Kobay fareleri acı çekmesin diye...
Anadolu Ajansı (AA) ekibi, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı'nda bulunan farelere ağrı ve acı oluşturacak cerrahi manipülasyonlarda uygulanan gaz anestezisi yöntemini görüntüledi.
- Yaşam
- Giriş Tarihi: 00:00 | 24.01.2013
- Güncelleme Tarihi: 15:05 | 24.01.2013
MAKÜ Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı'nda deney için kullanılan farelere, yapılan cerrahi müdahaleler sırasında acı çekmemeleri için maske yardımıyla anestezi uygulanıyor. Yapılan uygulama AA ekibi tarafından görüntülendi.
MAKÜ Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ali Reha Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite yönetimiyle birlikte laboratuvarı kurmayı karar verdiklerinde sadece deney hayvanları kullanım sertifikası vermeyi değil, aynı zamanda araştırmacılara uygun bir ortam kurmayı da amaçladıklarını söyledi.
Bu kapsamda deney hayvanları birimini ''Deney Hayvanları Üretim Merkezi'' ve ''Araştırma Birimi'' olmak üzere iki bölümden oluşturduklarını anlatan Ağaoğlu, Araştırma Birimi'nde şu anda deney hayvanları üzerinde her türlü mikro manipülasyon yapabilecekleri 1 ameliyathane, 1 karantina odası ve 4 uygulama laboratuvarı bulunduğunu kaydetti.
MAKÜ'ye gelerek araştırma yapmak isteyen her araştırmacıya belli prosedürler çerçevesinde uygulama laboratuvarında çalışma imkanı verdiklerini belirten Ağaoğlu, Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı'nda bilimsel araştırmalarda kullanılmak üzere iki farklı ırktan 60 sıçan, iki farklı ırktan 60 fare ve Yeni Zelanda ırkı 15 tavşanın bulunduğunu bildirdi.
FARELER ACI ÇEKMESİN DİYE
Birçok veteriner fakültesinde bulunmayan, hayvan refahını güderek oluşturdukları ameliyathanede gaz anestezisi ile anestezi ve cerrahi manipülasyonları yapma yetisine sahip olduklarını dile getiren Ağaoğlu, şöyle konuştu:
''Bu sistem tamamen laboratuvar hayvanları için üretilmiş ve piyasaya sürülmüş. Bu nedenle bir fark oluşturduğumuzu düşünüyoruz. Gaz anestezisini, her türlü ağrı ve acı oluşturacak cerrahi manipülasyonumuzu yaparken uyguluyoruz. En büyük avantajımız hem ağrı duyusunu yok etmesi, hem de hayvanın girişim sonrasında normale dönmesini sağlaması. Enjeksiyonla yapılan anestezi yöntemlerinden sonra hayvanların uyanması, beslenmesi, kendisini temizlemesi ve su içme hareketlerine dönmesi uzun sürüyor. Gaz anestezisinde ise hayvan, gazı kestiğimiz andan sonra yaklaşık 1-1.5 dakikalık süre içinde günlük hayatına dönebiliyor.''
Deney hayvanları üzerinde yapılacak her türlü cerrahi ve ağrı duyusu oluşturacak uygulamada kullanılmak üzere kapalı sistem bir gaz anestezisi sistemi bulunduğuna dikkati çeken Ağaoğlu, şöyle devam etti:
''Bu sistem son nesil anestezik gazlardan olan isoflurane ile çalışmaktadır. İsoflurane, toksik etkisi az olan ve kolayca vücuttan atılabilen bir gaz olması nedeniyle hayvan ve araştırıcılar için de güvenlidir. Deney hayvanları, bu sistemde önce chamber denen küçük hücrelerde gaz ile uyutulmakta, daha sonra da kendilerine uygun maske takılarak anestezinin idamesi sağlanmaktadır. Prosedür tamamlandığında gaz kesilip taze hava verilmekte ve deney hayvanı kısa sürede uyanmaktadır.''
Ağaoğlu, Deney Hayvanları Birimi'nin tüm çalışmalarını Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın yönetmelikleri doğrultusunda yaptığını, çalışmalarda merkeze ''Hayvan refahı ilkesini'' oturttuklarını kaydetti.
AB STANDARTLARINA UYGUN
Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mümtaz Nazlı ise MAKÜ olarak deney hayvanları laboratuvarına çalışma ruhsatı aldıklarını, bu aşamaya gelene kadar hem fiziki hem de diğer şartları AB standartlarına uygun olarak düzenlediklerini kaydetti.
Bu kapsamda laboratuvarda sıçan, fare ve tavşan ürettiklerini ifade den Nazlı, ''Üniversite olarak deney anlayışımız öğretim üyelerimize araştırma yapmak istedikleri zaman deney hayvanlarını temin etmiş olmak ve deney hayvanları kullanım sertifikasını vermek. Yine proje yapmayı istediklerinde Etik Kurul raporu veriyoruz. Öğretim üyesi ve elemanlarımıza araştırma yapmaları noktasında bir farkındalık oluşturmuş oluyoruz''diye konuştu.
MAKÜ Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu Başkanı Başkanı Prof. Dr. Özcan Özgel ise MAKÜ'de hayvan deneyi içerikli tüm bilimsel araştırmaların, eğitim öğretim etkinliklerinin ve testlerin MAKÜ Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu tarafından onaylandıktan sonra gerçekleştirildiğini söyledi.
