Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyaset sahnesine 1976 yılında girdi. Milli Selamet Partisi Beyoğlu gençlik kolu başkanlığına seçilen Erdoğan, daha sonra İstanbul teşkilatında aynı görevi yürüttü.
12 Eylül darbesinden sonra Milli Görüş Refah Partisi'yle yoluna devam etti ve Erdoğan yine 'Hoca'sı Necmettin Erbakan'ın yanındaydı. Refah Partisi İstanbul İl Başkanı koltuğuna oturdu, 1994 yerel seçimlerine girilirken partinin Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oldu.
1994'teki yerel seçimlerin İstanbul'daki galibi Tayyip Erdoğan'dı. Türkiye'nin en büyük şehrini kazanmak, Milli Görüş geleneğindeki partilerin o güne kadar kazandığı en büyük zaferdi. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Erdoğan'ı ziyaret ediyor.
Erdoğan'ın belediye başkanlığı, 1997 yılında Siirt'te okuduğu bir şiir yüzünden aldığı hapis cezasıyla sona erdi. Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılanan Erdoğan, dört ay Pınarhisar Cezaevi'nde yattı. Ailesi, her hafta sonu Erdoğan'ı ziyaret etti.
28 Şubat'tan sonra Refah Partisi kapatıldı. Yeni parti 'gelenekçiler' ve 'yenilikçiler' olarak bölündü. Erdoğan ve arkadaşları, yıllarca aynı yolda yürüdükleri hocalarından biraz da gürültülü bir şekilde koptu.
Yenilikçilerin partisinin adı belli olmuştu: Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti/AKP). 14 Ağustos 2001'de kurulan partinin lideri Tayyip Erdoğan, kurmayları ise Abdullah Gül ve Bülent Arınç'tı. Parti, ilk kez mecliste grup toplantısı düzenliyor.
Takvimler 3 Kasım 2002'yi gösterdiğinde Türkiye bir erken seçime daha gidiyordu. Akşam sandıklar açıldı, yaklaşık bir yıl önce kurulan AK Parti yüzde 34 oy alarak tek başına iktidara geldi. Parti merkezinde seçim zaferi kutlanıyor.
Ancak partinin lideri Erdoğan'ın başbakan olmasının önünde bir engel vardı. Siyaset yasağı nedeniyle milletvekili olamayan Erdoğan için yasal düzenleme yapıldı. Siirt'te tekrar edilen seçimlerden sonra meclise giren Erdoğan, başbakanlık koltuğunu Abdullah Gül'den devraldı.
Erdoğan'ın ilk dört yıllık döneminde en önemli gündem maddesi Avrupa Birliği'yle (AB) ilişkilerdi. Uzun pazarlıkların sonunda Ankara ile AB arasında tam üyelik müzekereleri başladı.
17 Aralık 2004, Brüksel... Erdoğan ve ekibi, görüşmelerden yemek yemeye vakit bulamayınca sandviçle öğle yemeğini geçiştiriyor.
Takvimler 2007'yi gösterdiğinde Türkiye tek bir konuya kilitlenmişti: Cumhurbaşkanlığı seçimleri... Hukukçu Sabih Kanadoğlu, meclisin cumhurbaşkanı seçebilmesi için en az 367 milletvekiliyle toplanması gerektiğini ortaya attı. Daha önceki seçimlerde böyle bir uygulama yapılmamıştı. Ana muhalefet partisi CHP de Kanadoğlu'nun görüşünü gündeme taşıdı. Muhalefetin asıl istediği, Çankaya Köşkü'ne başörtülü bir 'First Lady'nin çıkmamasıydı. Buna karşın iktidar partisi, Abdullah Gül'ü Çankaya Köşkü'ne aday gösterdi. İktidar ve muhalefetin birbirini çok ağır şekilde eleştirdiği günlerdi, kriz doruğa çıktı.
Ardından, 27 Nisan'da Genelkurmay Başkanlığı internet sitesine bir bildiri konuldu. Ordu, Çankaya'ya 'laiklik' kıstaslarına uygun bir adayın çıkmasını istiyordu. Erdoğan hükümeti, tarihe 'e-muhtıra' olarak geçen açıklamaya karşı kameraların karşısına geçti. Muhtıraya karşı geri adım atmayan iktidar, erken seçim kararı aldı.
