A HABER GALERİ
Alanyaspor - Fenerbahçe maçı sonrası olay sözler! Kırmızı kart ve iptal edilen gol...
Spor Toto Süper Lig'in 26. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Alanyaspor'u 3-1 mağlup ederken, usta yazarlar bu zorlu karşılaşmayı değerlendirdi. Usta isimler maçın analizini yaparken, Erman Toroğlu ve Ahmet Çakar, kırmızı kart pozisyonu ve iptal edilen gol ile ilgili olay ifadeler kullandı.
Spor Toto Süper Lig'in 26. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Alanyaspor'u 3-1 mağlup etti. Usta yazarlar bu zorlu mücadeleyi değerlendirdi.
ALİ GÜLTİKEN: BAŞROLDE YİNE ENNER VALENCIA
Ersun hocayla beraber Alanyaspor oyun yapısını değiştirdi. Topu rakibe bırakarak savunma güvenliğini ön planda tutmak birinci öncelik haline geldi. Savunma esnasında rakipten kapılan toplarla çabuk atak düşüncesi de ön plana çıktı. Kendi yarı alanından başlayıp kısa paslarla rakip yarı alana geçme düşüncesi bir kenara bırakıldı.
Fenerbahçe karşısında çok erken yakalanan gol, bu oyun düşüncesini Alanya adına çok daha kullanışlı hale getirdi. Sarı-lacivertliler kendi yarı alanında kalan, çıkmayan, alan bırakmayan rakibi karşısında ilk yarıda zorlandı. İkinci yarıda King, Emre ve Zajc değişikliği oyunu Fenerbahçe adına daha hareketli hale getirdi.
Özellikle Emre'nin bireysel olarak oyun içerisindeki etkinliği iyi kapanan Alanyaspor defansının dengesini bozarken Fenerbahçe adına da önemli hücum etkinliklerini beraberinde getirdi. Emre ikinci yarıda oyuna girdiği bölümde büyük katkı yapsa da Fenerbahçe'nin başrol oyuncusu yine Valencia idi.
Maçın tamamında isteyen, zorlayan ve pozisyonlara giren oyuncu oldu. Attığı iki penaltı golünün yanında yarattığı pozisyonlarla Fenerbahçe için hayati önemdeki bu maçta muazzam bir dönüş gerçekleştirdi. Fenerbahçe, takım olarak oyuna hakim, ne yaptığını bilen bir takım. Bu maçta da çok erken geriye düşmesine rağmen oyun içerisinde sakin kalmayı başardılar. Ön plana çıkan Emre ve Valencia'nın yanında İsmail, Ferdi ve Osayi ile Alanya'dan 3 puanla dönme adına büyük bir irade ortaya koydular.
BÜLENT TİMURLENK: OLAĞAN ŞÜPHELİLER ALININCA...
F.Bahçe, Dünya Kupası arasına giderken son maçına 5 puan önde çıkmış ve kaybedince seri galibiyetlerinin başında olan Galatasaray farkı ikiye indirmişti. Beş ay sonra şimdi milli araya giderken bu kez puan farkını indirme fırsatı Fenerbahçe'ye geçmiş ve Sevilla'ya turu vermiş takım, Alanya'ya umutlu ama bir o kadar da tedirgin gelmişti.
Jesus'un 11'ine baktığında "Acaba" dedirten 4 adam vardı. Stoper Henrique, Oosterwolde, İrfan Can ve Pedro... Bu oyuncuların form grafiği dipteyken ya bu maçta fark yaratacaklar ya da oyun sıkıntıya girecekti. İlk yarıda tam da böyle oldu. Oosterwolde sakatlandı, Ferdi sol beke geçmek zorunda kaldı. Henrique, Alanya'nın golünde ofsaytı bozan adamdı, İrfan kanat değiştirse de yine tabelayı değiştirecek performanstan uzaktı. Pedro ise sahada var ama oyunda yoktu.
Alanya golle başladığı oyunda Ersun Yanal'ın 'savunmada kesilen toplar uzun oynansın' taktiğiyle Farioli döneminin geçiş oyunundan çok uzaktı. İtalyan, oyun başlatırken risk alırdı ama Yanal'ın da modern futbolun çok gerisinde kaldığı ortada. İkinci yarıda olağan şüpheliler kenara geldi. Valencia dışında çırpınan yokken Emre Mor ve sakatlanana kadar King oyuna tempo verdi. Alanya, bu anlayışla kalesini ne kadar daha savunabilirdi ki...
