Beyrut, Tahran, Sana ve Şam... Terör devleti İsrail, aylardır bombaladığı başkentlere birisini daha ekledi.
Önce Suriye'deki Dürzileri kışkırtarak ayaklandırdı. Suriye Hükümeti müdahale edince geri çekilen Dürziler anlaşmaya uymadı ve tekrar tekrar katliamlara başladılar. Bu dönemde İsrail savaş uçakları Suriye ordusuna saldırarak Dürzilerin hareket etme kabiliyetini güçlendirdi. Buna İsrail sınırını geçip Suriye'de katliam işlemeye giden Dürzileri de ekleyince İsrail'in gerçek niyeti bir kez daha ortaya çıktı. Zaten Suriye'deki ayrılıkçı Dürziler, İsrail bayrağı açarak bu plana sadık olduklarını ortaya koydular.
Terör örgütü İsrail, Suriye'nin istikrara kavuşmaması için bütün kartlarını oynamaya hazır görünüyor. Çünkü Suriye istikrara kavuştuğu an bölgedeki terör faaliyetlerine devam edemeyeceğini biliyor. Trump yönetimi Suriye'ye yönelik yaptırımları kaldırdığında ve Ahmet El Şara'yı meşru devlet başkanı olarak Amerika Birleşik Devletleri de kabul ettiğinde İsrail paniğe kapıldı.
Netanyahu'nun savaş suçlusu ortakları Suriye'nin meşru devlet başkanı Ahmet El Şara'nın ortadan kaldırılması yönünde çağrılar yaparken, İsrail savaş uçakları Suriye Cumhurbaşkanlığı Konutu ve Savunma Bakanlığı'nı bombaladı. Uluslararası hukukun İsrail lehine işlediğinin farkında olan terör örgütü, Suriye'yi erken bir savaşa çekerek bölgedeki varlığını bir süre daha sürdürmenin peşine düştü.
Buraya kadar şaşılacak bir şey yoktu; çünkü 2013 yılında terör örgütü PKK'yı Suriye'de cesaretlendiren ilk ülke de İsrail'di. İsrail'deki koalisyon hükümeti çatırdıyor. Her an başbakanlık koltuğundan uzaklaşacak olan savaş suçlusu Netanyahu, koltuğunu sağlamlaştırmak için yeni katliamlar planladı.
Türkiye ise yaptığı açıklamada, Suriye devletinden talep gelirse Suriye'nin savunmasına katkı vereceğini belirterek İsrail'in bölgedeki planlarının farkında olduğunu bir kez daha gösterdi. Süreç, Selçuk Bayraktar'ın tabiriyle, eceli gelen köpek misali her yere saldıran İsrail'in azgınlığını sürdürdüğü ve eninde sonunda duvara toslayacağı bir aşamaya doğru ilerliyor.
Dünyanın başına bela olan siyonist terör örgütünün toslayacağı duvarın Türkiye olacağının farkındayız, değil mi? Bu kutlu gün için her zamankinden daha çok çalışmaya ve sağlam durmaya ihtiyacımız var.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.