A HABER GALERİ
Kuzey Ankara Merkez Camisi ve Külliyesi'nin resmi açılışı yapıldı
Temeli 6 yıl önce atılan ve 15 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği 'Kuzey Ankara Merkez Camisi ve Külliyesi'nin resmi açılışı, cuma namazının ardından törenle yapıldı.
Temeli 6 yıl önce atılan, İstanbul'daki dört tarihi camiden esinlenilerek tasarlanan ve 15 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği "Kuzey Ankara Merkez Camisi ve Külliyesi"nin resmi açılışı cuma namazının ardından yapıldı.
Esenboğa Havalimanı yolu üzerindeki Kuzeykent'te 125 bin metrekarelik alanda inşa edilen cami ve külliye, yaklaşık 110 bin metrekare kapalı alana sahip. Türk-İslam mimarisinden esinlenilerek tasarlanan ve başkentin sembol mekanlarından biri olmaya aday cami ve külliye hem ibadet hem de yaşam ve kültür alanı olarak hizmet verecek.
HABERİN GÖRÜNTÜLERİNİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Kocatepe ve Melike Hatun'dan sonra, kapalı alan itibarıyla Ankara'daki üçüncü büyük ibadethane olma özelliği taşıyan, iki katlı inşa edilip alt katı çinilerle kaplanan caminin açılış törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.
HABERİN GÖRÜNTÜLERİNİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
Kubbesinin yüksekliği 35 metre, çapı 16 metre olan caminin, ikisi 46 metrelik iki şerefeli, ikisi 64 metrelik üç şerefeli olmak üzere 4 minaresi bulunuyor. Külliye içindeki iki arastada yaklaşık bin 400 metrekare alana sahip 50 dükkan yer alıyor.
Ayrıca, kadın ve erkekler için hamamlar, hayırseverlerin bağışlarıyla yapılacak yemeklerin yoksullara dağıtılacağı imarethane (aşevi), yaklaşık 60 dükkanın bulunduğu iki katlı bedesten (kapalı çarşı) ile geleneksel el sanatlarının yapılacağı ve sergileneceği bölüm de külliye içindeki diğer alanlar arasında bulunuyor.
Cami ve külliyenin açılmasının ardından yaklaşık 7 bin dini eserin bulunduğu kütüphane de vatandaşların kullanımına sunuldu.
Külliye alanında, Kuzeykent'in bulunduğu vadiye bakan hasbahçe, çay-kahve köşkü ve Osmanlı-Türk mutfağı bölümleri ile süs havuzu ve vatandaşların dinlenebilmesi için çok sayıda bölüme yer veriliyor.
Projede katlar arası ulaşımın asansör ve yürüyen merdivenlerle sağlandığı bin 200 araçlık 5 katlı kapalı otopark da bulunuyor.
Ayrıca külliye alanında, Irak'ın Samarra kentindeki Samarra Camisi'nin minaresinden esinlenilerek yapılan "Seyir Kulesi" de bulunuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'nın Pursaklar ilçesinde yapımı tamamlanan 'Kuzey Yıldızı Camii ve Külliyesi'nin açılış törenine katıldı. Törende konuşan Erdoğan, vatandaşların Ramazan ayını kutlayarak, cam ve külliyenin Ankara'ya hayırlı olmasını diledi. Erdoğan, caminin yapımında emeği geçen Ankara Büyükşehir Belediyesi eski Başkanları Mustafa Tuna ve Melih Gökçek'e teşekkür etti.
'MİLLETİMİZİN TÜM FERTLERİ BÜYÜK ÇAMLICA CAMİSİ'NE KOŞUYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'da açılışı yapılan Büyük Çamlıca Camii'nin kentin abide eserlerinden biri haline geldiğine dikkat çekerek, "Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla milletimizin tüm fertleri sadece mübarek gün ve gecelerde değil, sabah namazlarında da Büyük Çamlıca Camii'ne koşuyor, tam bir muhabbet ikliminde ibadetlerini yerine getiriyor. 60 bini aşkın cemaati kubbenin altında ve avlusunda toparlayabiliyor" dedi.
Kuzey Yıldızı Camii ve Külliyesi'nin Ankara'ya damga vuracağına inandığını ifade eden Erdoğan, "Bu abide eser, Cumhuriyetin Ankara'sını, Selçuklu'nun, Osmanlı'nın Ankara'sıyla yeniden kucaklaştıracak, şehrimizin yıllardır örselenen kadim kimliğini güçlendirecektir" diye konuştu.
"YAPAY DUVARLAR ÖRMEMELİYİZ"
Erdoğan, camilerin Müslüman toplumların hayatının merkezi olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:
"Nasıl ki, kalp insanı ayakta tutan ana organsa, mabetler de ilim, hikmet ve fazilet merkezi olarak, toplumu diri, canlı, ayakta tutar. Camilerimizi sadece namaz kılınıp dağınılan ibadet mekânına dönüştürmek, ona yapılabilecek en büyük saygısızlıktır. Camilerin süsü cemaatidir. Özellikle de gençlerdir. Çocuklarımızın neşesiyle, gençlerimizin heyecanıyla, pir-i fanilerimizin tecrübesiyle, kadınlarımızın nezaket ve becerisiyle dolmayan bir cami, mahzun ve öksüz kalmış demektir. Çocukların gelmediği, gençlerin uğramadığı, hanımların sahip çıkmadığı camiler ne kadar muhteşem olurlarsa olsun, boynu bükük kalmaya mahkûmdur. Geçmişte olduğu gibi bugün de cami merkezli bir hayatı teşvik etmemiz gerekiyor. Bilhassa geleceğimizin teminatı olan genç kuşaklar ile camilerimiz arasında yapay duvarlar örmemeliyiz. Gençlerimizin kalplerini camilerimize ısındıracak faaliyetler düzenlemeliyiz. Günde 5 vakit bize kulluğumuzu hatırlatan çağrıya cevap vererek, önce kendimizin, sonra evlatlarımızın ayaklarını camilere alıştırmalıyız."