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Ankara, İstanbul ve İzmir'de iktidar karşıtları meydanlara indi. Cumhuriyet mitinglerine yüzbinlerce kişi katıldı. Mitinglere yönelik en büyük eleştiri, perde arkasında askerin yer aldığıydı. Özellikle de emekli Orgeneral Şener Eruygur'un başkanlığını yaptığı Atatürkçü Düşünce Derneği, sonraki yıllarda eleştirilerin odak noktasına yerleşti.
Erken seçime 'e-muhtıra' gölgesinde gidildi. 22 Temmuz akşamı Erdoğan'ın partisi büyük bir zafer kazandı. Yüzde 46'lık oya ulaşan Erdoğan, daha sonra bir klasik haline gelecek balkon konuşmasını da yaptı. Televizyonların canlı yayınladığı konuşmada en özgürlükçü mesajlar verildi.
Erdoğan iktidarının önemli yatırım alanlarından biri, yollar oldu. Neredeyse her seçimde yapılan duble yollar mitinglerde dile getirildi. Bolu Tüneli, Marmaray, Üçüncü Köprü, Körfez Geçiş Köprüsü gibi büyük projeler bu dönemde bitirildi veya temeli atıldı. Bolu Tüneli'nin açılışında Türkiye ve İtalya başbakanları aynı araçta...
Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde ekonomideki gelişmeler belirleyici oldu. Enflasyonu tek hanelere indiren iktidar, paradaki altı sıfırı da attı. Erdoğan, Ziraat Bankası'ndan yeni Türk Lirası çekiyor.
Partiyi zirvede tutan başlıklardan bir diğeri, sağlık... 2002'den itibaren atılan adımlar, Erdoğan'a oy olarak geri döndü. Van'da açılan eğitim ve araştırma hastanesi...
Erdoğan, Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nda İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e 'one minute' çıkışını yapıyor. Gazze'nin tartışıldığı paneli terk eden Erdoğan, kendisine daha az süre verildiğini belirterek "Benim için Davos bitmiştir. Daha Davos’a gelmem" dedi. Tel Aviv ve Ankara arasındaki ilişkileri donduran kriz, Ortadoğu ve İslam dünyasında Erdoğan'ın popülaritesini yükseltti.
AK Parti'yi üçüncü kez iktidara taşıyan 12 Haziran 2011 seçimleri. Oylarını bir kez daha artıran Erdoğan, Türkiye'de yaşayan her iki kişiden birinin desteğini almayı başardı.
11 yılı aşan başbakanlığında Erdoğan'a karşı en büyük muhalefet, Gezi Parkı eylemleriydi. İstanbul Taksim'de yer alan ağaçların kesilmesine karşı başlayan küçük çaplı gösteriler, Erdoğan'ın sert tutumuyla hükümet karşıtı protestolara dönüştü. Türkiye'nin onlarca şehrinde binlerce insan sokağa çıktı.
Gezi Parkı protestoları sürerken, taraftarları da Erdoğan için mitingler düzenledi. Kuzey Afrika seyahatine çıkan Erdoğan'ı, Türkiye'ye dönüşünde havaalanında binlerce kişi karşıladı.
Yaz mevsimini hükümet karşıtı protestolarla geçiren Türkiye, 2013'ün son günlerine hükümet ile Fethullah Gülen Cemaati arasındaki koalisyonu bitiren yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla uyandı. Bakan çocukları, Ankara'nın bile haberi olmadan gözaltına alındı. İnternete peş peşe düşen ve Başbakan Erdoğan, çocukları, bakanlara ait olduğu iddia edilen ses kayıtları, günlerce gündemi belirledi. Suçlanan bakanlardan dördü istifa etti. Hükümet kanadı, kayıtların ve gözaltıların iktidara karşı darbe girişimi olduğunu savundu.
Girdiği tüm seçimlerde ipi göğüsleyen Erdoğan, 30 Mart 2014'teki yerel seçimlerde sekizinci kez üst üste zafere uzandı. Yüzde 43'ten fazla oy alan AK Parti, elindeki kritik illeri kaybetmedi. İktidar karşıtları, Gezi Parkı eylemleri ve ses kayıtlarıyla birlikte hükümetin oy kaybetmesini bekliyordu ancak sonuç muhalefetin beklediği gibi olmadı.
Kaynak: Aljazeera Türk
CANLI YAYIN
