A HABER GALERİ
HUBLOT, MP-05 LaFerrari Sapphire

Eskiden saat seçerken size sorulan tek bir soru vardı: "Kasası altın mı olsun, çelik mi?" Şimdilerde laboratuvar ortamında geliştirilen özel alaşımlardan söz ediyoruz.

Bu yıl pek çok marka aralarında söz birliği etmişçesine safir kristal kasalarla görücüye çıktı. Gerçi saat tutkunlarının zayıf noktası mekanizmalar da böylece tüm şeffaflığıyla gözler önüne serilmiş oldu.

Elmastan sonraki en sert maden olan safirden oyulan kasalar yalnızca maharet değil uzun soluklu bir el işçiliği de gerektiriyor. Hele ki burada gördüğünüz 'MP-05 La- Ferrari Sapphire' gibi alışılmamış hatlara sahip kasalarda bu tam anlamıyla bir gövde gösterisi.

Genele bakıldığında markalar safir kasalar için yekpare bir tasarımı tercih ederken Hublot'da ise puzzle misali birbirine kenetlenen yedi parça söz konusu ve vücuda gelmesi için 600 saat harcanıyor.

Esasında bu model, süper araba markası Ferrari ve yüksek saatçiliği uç tasarımlarla birleştiren Hublot'nun ilk işbirliği değil. 2013'te piyasaya sürülen 'MP-05 LaFerrari'nin ödüllü mekanizması için "Bir kez de safir kasada görelim istedik" diyor tasarım ekibi. 637 bileşen ve 108 yarı değerli taşın kullanıldığı mekanizma, merkeze yerleştirilen dikey tourbillon'la dikkat çekiyor.

Sağ tarafta saat ve dakika göstergesi, solda güç rezervi imi, kasanın en altında ise tourbillon'un etrafında dönen saniye şeridi bulunuyor. Gelelim esas meseleye…

Mekanizmanın ana yayını içinde tutan tambur, saatin depolayabileceği güç rezervini belirliyor. Yani bir saat çift tamburlu ise bu artı bir özellik zira her gün kurmayı gerektirmeyecek demektir.

MP-05 LaFerrari'de ise karşılıklı 11 çift tambur bulunuyor! Bunun sonucunda elde edilen 50 günlük güç rezervi de haliyle bir rekora imza attı.