BEKİR HAZAR

DÜNYA değişiyor. Her şey başkalaşıyor.

Değişimi görmeyenler, geçmişin karanlığında kalanlar, geleceğin aydınlığında asla parlayamaz.

İngilizlere "Bizi yalnız hissettirdiniz. Destek vermediniz. Size kırgınız" gibi sözlerle mesaj vermek bana hep ireti gelir. Ancak Türkiye'de bunu hala yapanlar var.

"Biz Jön Türkleriz" diyen ana muhalefetimiz, İngiliz basınına demeç vererek "Bizi yalnız bıraktınız. Küstüm" diye sitem etti malum.

Yalnız bırakılmak, terk edilmişlik duygusuna itilmek zordur. Bunu hepimiz biliriz. Ancak bu topraklarda İngilizlerin yalnız bırakmadıkları da çok olmuştur. Hatta Sultan Abdülhamid Han bu sıkı sıkıya sahip çıkılan içimizdeki İngilizlerle ilgili çok anlamlı sözler sarfetmiştir. İngiltere'nin Osmanlı'yı küçük devletler halinde bölmeye çalıştığını ifade eden Abdülhamid Han "Hilafeti de Cidde veya Mısır'a götürerek bütün müminleri istedikleri gibi yönetmek istiyorlar.

Yalnız şurasına teessüf olunur ki Jön Türk tabir edilen bir takım çapkın takımından herifler, İngilizlerin maksadı uğuruna gece gündüz çalışıyor" demiştir.

Nitekim Abdülhamid Han İngilizci Mason Jön Türkler tarafından 3 kez tahttan indirilerek bunda ne kadar haklı olduğuna da tanık olmuştur.

O İngilizci Masonlar, Londra'nın kendilerini asla yalnız bırakmaması ve muazzam desteği sayesinde, ülkeyi savaşlara sokarak imparatorluğun parçalanmasına büyük hizmette bulunmuştur.

İngilizler Abdülhamid Han dönemi öncesinde de asla yalnız bırakmadıkları çapkın takımından herifler bulmuşlardır. Mesela büyük destek verdikleri Mason Mustafa Reşit Paşa'yı büyük baskılarla Sadrazamlığa taşımışlardır.

O dönemde Osmanlı'nın yapmaması gereken tek şey Ruslarla savaşmamaktı.

Ancak İngiltere, Fransa ve Banker Lionel de Rotschild'in en büyük hayali buydu. Asla yalnız bırakmadıkları Mason Mustafa Reşit Paşa eliyle bizi Ruslarla savaşa sokuverdiler. Osmanlı donanması bu sayede göz göre göre imha ediliverdi.

Londra bu savaşın uzun sürmesi ve Osmanlı'nın ekonomik olarak çökmesi için elinden geleni yaptı.

Savaşa karşı çıkanları Mason Mustafa Reşit'i kullanarak görevlerinden uzaklaştırdı. Son noktada Mason Mustafa Reşit hemen eline tutuşturulan plan gereği İngilizlerden yardım istedi. Londra, Paris'i de yanına alarak yardıma koştu. "Sizi yalnız bırakmayız, yanınızdayız" dedi.

Rusya, İngiltere, Fransa ve Osmanlı Viyana'da bir araya gelerek barış anlaşması imzaladı. Osmanlı Mason Mustafa Reşit eliyle İngilizlerden yediği operasyon sonucunda savaş bittiğinde ilk kez tarihinde dış borçlanmaya gitti. Londra'da imzalana anlaşma ile İngiltere ve Fransa'dan 5 milyon İngiliz altını borç aldı. O borçlanma hızla ilerleyip 20 yılda 9 milyondan 251 milyon liraya yükseldi.

Paranın kaynağı ve alacaklı Rotschild ailesiydi. Şu anda dünyanın en zengin ailesi olan bu İsrail'in kurucusu hanedan, Mason Mustafa Reşit operasyonu sayesinde bu topraklarda Osmanlı Bankası'nı kurup Türk parasını basma imtiyazı dahi aldı. Osmanlı'yı batırmak için kurulan bankanın adını "Osmanlı" olarak seçmek dahi ülkeyi ekonomik esaret altına almak isteyen İngiliz'in bir şeytanlığıdır. Böylece Hindistan'dan Mısır'a kadar ellerini kollarını sallayarak girdiler.

Ruslarla Savaşa girmek üzereyken Mason Mustafa Reşit Paşa İngiliz Büyükelçi Lord Canning'in elini öpmüş ve "Bunca tehlike ortasında BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN" diye yalvarmıştı.

Lord Canning ise büyük kadirşinaslıkla (!) sonuna kadar destek vereceklerini söyleyip "Yürüyün Rusların üzerine.
SİZİ ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ" demişti. Ve bırakmadılar da. Boğazda rakı balık yaptılar mı bilmiyorum ama Osmanlı parçalarına ayrılana kadar bu İngilizci masonların hep yanında oldular. O yüzden bu ülkenin Meclisi'nde "Amerika ve İngiltere dünya medeniyetinin kurucusu ve kollayıcısıdır" diye haykıran ve kısa bir süre sonra darbeyle Başbakan olan CHP milletvekilleri bile gördük. Aradan yıllar geçti. Şimdi aynı cenah İngiliz basınına demeç verip "İngiltere bizi yalnız bıraktı" diye sitem ediyor. Eh İngilizlerin haklı olduğunu göremiyorlar sonuçta.

Çünkü artık güneş batmayan Büyük Britanya İmparatorluğu yok. Eski Türkiye de hiç yok.

Bugün İngilizler bile gücünü gördükleri Yeni Türkiye'ye yanaşmak için kırk takla atıyor. Terk edilmişlik hissine kapılan ve bunu açıkça ifade eden muhalefetimiz maalesef İngiliz'in gördüğü gerçeği bir türlü yakalayamıyor.

Dünyadaki realitelere, Türkiye'nin artan ekonomik, askeri ve küresel gücüne öyle uzaklar ki hala 200 yıl öncesinin batı hayranı JÖN TÜRKLERİ gibi İngiliz'den medet umuyorlar. O yüzden "Biz JÖN TÜRKLERİZ" diye haykırıp "Neredesin servi gibi ümidimiz İngiltere" diyorlar.
Halbuki şair boşuna dememiş;

"Servi gibi ümitler döndü birer iğdeye,/Geçti Bor'un pazarı, sur eşeği Niğde'ye!" diye...