Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın Terörsüz Türkiye için ortaya koyduğu yüksek siyasi iradesi, Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısı ile terör örgütü PKK'NIN tarihten silinmesi yolunda adımlar atıldı.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNDE dün başka bir gündü.
Terörü, Türkiye'nin gündeminden çıkarmak, yeni nesilleri kan ve göz yaşıyla büyütmemek için Meclis'te kurulan komisyon ilk toplantısını yaptı. Aziz Türk Milleti'nin iradesinin tecelligahı TBMM, bugün 50 yıldır ayağına vurulmuş olan prangaları kıracak son hamleleri gerçekleştirecek.
Ekim ayına kadar yoğun çalışma yapması beklenen ve adı "Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu" olarak açıklanan komisyon, sürecin çok önemli bir eşiğidir. Meclis'teki yasal düzenlemeler süreci, emperyalist pranganın kırılmasında son hamleleri içeriyor. Komisyon, dün Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un başkanlığında toplanarak çalışmalarına başladı.
Türkiye, 50 yıldan bu yana küresel ülkelerin-istihbarat servislerinin prangasını kırıyor. Türkiye'nin terörle mücadelesin de tarihi bir dönüm noktası olan 'Terörsüz Türkiye' DEVLET PROJESİ, hazırlık aşamasından silahsızlanmaya, siyasi reformlardan toplumsal uzlaşıya kadar kapsamlı ve çok aşamalı bir dönüşüm programını içeriyor. Başkan Tayyip Erdoğan'ın 12 Temmuz'da Kızılcahamam'da yaptığı konuşma tarihi bir manifesto oldu. Başkan Erdoğan, Türk, Kürt ve Arap halklarının ancak dayanışma ve işbirliği içinde bölgede huzur içinde yaşayabileceğinin altını çizdi. Gelinen nokta itibariyle devletin PKK veya başka bir aktör ile pazarlığı söz konusu değildir.
Devletin ihtiyaçları ve milli menfaatlerinin gereği olarak sürecin tamamlanması hedeflenmektedir. Türkiye bu süreci tek başına yürüttü.
Sürece üçüncü bir tarafın müdahil olmasına izin verilmedi.
Suriye'de KARANLIK ADAM APARAT Mazlum Abdi silah bırakma ve Suriye ordusuna entegre olma konusunda hala ayak diretiyor. 10 Mart'ta yaptığı 8 maddelik anlaşmanın hiçbirini yerine getirmedi.
İsrail destekli Dürzilerin Süveyda'da başlattığı kalkışma girişimi nedeniyle Rakka'ya yığınak yapmışlardı.
Dürziler Süveyda'da ayaklanırken SDGPKK- YPG'de Şam'a saldırmayı planlıyordu.
Netanyahu'nun kirli planına fırsat verilmedi. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, "SDG, Suriye'nin tek vatan, tek ordu ve tek Suriye halkı olduğu gerçeğini bir an önce kabul etmelidir" dedi.
Ama DERİN ABD'YE DİKKAT ETMEKTE
YARAR VAR.
SONUÇ: Suriye Devletinin Türkiye'den savunma ve güvenlik yardım talebinde bulunması çok önemli gelişme oldu.
Başkanımız Erdoğan kararlı. Türkiye bu işi diplomatik baskıyla silahsız olarak çözme eğiliminde.
Ancak tüm yollar tıkanırsa o zaman Suriye Devleti ve Türkiye'nin silahlı çözümü devreye girecek.
TÜRKİYE'NİN KADİFE ELDİVEN İÇİNDEKİ DEMİR YUMRUĞUNU YİYENLER İYİ BİLİR. DERİN ABD'NİN TETİKÇİLİĞİNİ YAPAN APARATLARA BİR KEZ DAHA HATIRLATIRIZ.