Kafamızı kurcalayan çok soru var...
Aklın almakta zorlanacağı fesatlıklara şahit olduk.
Milletin kendinden emin ayaklanışı ve darbecilere karşı kahramanca karşı koyuşu gibi muazzam iç ferahlatıcıgerçekler var. Fakat bazı şeyler de kalbimizi derinden incitiyor. Bilinmesi, öğrenilmesi,temizlenmesiçok gecikmişkötülükler var... İnsana en çok bukoyuyor.
İşin özü şu...
Şükür ki, darbe girişimini atlattık!
Ama darbecileri başımızdan gerçekten attık mı?
İşin orası sürekli teyakkuz alanı.
İşin orası artık asla oyuna gelmememiz gereken nokta.
Bütün bunlar yüzünden iddialı tezler yerine kısa kısa soru ve kurcalamalar çerçevesinde yazmak daha iyi olacak.
1- Darbe girişiminin ve darbecilerin ayrıntılarına odaklandık. Eh, başka ne olacak? Normal! Fakat bakış açımızı (kadrajı) daha da genişletmeye ihtiyacımız var. Ortada Cumhurbaşkanı'na bir suikastgirişimi var. Bu korkunç gerçek asla perdelenmemeli! Neden?
Şöyle düşünün... Erdoğan'a suikast dünya tarafından kolay kabul edilebilecek bir şey değildir. Bizim "beyazlar", "Batıcı muhafazakârlar" ve bürokratik oligarşi hiç kabullenmek istemedi ama Erdoğan'ın dünya halkları üzerinde çok büyük bir etkisi var. Dolayısıyla ona yapılan bir suikast daha sonra yerine gelecek her iktidar grubunun üzerinde şüphe bulut- ları bırakır, o leke temizlenmez.
Peki bu durumda "üstakıl" için nasıl bir çıkış yoluvardı? Yani esas darbenasıl gözden kaçırılabilirdi?
Mesela kanlı bir darbe girişimi ikna edici olabilirdi.
Fetocu "feda robotları" bu iş için yıllardır hazır bekliyordu.
2- Bu durumda şöyle bir soru da sorulabilir:
Feda robotlarının darbesinin bir sahibi var: Feto.
Peki onları daha sonra çöpe atmak üzere öne itenler kim?
3- Daha dün bir, bugün iki...
Bazıları iktidar yanlısı medyada yer alan kimi isimler hemen "cemaatinmasumları"ndan söz etmeye başladı.
Fetocuların hızla devlet kurumlarından tasfiye edilmesini isteyenler, "cellatçılık oynamak"la suçlar oldular. Bu tavrın doğrudan kendisi masum değildir. Olamaz. Hatta bazılarının doğrudan fesatın içinde yeraldıklarını düşünmek mümkün.
4- Bugünlük şunu not etmeme de izin verin... Hani "paralelle mücadeleson sürat sürüyor"du?.. Bazı tepe isimler aylar boyu böyle söyleyip durdular. Aldandılar mı,aldatıldılar mı? Yoksa... Evet, yoksa bile bile, göz göre göreCumhurbaşkanı'nı ve milleti mialdatıyorlardı? Çok geç kalmadan bu noktaya da odaklanılmalı. Aksi takdirde, bir süre sonra miting meydanlarının kahramanları olup çıkacaklar.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.