Önce Osayi, sonra da Valencia'nın dribblinglerinden çıkan penaltılarla geriye düştüler, toparlayacak mecalleri de yoktu. F.Bahçe çok kritik bir galibiyetle lidere 3 puan yaklaştı. Ara sonrasında derbi var ve Jesus tribünde olacak. Maçın en tartışmalı pozisyonu ise Osayi'nin rakibinin bileğine bastığı pozisyonda kartın renginin ne olduğu, ne olması gerektiği… Maçın adamı uzak ara Valencia… Emre Mor da jeneriklik golüyle derbi öncesinde Aboubakar'a selam çaktı.
Galatasaray'ın yenilgisiyle bir ümit ışığı yeşermiş çok kritik bir deplasman. Fizik olarak iyi durumda olmayan İrfan Can Kahveci... Uzun zamandır oynamayan fizik olarak yetersiz Gustavo ve Pedro. 3'ü birden ilk 11'de. Bu garip kadro ile bir de erken gol yiyorsun sonra tek kale oynuyorsun ama bir plan program yok. Bu arada da 3 kişinin hiç hazır olmadığı ve Sevilla yorgunu takım risk alırken Alanyaspor ceza kesemiyor. Sonra devre arası geliyor. Jesus bugüne kadar işler kötü gitse de bazen 1 kişi, ama genelde devre arasında hiç değişiklik yapmaz.
İlk yarı 1 mecburi değişiklik yapmışken ikinci devreye 3 değişiklik daha yaparak başladı. Çok da gerekliydi. Ama bu değişiklik, 'İlk 11'de yaptığım büyük hatayı anladım' demek. Sonra Fenerbahçe yine baskıyı kurdu. 2 penaltı golüyle öne geçti. Uzun uzatma bölümünde Valencia da sakatlık geçirince değişiklik hakkı yokken bir sıkıntı yaşanabilirdi. Ama Emre'nin mükemmel golü işi bitirdi. Bakalım Jesus, bu son örnekten sonra artık daha gerçekçi ve doğru kararlar alacak mı? Yine Ferdi ve Valencia çok başarılıydı. Osayi de iyi görev yaptı. Bana göre sahanın yıldızı müthiş tempo ve mücadelesiyle İsmail'di... Osayi'nin girer girmez yaptığı net kırmızı kartlık hareketinde Mete Kalkavan, önce kırmızı kartı çıkarırken vazgeçip sarı kart ile işi VAR'a bıraktı. Ama VAR'dan da bir ses çıkmadı.
GÜRCAN BİLGİÇ: SAKİN VE SABIRLI
Daha 4. dakikada gelen Alanya golü ile Fenerbahçe için zor olan maç, daha da zor hale geldi. 74'e 26 topla oynama oranı ile biten ilk yarıda, Ersun Yanal'ın maçı kilitleme formülünün üstüne, tempoyu düşürme, yatanın yerden kalkmaması hamleleri de geldi. 10 dakika uzadı devre. Skora sadece duran toplarla yaklaşabilmişti Fenerbahçe…
Galatasaray'ın yenildiği bir haftada sadece matematiği değil, camia sinerjisini de etkileyecek bir galibiyet aldılar. Uzun süre sonra Jesus'un her hamlesinin oyunun şeklini değiştirdiği, skoru etkilediğini de gördük. Emre Mor'un Valencia'yı kaleciyle karşı karşıya bırakması, Osayi'nin aldığı penaltı, Zajc'ın orta sahaya getirdiği enerji ile tempo arttı.
Hakem Mete Kalkavan oynatmaya çalışıyor. Ama bu duygusu içinde bariz faulleri kaçırdı. İlk yarıda Valencia'yı çeken Furkan'a kart göstermemesi, ya da Jesus'un atılmaya kadar götüren Ferdi'ye yapılan hareketi atlaması anlaşılmaz. İkinci penaltıyı VAR'dan vermesi de bu tecrübe ile yan yana gelmemeliydi. Bu maçın Fenerbahçe adına başka mesajları da var. Geriden gelip kazanırken, büyük takım refleksini de ortaya koydular. Sevilla eşleşmesi iyi bitmedi ama takımın özgüvenini çok yukarı taşımış. Artık kırılma anlarını oynamayı öğrendiler.