Üniversite bünyesinde hayvanlar üzerinde çalışma yapılabilmesi için deney hayvanları kullanım sertifikasına sahip olunması gerektiğini belirten Özgel, ''Bu eksikleri gidermek amacıyla geçen yıl 14-23 Aralık arasında ilk kez 'Deney Hayvanları Kullanım Sertifikası Programı' düzenledik. Bu programa 42 kişi katıldı ve sertifika almaya hak kazandı'' dedi.
MAKÜ Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ali Reha Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite yönetimiyle birlikte laboratuvarı kurmayı karar verdiklerinde sadece deney hayvanları kullanım sertifikası vermeyi değil, aynı zamanda araştırmacılara uygun bir ortam kurmayı da amaçladıklarını söyledi.
Bu kapsamda deney hayvanları birimini ''Deney Hayvanları Üretim Merkezi'' ve ''Araştırma Birimi'' olmak üzere iki bölümden oluşturduklarını anlatan Ağaoğlu, Araştırma Birimi'nde şu anda deney hayvanları üzerinde her türlü mikro manipülasyon yapabilecekleri 1 ameliyathane, 1 karantina odası ve 4 uygulama laboratuvarı bulunduğunu kaydetti.
MAKÜ'ye gelerek araştırma yapmak isteyen her araştırmacıya belli prosedürler çerçevesinde uygulama laboratuvarında çalışma imkanı verdiklerini belirten Ağaoğlu, Deney Hayvanları Üretim ve Deneysel Araştırma Laboratuvarı'nda bilimsel araştırmalarda kullanılmak üzere iki farklı ırktan 60 sıçan, iki farklı ırktan 60 fare ve Yeni Zelanda ırkı 15 tavşanın bulunduğunu bildirdi.
FARELER ACI ÇEKMESİN DİYE
Birçok veteriner fakültesinde bulunmayan, hayvan refahını güderek oluşturdukları ameliyathanede gaz anestezisi ile anestezi ve cerrahi manipülasyonları yapma yetisine sahip olduklarını dile getiren Ağaoğlu, şöyle konuştu:
''Bu sistem tamamen laboratuvar hayvanları için üretilmiş ve piyasaya sürülmüş. Bu nedenle bir fark oluşturduğumuzu düşünüyoruz. Gaz anestezisini, her türlü ağrı ve acı oluşturacak cerrahi manipülasyonumuzu yaparken uyguluyoruz. En büyük avantajımız hem ağrı duyusunu yok etmesi, hem de hayvanın girişim sonrasında normale dönmesini sağlaması. Enjeksiyonla yapılan anestezi yöntemlerinden sonra hayvanların uyanması, beslenmesi, kendisini temizlemesi ve su içme hareketlerine dönmesi uzun sürüyor. Gaz anestezisinde ise hayvan, gazı kestiğimiz andan sonra yaklaşık 1-1.5 dakikalık süre içinde günlük hayatına dönebiliyor.''
Deney hayvanları üzerinde yapılacak her türlü cerrahi ve ağrı duyusu oluşturacak uygulamada kullanılmak üzere kapalı sistem bir gaz anestezisi sistemi bulunduğuna dikkati çeken Ağaoğlu, şöyle devam etti:
''Bu sistem son nesil anestezik gazlardan olan isoflurane ile çalışmaktadır. İsoflurane, toksik etkisi az olan ve kolayca vücuttan atılabilen bir gaz olması nedeniyle hayvan ve araştırıcılar için de güvenlidir. Deney hayvanları, bu sistemde önce chamber denen küçük hücrelerde gaz ile uyutulmakta, daha sonra da kendilerine uygun maske takılarak anestezinin idamesi sağlanmaktadır. Prosedür tamamlandığında gaz kesilip taze hava verilmekte ve deney hayvanı kısa sürede uyanmaktadır.''
Ağaoğlu, Deney Hayvanları Birimi'nin tüm çalışmalarını Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı'nın yönetmelikleri doğrultusunda yaptığını, çalışmalarda merkeze ''Hayvan refahı ilkesini'' oturttuklarını kaydetti.
AB STANDARTLARINA UYGUN
Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mümtaz Nazlı ise MAKÜ olarak deney hayvanları laboratuvarına çalışma ruhsatı aldıklarını, bu aşamaya gelene kadar hem fiziki hem de diğer şartları AB standartlarına uygun olarak düzenlediklerini kaydetti.
Bu kapsamda laboratuvarda sıçan, fare ve tavşan ürettiklerini ifade den Nazlı, ''Üniversite olarak deney anlayışımız öğretim üyelerimize araştırma yapmak istedikleri zaman deney hayvanlarını temin etmiş olmak ve deney hayvanları kullanım sertifikasını vermek. Yine proje yapmayı istediklerinde Etik Kurul raporu veriyoruz. Öğretim üyesi ve elemanlarımıza araştırma yapmaları noktasında bir farkındalık oluşturmuş oluyoruz''diye konuştu.
MAKÜ Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu Başkanı Başkanı Prof. Dr. Özcan Özgel ise MAKÜ'de hayvan deneyi içerikli tüm bilimsel araştırmaların, eğitim öğretim etkinliklerinin ve testlerin MAKÜ Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu tarafından onaylandıktan sonra gerçekleştirildiğini söyledi.
Üniversite bünyesinde hayvanlar üzerinde çalışma yapılabilmesi için deney hayvanları kullanım sertifikasına sahip olunması gerektiğini belirten Özgel, ''Bu eksikleri gidermek amacıyla geçen yıl 14-23 Aralık arasında ilk kez 'Deney Hayvanları Kullanım Sertifikası Programı' düzenledik. Bu programa 42 kişi katıldı ve sertifika almaya hak kazandı'' dedi.
DİĞER