyordu. Azerbaycan bayraklı insanlar vardı. Köprüye desteğe gelmişlerdi. Her seferinde açılan ateş sonucu yaralılarımızı sırtlarımızda taşıyarak geri döndük. Gecenin ilerleyen saatlerinde köprünün üstü iyice boşalmıştı. Birkaç polis ekibi ilerleyen saatlerde köprüyü açmak için Anadolu yakasına doğru ilerledi. Açılan ateş sonucu onlar da geri dönmek zorunda kaldı. Yaralı sayısı giderek artıyordu.
ZAFER POZU
Anadolu yakasından da köprüyü açmak vatandaşların mücadele ettiğini duymuştuk. Sürekli ateş sesleri duyuyorduk. Anadolu yakasında neler olduğunu bilmiyorduk. Anadolu yakasına yaklaştığımızda askerlerin açtığı ateş sonucu geri çekilmek zorunda kalıyorduk. Köprünün üzerinde ileri geri o kadar çok tur attım ki hatırlamıyorum. Sabaha karşı savaş uçaklarının sesleri köprünün üstünde yankılanmaya başladı. Savaş uçaklarının yarattığı sonik patlamaların korkunç sesleri büyük bir korku yarattı. İnsanlar çığlıklar içinde köprünün üstünde koşturuyordu. Darbecilerin farklı noktalarda teslim olduğu haberleri geliyordu. Boğaz Köprüsü üzerindeki darbeciler halka kurşun yağdırmaya devam ediyordu. İstanbul'un farklı noktalarından gelen insanlarda köprünün üzerinde toplanmaya başlamıştı. Sabahın ilk ışıkları artık şehrin üzerindeydi. 06:15'te darbecilerin teslim olduğu haberi geldi. 8 saat 23 dakika boyunca köprünün üzerinde ölüm saçan askerler silahlarını bırakmıştı. Öfke ve zafer çığlıkları arasında binlerce kişi köprüye koştu. Anadolu ve Avrupa yakasında toplanan siviller buluştu. Ellerinde Türk bayrakları olan vatandaşlar tankların üstünde zafer pozu verdi. O gece köprünün iki yakasında yaşanan can pazarı ve vatandaşların verdiği demokrasi mücadelesi hafızalarda yerini aldı.