A HABER GALERİ
Galatasaray-Pendikspor maçı sonrası flaş yorum: Okan Buruk rahat değil
Süper Lig'in 33. haftasında evinde Pendikspor'u ağırlayan Galatasaray, 4-1'lik skorla kazanarak bitime 5 hafta kala liderliğini sürdürdü. Karşılaşmanın ardından puanını 90'a yükselten sarı-kırmızılı ekip, maç fazlasıyla Fenerbahçe ile olan averaj farkını da 1'e düşürdü. Karşılaşma sonrası spor yazarları maçla ilgili değerlendirmelerde bulundu. İşte detaylar...
Trendyol Süper Lig'in 33. haftasında Galatasaray konuk ettiği Siltaş Yapı Pendikspor'u 4-1 mağlup ederek 3 puanı hanesine yazdırdı.
Sarı kırmızılılara galibiyeti getiren golleri Icardi, Abdülkerim, Mertens ve Kerem Aktürkoğlu kaydetti.
Spor yazarları Galatasaray - Pendikspor maçını değerlendirdi. İşte detaylar...
SERKAN KORKMAZ - ADIM ADIM
Puan cetveline bakıldığında kolay, rakip Pendikspor'un kadrosuna bakıldığında endişe verici bir maçtı Galatasaray için. N'diaye, Umut, Halil Akbunar gibi önemli oyuncular geçiş oyununda da, duran topta da gök bulabilecek değerde oyuncular.
35. dakikaya kadar dengede giden bir oyunda tribündeki ve ekran başındaki sarı kırmızılılar yavaş yavaş stres biriktirirken gelen muhteşem Icardi golü yüreklere serin bir su serpti. Bu golün beş dakika sonrasında bir önceki performansıyla ilk on bir biletini kapan Ziyech'in kornerinde Abdülkerim Bardacı klas bir kafa golüyle farkı ikiye çıkardı.
Doğrusunu söylemek gerekirse soyunma odasına gidilirken tüm sarı kırmızılar için 1-0'lık skor "öp de başına koy" diyecekleri kadar makbuldü.
Keza; ilk yarı bitiğinde skor tabelasında iki Galatasaray golü vardı ama an itibarıyla "gol beklentisi" sadece 0,53 idi. İcardi'nin ustalığı, Abdülkerim'in ekstra katkısı zoru kolay kılmıştı. 73'te Torreira ile Ziyech çıkarken yerlerine Aktürkoğlu ile Berkan girdi.
Demirbay'ın son maçlardaki performans uyarınca Torreira - Berkan ikilisinin maçı tamamlaması mantıklıydı. Kulüp efsanelerinden birine dönüşen Mertens, İcardi ile birlikte ayakta alkışlanarak oyundan çıkmadan önce üçüncü gole imzasını atıyordu. "Hücum faul" itirazlarını beraberinde getiren Alpaslan'ın golü genel averajı düzeltme beklentisini bitirdi ama birkaç dakika sonra Aktürkoğlu, penaltıyla golüyle keyiflerin kaçmasını engelledi. Yine de Adana Demirspor deplasmanı öncesi, Okan Hoca'nın çok rahat olduğunu söylemek zor.
LEVENT TÜZEMEN - BÜYÜK GOLCÜ
G.Saray'ı ikinci yarıda girdiği pozisyonları ekrana getirsek "Ne oldu bu pozisyonlar" diye bir yarışma düzenlesek yarışmacıların cevapları kesinlikle "Gol oldu" şeklindedir.
Maalesef G.Saraylı oyuncular, Mertens, İcardi, Barış Alper, Ziyech, Torreira büyük fark yaratacak pozisyonlarda final vuruşlarını doğru yapmadı. Gündüzle gece gibi iki farklı G.Saray izledik. İlk yarı Pendik takımının oyununu aşamayan bir G.Saray vardı. Sahneye büyük golcü İcardi çıktı. Pikniklerde düzenlenen "Kendin pişir kendin ye" mangal partisi gibi orta sahadan aldığı topu atağa dönüştürdü.
Pendik kalesine depar yaptı ve muhteşem bir vuruşla golü atıp kilidi kırdı. Ziyech'in kornerinde Abdülkerim'in kafa golünde öne doğru hamle yapıp Pendik savunmasının dengesini bozan İcardi'nin marifeti vardı. G.Saray, özellikle ikinci yarı tek kale oynadı. Topun ve oyunun hakimiydi.
