Bu yıl 25'incisi icra edilen Şangay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nde, Başkan Recep Tayyip Erdoğan rüzgarı eserken, Türkiye'de Ana Muhalefet yine tuhaf iş ve söylemleri ile gündemdeydi. Cumhurbaşkanı Erdoğan; kendi deyimi ile "en batıdaki Asyalı, en doğudaki Avrupalı" olarak Asya, Avrupa ve Orta Doğu'nun tam merkezine damga vurmaya gayret ediyor.
Özgür Özel ise Roketsan'ın füzelerinin Karadeniz'de denendiği Sinop Test Merkezi'nin taşınmasını talep etti. Test atışlarının hem turizmi hem de balıkçılığı olumsuz etkilediğini öne sürdü... Roket atma balıklar korkuyor, turistler rahatsız oluyor... Doğalgaz aramayalım çevre zarar görüyor...
Havaalanı yapma kuşlar rahatsız oluyor... Yol yapma ağaçlar kesiliyor, doğa bozuluyor... Asıl korkan, ürken, rahatsız olan CHP zihniyetidir. Akılları gayet yerinde. Askeri gücü gelişmeyen zayıf bir Türkiye istiyorlar.
Ülkenin gelişmemesi, siyonizmin kuklası, Batının uşağı olması için özel gayret gösteriyorlar... Açıkça; büyümeyelim, gelişmeyelim, güvende olmayalım ki Batı'ya daha kolay kul köle olalım filan diyemedikleri için böyle ifade ediyorlar.
CHP, Özgür Özel üzerinden, aslında her zaman olduğu gibi ABD, Haçlı Batı ve İsrail adına konuşuyor. "İSRAİL'İ VURACAK MENZİLE SAHİP, TAYFUN BLOK 4 HİPERSONİK FÜZELERİNİN GELİŞTİRİLMESİ, İSRAİL'İ VE ABD'Yİ KORKUTUYOR, BİZ İKTİDAR OLURSAK BÜTÜN SAVUNMA SANAYİİNİ YOK EDECEĞİZ" diyor...
İTİRAFÇILARA BASKI VE TEHDİT
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, adli yıl açılış programında gazetecilere yaptığı açıklamada: • 100 yılın en büyük soruşturma dosyası... • Sadece tanık beyanı ile tutuklanan yok. Varsa hemen tahliye edelim. Delilsiz tutuklanmaz. • İlk operasyonun üzerinden 6 ay geçti. İddianame için çok kısa süre, ama yazılmaya başlandı.
• İtirafçılara baskı yapıyorlar
• 2 kaçak için kırmızı bülten çıkarıldı.
• Mal kaçırmaya çalışanlar oldu, mallarına el konuldu.
Bunların ortaya çıkacağına asla inanmadılar. Kopardıkları yaygara da etrafa saçılan ispatlı, delilli, itiraf ve ifadeler ile oluşan iğrenç suçüstü hali yüzünden. Ekrem İmamoğlu'nu ortada seçim falan yokken Cumhurbaşkanı adayı göstererek ön almaya, suyu bulandırmaya çalıştılar.
Hala bütün bu iddiaları yargıdan kaçırmak için miting yapıyorlar... Maddi gerçeklik ve işlenen suçlar; yaygaralarla, film fırıldakla değişmez, değişemez... Yaprakların Ekrem'i alkışladığına inanan CHP taraftarlarının etrafa saçılan bütün bu iğrençliklere rağmen asla ikna olmadıklarını onlara acıyarak kayda geçirelim...
Soykırımcı Siyonist Yahudilerin Ekrem İmamoğlu'na verdikleri desteği de hatırlatalım.
EBU UBEYDE
Yazar Mustafa Uzun'dan alıntıladığım görüşleri paylaşıyorum: "Katil, terörist ve işgalci Tel Aviv yönetimi, direnişin moral gücünü kırmak için sürekli olarak lider kadroların öldürüldüğünü iddia eder. Kassam'ın sözcüsüydü, bir mücahitti. Gazze'de yaşayan ve cihadın ön saflarında olan herkes gibi Ebu Ubeyde de her an şehit olabilecek biri idi...
Bu savaşta kaybettiğimiz kardeşlerimiz; İsmail Heniye, Muhammed Dayf, Yahya es-Sinvar ve onbinlercesi gibi o da bu davanın bir neferiydi. Muhtemelen ailesiyle birlikte şehadete yürüdü.
Elbette bu haber bizi derinden yaralar, üzülürüz, içimiz yanar. Bizim yapmamız gereken bu konuda yorum yapmak, analiz üretmek değildir. Şehadet, acının ötesinde bir rütbe, onur ve teslimiyettir.
Eğer HAMAS hareketi, şehadetini teyit ederse "Allah rahmet eylesin" der, dua ederiz. Bu destan, isimlerle kaim değil. HAMAS, şehit İzzettin El Kassam'dan bu güne kadar, adanmışlığın ve imanla yürüyenlerin omuzlarında yükseliyor...."