Esad'ın eli kanlı milisine Almanya'da müebbet! Stuttgart Mahkemesi Suriye’deki mezalim için “insanlığa karşı suç” kararı verdi

Stuttgart kentindeki mahkeme, sanığın özellikle Suriye'nin güneyindeki Busra el-Şam kasabasında rejim yanlısı bir Şii milis grubuyla birlikte, yerel Sünni halka karşı sistematik baskı uyguladığını ve onları korkutarak bölgeden sürmeyi amaçladığını kaydetti.

Ağustos 2012'de 21 yaşında silahsız bir öğrencinin milislerce öldürülmesi ve evinin yağmalanması, iddianamenin merkezindeydi. Kurbanın annesi ve kardeşi de duruşmalarda tanıklık yaptı.

İŞKENCELER, BASKINLAR, KİTLESEL TRAVMALAR

2013'te gerçekleşen bir diğer olayda ise, aynı grup üç sivili alıkoydu ve yolda Kalaşnikoflarla döverek bir istihbarat merkezine götürdü. Burada sistematik işkenceye maruz kalan kurbanlar, yıllar sonra Almanya'ya göç edip tanık olarak ifade verdi. Davada 30 tanık dinlendi; bunların arasında Brezilya, Belçika ve Hollanda'dan gelen Suriyeliler de vardı.

ZULÜM BELGELERLE KANITLANDI

Esad rejiminin Aralık 2024'te yıkılmasının ardından, pek çok tanık artık gizlenmeden konuşabildi. Davada, tanıklar ellerindeki fotoğraflar ve videolarla hem tutuldukları gözaltı merkezlerini hem de milislerin evlerine verdiği zararları kanıtladı.

"TARİHİ" KARAR: REJİM SUÇLARI YARGILANIYOR

Alman yargısı, Suriye iç savaşında işlenen suçlar için evrensel yargı yetkisini kullanarak bu davayı açtı. 2022'de bir başka tarihi kararda, Esad'ın istihbaratçılarından Albay Anwar Raslan, 27 kişinin ölümünden ve 4 bin kişinin işkencesinden sorumlu tutulmuştu. Şimdi de Ammar A. davası, rejimin milis güçlerinin Avrupa'da da adalet önüne çıkarıldığını gösterdi.

AVRUPA'DA YENİ DAVALAR YOLDA

Almanya'nın yanı sıra Fransa ve İsveç gibi ülkeler de, Suriye'deki iç savaş sırasında insanlık dışı suçlara karışan şahıslara yönelik soruşturmalarını sürdürüyor. Stuttgart mahkemesinin kararı, Esad rejiminin işlediği savaş suçlarının unutulmadığını ve cezasız kalmayacağını dünyaya bir kez daha göstermiş oldu.