Mesele salt ekonomik değil ki!
Lakin...
Mesele, ekonomiden ziyade "siyasi, stratejik ve hatta psikolojik" düzlemde ve bir hayli karışık.
Ve daha önemlisi...
Meseleyi "tek kişiye indirgemek" de yanıltıcı sonuçlar üretiyor.
Şimdi şöyle bir düşünelim...
Örneğin, S-400 dosyası buzdolabına konulsa, ABD'nin yaptırım tehdidi ortadan kalksa, ekonomide oluşturulan stresin birdenbire azaltılacağında ve düne kadar risk fiyatlaması yapanların kenara çekileceğine kuşku yok.
Siyasi risklerin ekonomiyi baskılaması karşısında, mali ve finansal tedbirler alınabilir ancak mühim olan bu tür kritik geçiş dönemlerinde vatandaşın beklentisinin yönetimidir.
Böyle durumlarda, soğukkanlılığı korumak, olabildiğinde şeffaf bilgi paylaşmak, eş anlı olarak piyasada çevrilen dolapları halka açık seçik anlatmak, gerekirse fedakârlık marjını izah etmek nihai açıdan belirleyicidir.
Bugün Türkiye, bağımsız politika uygulama çabası nedeniyle ekonomik ve stratejik kuşatma altındadır.
Kuşatmayı yarmak, komplo teorilerine bel bağlayarak değil, kendi içimizde sağlayacağımız milli birlik cephesini güçlendirerek ve yeni bir Türkiye öyküsü yazılarak başarılabilir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İYİ Parti... Acil yoğun bakım! (28.04.2024)
- Siyasi mahalleler hareketli (27.04.2024)
- Görmesi netleşen Özel, açıkgöz CHP’liler... (25.04.2024)
- Makbule Atadan... ‘İnsanüstü Atatürk... Hakiki Atatürk’ (23.04.2024)
- Değişim, dönüşüm ve zamanın ilerisinde koşmak (20.04.2024)
- Erdoğan... Bir Liderlik Dersi! (18.04.2024)
- İran, İsrail... Madalyonun iki yüzü! (16.04.2024)
- Dönüm noktaları ve Devlet Bey... (13.04.2024)
- Sü uyur, düşman uyumaz! (11.04.2024)
- Değişim… CHP mi değişti, seçmen mi? (09.04.2024)