İdlib'de son durum ne? İdlib'e saldırılar sürüyor mu? İşte İdlib'den son dakika gelişmeleri...
İdlib'e Rusya ve Suriye ordusunun saldırısı bugün de devam ediyor. Suriyeli muhaliflerden yapılan açıklamada, "2 Suriye uçağı ve 3 Rus uçağı İdlib'e hava saldırısı düzenledi." denildi.
Suriye iç savaşının düğümünün çözüleceği yer olan İdlib'e, bugün yeni hava saldırıları düzenleniyor. İran'ın başkenti Tahran'da Türkiye, Rusya ve İran liderlerini bir araya getirecek kritik zirve başlamadan saatler önce, saldırı haberleri geldi.
YARALILAR VAR
İki Suriye ve üç Rus savaş uçağı, İdlib'in güneyindeki farklı noktaları bombardımana tutuyor. Yerel kaynaklar, Han Şeyhun, El Habit, Tel Assas, Kefr Zeyta ve Kfr Ayn gibi noktalar hedef alındığını bildiriyor. Patlama seslerinin duyulduğu El Habit'te en az bir can kaybı, çok sayıda yaralı var.
SON 3 GÜNDE...
Rus savaş uçakları son üç günde İdlib'in batısı, güneybatısı ve Hama'nın kuzeyine saldırı düzenlemişti. Bu saldırılarda 10 sivil hayatını kaybetmiş, 20 kişi yaralanmıştı.
HAVA SALDIRILARI DURMADI
Suriye'nin kuzeybatısında, askeri muhalifler ve rejim karşıtı silahlı grupların kontrolündeki İdlib, 4-5 Mayıs 2017'deki Astana toplantısında "gerginliği azaltma bölgesi" ilan edilmişti. Ancak rejim ve zaman zaman Rusya, bölgeye hava saldırıları düzenlemeye devam ediyor.
TÜRKİYE'DEN 'FELAKET' UYARISI
Türkiye, ABD ve diğer Batılı devletler ile Birleşmiş Milletler, üç milyondan fazla insanın sıkışıp kaldığı İdlib'e bir askeri harekatın felakete yol açacağı uyarısını yapıyor.
KRİTİK ZİRVE BUGÜN
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Rusya lideri Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile, İdlib'i masaya yatıracak.
Peki kritik gelişmelerin yaşandığı İdlib için kim, ne dedi? İşte o açıklamalar...
FRANSA: VURMAYA HAZIRIZ
Fransa ordusundan yapılan açıklamada, Esad rejiminin İdlib'de kimyasal silah kullanması durumununda belirlenen hedefleri vurmaya hazır olunduğu ifade edildi.
Fransa ordusundan yapılan açıklamada, "İdlib taarruzunda kimyasal silah kullanılması halinde hedefleri vurmaya hazırız" denildi.
TRUMP: ABD ÇOK ÖFKELENECEK
İdlib konusundaki soruya yanıt veren Trump, "Bu çok üzücü bir durum. Sonuçta onların temkinli ve dikkatli olacağını düşünüyorum. Eğer bir katliam olursa dünya buna çok öfkeli olacaktır, ABD de çok öfkelenecektir." ifadesini kullandı.
ABD Başkanı Trump, önceki gün Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Beşşar Esed, Suriye'nin İdlib şehrine düşünmeden saldırmamalı. Ruslar ve İranlılar bu muhtemel insanlık trajedisinde yer alarak derin bir insani hata yaparlar. Yüz binlerce insan ölebilir." yorumunu yapmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert de basın brifinglerinde "ABD'nin süreci yakından izlediğini" ve "özellikle kimyasal silah saldırısına karşı kararlı bir duruş göstereceklerini" ifade etmişti.
ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley de İdlib'de olası bir kimyasal saldırı ihtimaline ilişkin, "Kimyasal silah kullanılana kadar kenarda durup beklemeyeceğiz. Bu konuda Başkan (Donald Trump) da kamuoyu önünde açıkça konuşarak eğer kimyasal silah kullanılırsa ABD karşılık verecek demek istedi." demişti.
KUVEYT: ENDİŞELİYİZ
Kuveyt'in, İdlib'e askeri sevkıyat ve bombardıman yapan Suriye rejiminin yapacağı muhtemel operasyon için endişe duyduğu belirtildi.
Suriye'nin İdlib kentinde operasyon yapmak için hazırlık aşamasında olan Suriye rejimi, İran ve Rusya, İdlib'e askeri güçlerini sevk etmeye devam ediyor. Ürdün'ün başkenti Amman'da Suriye ve komşu ülkelerdeki insani duruma müdahale etmek için yapılan üst düzey toplantıya, 14 ülkeden temsilciler katıldı. Kuveyt Dışişleri Bakan Yardımcısı Nasir El Hin, ülkesinin İdlib'deki çatışmayı durdurmak ve barışı sağlamak için çaba sarf ettiğini, ateşkesin diplomatik yolla sağlanması gerektiğini söyledi.
ERDOĞAN'DAN AÇIKLAMA: İDLİB'DE ŞU ANDA ÇOK ACIMASIZ BİR SÜREÇ İŞLETİLİYOR
Başkan Erdoğan'dan da İdlib için bir açıklama yapmıştı. Erdoğan, "Bizim için şu an İdlib'deki durum önem arz ediyor. Çünkü İdlib'de şu anda çok acımasız bir süreç işletiliyor. Orada 3,5 milyon insan var. Allah korusun, bir felaket yaşanırsa, çok ciddi bir katliam yaşanır. Bu insanların birinci derecede kaçabileceği yer yine Türkiye. Bizim belli şeyler çözüldü, artık Türkiye'den geri dönüşler başladı havasında olduğumuz bir dönemde, şimdi bu tür bir risk gündemde. Önümüzde gerek Mevlüt Çavuşoğlu'nun, gerek Savunma Bakanımızın muhatapları ile görüşmeleri var. Bu görüşmeleri önemsiyoruz. Hepsinden öte Tahran zirvesini çok önemsiyoruz." demişti.