AHMET ÇAKAR: TARTIŞMASIZ KIRMIZI KART
Fenerbahçe, Galatasaray'ın Konya'ya yenilmesinden sonra mutlak kazanmalıydı. Aksi halde Galatasaray mağlubiyetinin onlara hiçbir faydası olmayacaktı. Üstelik dün gece maça neredeyse mağlup başladılar. Daha 4. dakikada bir yan toptan golü yiyiverdiler. Yardımcı hakem ofsayt dedi ama VAR haklı olarak gole hükmetti.
Bundan sonra Fenerbahçe, top kendisinde olsa da istediği pozisyonları üretemedi. Üstelik Oosterwolde sakatlandı, Ferdi sola geçmek zorunda kaldı. Aslında ikinci yarıda da değişen fazla bir şey olmadı. Topun Fenerbahçe'de olması, fazla pas yapmaları başka bir şey, gol pozisyonu üretebilmek rakip ceza alanı içinde daha çok topla buluşmak başka bir şey…
İşte Fenerbahçe bunu beceremedi ama imdadına arka arkaya gelen iki penaltı kararı yetişti. İlkinde Osayi girdi, darbeyi aldı, Valencia penaltı ile beraberliği getirdi. Bir sonraki penaltı da Valencia'nın çabası ile getirdiği pozisyonla çıktı. Deplasmanda oyuncularınızın bir kısmı sakat sakat oynarken 2-1 önde olmak her zaman risk. Ama bu riski Emre Mor'un uzatmalarda attığı o şut ortadan kaldırdı. Golü mükemmeldi.
Gelelim hakeme; Mete Kalkavan kariyerinin en kötü maçlarından birini yönetti. Osayi'nin 20. dakikada rakibinin kaval kemiğine basması tartışmasız bir kırmızı kart. Mete elini arka cebine götürdü, 3-5 saniye düşündü ama atamadı. VAR da müdahale etmeyince Osayi haksız bir şekilde sahada kaldı. Bu dakikadan sonra Mete tam dağıldı. Furkan'a göstermesi gereken sarıyı göstermedi. Gösterseydi daha sonra aldığı sarı ile oyundan atılacaktı. Devre biterken Fenerbahçe'nin attığı gol ofsayt diye iptal edildi. Yayıncı kuruluş birtakım çizgiler gösterdi ama hiçbir şey şeffaf ve berrak değil. 2. yarıda verilen 2 penaltıda da kararlar doğru.
ERMAN TOROĞLU: KALKAVAN HAKEM DEĞİL!
Mete Kalkavan iyi çocuk, hoş çocuk ama hakem değil. Hâlâ maç veriyorsun. Ben yıllardır söylüyorum. Adam FIFA oldu. FIFA sen bize yaramazsın diye geri gönderdi. Hakem kuralla olmaz. Hakem doğulur. Elini arka cebine at, göğsüne at. Hangi kartı vereceğin belli değil. Sahaya çıkarken en son duanı edersin çıkarsın. Saatinin yeri, sarı kartın yeri, kırmızı kartın yeri bellidir.
Hakem operasyonu yapılırken bu operasyon olmasın diyenler şimdi ağlamayacaklar. Bu işi engelleyenler ağlamasın. Bu bir bataklık, bataklığı kurutman lazım
Fenerbahçe'de Alanyaspor defansına karşılık Arda Güler tipinde adam lazım. Araya top atacak, hareket edecek. Emre Mor biraz kendine oynuyor ama bakın oyuna girince de nasıl iş yapıyor.
Fenerbahçe, Alanyaspor karşısında şampiyonluğa gidecek bir havada oynamadı. Bireysel oyuncularıyla işi bitirdi. Fenerbahçe, Enner Valencia'nın sırtına binmiş gidiyor. Adama da gerçekten günah. Ne kadar daha götürecek bu adam sizi. Her şeyi o yapıyor. O yaparsa oluyor. O çalım atarsa adam eksiltiyor, o girerse penaltı kazanıyorsun. O gol atarsa kazanıyorsun. Valencia'ya kesinlikle ama kesinlikle biraz yardım gerek. Adam yorgun ama oynamak da istiyor. Helal olsun aldığı para. Tam örnek. Böyle oynayınca 25 tane golü de atıyorsun tabii ki.