Hücum zenginliğini maalesef gol zenginliğine dönüştüremedi. Oysa kaçırılan goller, atılsaydı G.Saray sadece puan farkı ile liderliğini korumayacak gol averajını da büyük ölçüde kapatacaktı.
İki konuda Okan hocaya uyarım var; 1-Ziyech ilk 11'de başladığında çok etkili olamıyor, sonradan girdiğinde Kasımpaşa ve Alanya maçarındaki gibi katkı yapacak goller atıyor veya attırıyor onun için ilk 11 başlamamalı. 2- Barış Alper çok çalışıyor, iyi mücadele ediyor jenerik olacak goller atıyor.
Topla buluştuğunda çevre kontrolü yapmalı ve boştaki arkadaşına pas vermeyi düşünmeli. İcardi'nin bir pozisyonda kendi golü atmayıp "Al sen at" diye verdiği pas Barış Alper'e ders olmalı.
ERMAN TOROĞLU - İYİ VE KALİTELİ FUTBOL ARTIK HİKAYE
Galatasaray için çok kolay bir maç... Rakiple arasında büyük sıklet farkı var. Sarı-kırmızılılar 90 dakika boyunca hiçbir zaman tempoyu 70'e 80'e çıkarmadı. 50- 60'la götürdü işi ve bitirdi. Çünkü rakibin Galatasaray'ı zorlayacak hali ve kalitesi yoktu.
Aslında iç sahada böyle bir maç yakalıyorsun ki ben bu yazıyı yazmaya başladığımda dakika 78'di skor da 3-0'a gelmişti. Galatasaray çok rahat Fenerbahçe'yi averaj olarak geçecek bir skor alabilirdi ama olmadı. Bundan sonra Fenerbahçe ile Galatasaray arasında artık iyi futbol, kaliteli futbol hepsi hikaye… İki takım da çıkacak çatır-çutur oynayacak ve kozlarını bitime bir hafta kala birbirleriyle oynayacakları maça bırakacaklar.
Galatasaray bu açıdan biraz avantajlı. Rakipleri daha kolay. Fenerbahçe'nin ki bir tık daha zor. Dün gece Galatasaray, kadro derinliğinin de avantajını yaşadı. Girenle çıkan arasında fazla bir kalite farkı yoktu. Bu da Okun Buruk'un avantajı.
Yalnız şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Okan, İsmail Kartal'a göre elindeki kadroyu daha iyi kullanıyor. Nitekim bunu en son Fenerbahçe'nin oynadığı Avrupa karşılaşmasında da gördük. Hakem açısından da zorlanacak bir maç değildi.
Zaten ithal VAR'lar işin için girince Türkiye'deki VAR rezaletinin ne boyutlarda olduğu da meydana çıktı. Çok zor olmayan bir şeyi VAR'ı kullanarak düğüm yapan MHK ve hakemler ithal VAR'lar gelince yaptıkları rezillikleri gördüler. Bakalım iki büyükten hangisi finaldeki karşılaşmadan önce fire verecek. Çünkü artık iş oraya geldi.
ÖMER ÜRÜNDÜL - OFANSİF YÜKÜ BARIŞ ALPER ÇEKİYOR
Galatasaray evinde farklı kazanıp yoluna devam etti. İlk 35 dakikada Galatasaray çok dağınıktı. Oyunun kontrolünü hiç ellerine alamadılar. Pendikspor geriden iyi çıkıyor, Galatasaray kalesini tehdit ediyordu.
Buna karşılık Galatasaray ise Barış Alper'in üstün fizik kalitesiyle yaptığı icraatlarla hücumda görünüyordu. Ama tabi ki futbolda kalite çok önemli. Kritik bir Pendik atağında Thiam iki arkadaşının opsiyonu varken ve pozisyon oluşacakken topu kaptırdı.
Dönen topta da Mertens'in akıllı pasıyla, İcardi klas bir vuruş yaparak takımını öne geçirdi. 5 dakika sonra da duran toptan fark ikiye çıktı.
İkinci yarıda Pendik, bütün riskleri alarak tamamen açıldı. Orta sahayı rahat geçip karşı kaleyi tehdit ediyorlardı. Ama kadro kapasitesinin yetersizliğinden sonuca gidemedikleri gibi Galatasaray'ın her atağı pozisyona dönüşüyordu.