İlk lokmanın sırrı
Ne yediğimiz kadar yemeğe nasıl başladığımız da oldukça önemlidir. İlk lokma sindirimi başlatan ilk uyaran olduğu için sanıldığından çok daha fazla role sahip. Bu yüzden metabolic balance, sindirim işleminin nasıl başlayacağı ve nasıl devam edeceği konusunda asıl belirleyici olan ilk lokmanın önemini vurguluyor!
- Sağlık
- Giriş Tarihi: 00:00 | 11.03.2017
- Güncelleme Tarihi: 15:19 | 11.03.2017
Her şeyin başlangıcı çok önemli olduğu gibi yemek yemenin başlangıcı sağlığımız açısından oldukça önem taşır. Peki yemeğe nasıl başlamalıyız? Çoğu kişi bunun anlamsız bir soru olduğunu düşünür. Ne yememiz gerektiği konusunda çok fazla öneri var ama nasıl yememiz gerektiği konusunda yeterince fikir yürütülmüyor. Muhtemelen, "nasıl yersek yiyelim, fark etmez, sonuçta hepsi midede karışmıyor mu?" diye düşünülüyor. Böyle düşünülmesine neden olan şey ise, midenin, yemeklerin üst üste biriktiği boş bir kova gibi algılanması! Oysa sindirim sistemi sadece mideden oluşmadığı gibi, mideyi sadece bir yemek deposu olarak görmek de oldukça yanlış. Ağzın, ince ve kalınbağırsakların sindirimdeki rolünü ise kimse inkar edemez.
Sindirimin ağızda başladığını herkes biliyor. Karbonhidratların sindirimi ağızda başlar, ince bağırsaklarda biter; ama proteinlerinki ağırlıklı olarak midede, yağlarınki de ince bağırsakta gerçekleşir. Buna rağmen, sindirimin başlamasını sindirim enzimlerinin salgılandığı an olarak kabul edersek, sindirimin ağızda değil gözde, hatta düşüncede başladığı söylenebilir. Çataldaki ya da kaşıktaki yiyeceği ağzımıza yaklaştırmaya başladığımızda sindirim işlemi başlamış demektir. Çatalımızda karbonhidrat varsa, karbonhidratı parçalayacak enzimler, protein varsa proteini parçalayacak enzimler harekete geçmiştir.